T Ü R K İ Y E ' N İ N B İ R İ K İ M İ |
||
E K O N O M İ | 29 TEMMUZ 2006 CUMARTESİ | ||
|
İki aylık sapma yüzünden sakın moralinizi bozmayın
Enflasyonda iki aylık bir sapma yaşandığını söyleyen Durmuş Yılmaz, "Bu sapmalar geçici. Bu sapma, enflasyonla mücadelede yapılan fedakarlıkların üstünü örtmemeli. Vatandaşlarımızdan uzun vadeli bakmalarını istiyorum" dedi Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Durmuş Yılmaz, enflasyonda görülen iki aylık sapmanın 30 yıllık fedakarlıkların üstünü örtmemesi gerektiğini söyledi. Yılmaz, enflasyon raporunun üçüncüsünün açıklanması dolayısıyla düzenlediği basın toplantısı sırasında enflasyon konusunda sokaktaki vatandaşa nasıl bir mesaj vereceğinin sorulması üzerine şunları söyledi: "Sokaktaki vatandaşa mesajımız şu; evet Nisan ve Mayıs aylarında enflasyonda bir sapma olmuştur. Bu sapmalar geçicidir. Son 30 yılda çektiğimiz acıların bedeli olarak, tek haneli enflasyona gelebilmek için çeşitli fedakarlıklarda bulunduk. Bu iki aylık sapma, bu fedakarlıkların üstünü örtmemelidir...Vatandaşlarımızdan, bize inanmaları ve uzun vadeli bakmalarını istiyorum." Çalışanların yüzde 5'lik enflasyon hedefine göre zam aldıkları hatırlatılarak, "Meydana gelen sapmayı talep etmeliler mi?" şeklindeki soruya karşılık ise Yılmaz, geçmiş yıllarda olduğu gibi geçmiş yıllara endeksleme alışkanlığından vazgeçilmesi gerektiğini söyledi. Yılmaz, "İlan edilen enflasyon hedefi ve gerçekleşen enflasyon hedefi esas alınmalıdır. Dolayısıyla aradaki fark bir şekilde sokaktaki insana yansıtılabilir. Bizim burada söylediğimiz, (geriye endeksleme olmasın ve gerçekleşen enflasyon daha büyük ücret, maaş artışı olmasın)." YIL SONU ENFLASYONU YÜZDE 70 İHTİMALLE 9.1-10.5 OLACAK Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, 2006 yılı sonu enflasyonunun yüzde 70 ihtimalle yüzde 9.1 olacağını söyledi. Yılmaz, 2007 yılı için ise yüzde 3 ile 6.5'luk bir enflasyon öngörülerinin bulunduğunu belirtti. Yılmaz , enflasyonun 2007 yılının ikinci çeyreğinden itibaren belirgin bir düşme göstermesinin beklendiğinİ belirterek, enflasyonun oranının 2007 yılı sonunda ise yüzde 70 olasılıkla yüzde 3- 6,5 arasında gerçekleşeceği öngörüldüğünü söyledi. Yılmaz, açıkladığı tahminlerin, bugünkü bilgiler ışığında "orta vadeli'' bir persfektif ile üretildiğini ve her varsayım gibi değişme ihtimali olduğu ve ancak böyle bir durumda gereken tedbirleri hızlı bir şekilde alacaklarının unutulmaması gerektiğini söyledi. Yapısal tedbirler cari açık açısından olumlu Durmuş Yılmaz, sosyal güvenlik reformu ve kayıt dışı ekonominin daha etkin şekilde vergilendirilmesi gibi yapısal tedbirlerin, toplam yurt içi tasarruf miktarını artırarak cari açığın GSMH içindeki oranını azaltıcı yönde etkilemesini beklediklerini ifade ettiklerini, ayrıca dış borçlanmanın vadesinin uzaması ve doğrudan yabancı sermaye yatırımlarının artmasının, cari açığın finansman kalitesini artırdığını kaydetti. Yılmaz, tüm bu gelişmelerin, cari açığın sürdürülebilirliğine ilişkin endişeleri de azalttığını belirtti.
YTL'deki Yeni kelimesi 2009'da kalkacak
Yılmaz basın toplantısının ardından, basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Yılmaz, YTL'deki ''Yeni'' ifadesinin kaydırılmasına ilişkin, ''1 Ocak 2009'da 'Yeni' ifadesini atacağız'' dedi. Piyasalardaki dalgalanmanın başladığı Mayıs ayından bu yana piyasadan çıkan yabancı sermayeye ilişkin soru üzerine de Yılmaz, ''Yabancıların 7-8 milyar dolar civarında çıkışları oldu'' cevabını verdi.
Fiyatlar yılda 4 kez değişiyor
Merkez Bankası tarafından yapılan "Firmaların Fiyatlama Davranışlarının İncelenmesine Yönelik Anket Çalışması" sonuçlarına göre, maliyet artışı fiyatların artmasında en önemli faktör oldu. Her sektördeki toplam net satışların yaklaşık yüzde 70'ini gerçekleştiren 628 firmayla yüz yüze, geri kalan 2 bin 978 firmayla da posta yoluyla anket uygulanan ankete firmaların yüzde 78,9'u fiyatlarını aylık ya da daha sık gözden geçiriyor ve yılda ortalama 4 defa fiyatını değiştiriyor. Firmalar, ağırlıklı olarak değişken bir kar marjı uygulayarak fiyatlarını belirlerken bazıları da fiyatlarını oluştururken sektördeki belli başlı birkaç firmayı göz önüne alıyorlar. Firmalar büyük ölçüde maliyet tabanlı fiyatlama yapıyorlar, fakat kar marjını belirlerken de pazar koşullarını göz önünde bulunduruyorlar.
Dalga dövizi olan için fırsat oldu
Yılmaz, son ekonomik dalgalanmanda yabancıların dövizi alma yönünde tercihlerini kullandıklarını söyledi. Yılmaz, "Yerleşikler döviz satış yönünde tercihlerini kullandılar. Yabancılar alıcı olurken, yerleşikler satıcı oldular. Döviz tevdiat hesaplarında o dönemde önemli ölçüde düşüş oldu ve bir satış fırsatıydı yerleşikler için" dedi.
|
|
Ana Sayfa |
Gündem |
Politika |
Ekonomi |
Dünya |
Aktüel |
Spor |
Yazarlar Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın |
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi |