Uluslararası Rabia Platformu Sözcüsü Abdurrahman Dilipak, Mısır'da darbeyle görevinden uzaklaştırılan seçilmiş Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi hakkında idam cezası verilmesine ilişkin ''Ramazan arifesinde bu karar, Mursi'nin şahsında İslam dünyasına hakaret anlamı taşımaktadır'' dedi.
Dilipak, Mısır Mahkemesi'nin ''hapishaneler baskını'' davasında, Muhammed Mursi'ye idam cezası verilmesini değerlendirdi. Dilipak, Mursi ve arkadaşlarına verilen idam cezasının bir cinayet olduğunu ifade etti.
Bu kararla, Mısır'da milli iradenin idam edildiğini dile getiren Dilipak, şunları kaydetti:
''Kurtların mahkemesinde kuzular yargılanıyor. Biçarelerin günahları öylesine büyük, öylesine büyük ki, bütün cezalar ona nispetle küçük. Onun için idamları isteniyor. Biltaci'ye idam cezası verilmiş. Rejimin infaz timleri tarafında Biltaci'nin kızı Esma meydanda infaz edilmişti. Şimdi Mavi Marmara yolcusu Esma'nın babası, siyonist çetelerin yapamadığı işi yapmak için infaz memuru olarak İsrail adına, Mavi Marmara'nın intikamını almak için iş başında."
Mısır halkının iradesine karşı gerçekleştirilen bu saldırı ve tehditler karşısında vicdan sahibi hiç kimsenin sessiz kalamayacağını belirten Dilipak, ''Aksi halde bu cinayetin suç ortağı olmuş olurlar. Mursi, Biltaci ya da Bedii'ye verilen idam cezası, Sisi'ye destek veren batılı ülkeler ile bazı Arap ülkeleri için de bir katile yardım ve yataklık etme anlamı taşımaktadır'' dedi.
Zulme rızanın da zulüm olduğuna dikkat çeken Dilipak, bu karar karşısında İslam İşbirliği Konferansı, Arap Birliği, Afrika Birliği, AB ve BM'nin yanı sıra başta Türkiye olmak üzere tüm İslam ülkeleri ve vicdan sahibi insanların kurduğu örgütlerin harekete geçmesi gerektiğini, Ramazan arifesinde bu kararın, Mursi'nin şahsında İslam dünyasına hakaret anlamı taşıdığını ifade etti.
Memur-Sen'e bağlı Eğitim-Bir-Sen üyesi 150 kişilik grup, Mısır'da darbeyle görevinden uzaklaştırılan ve hakkında idam cezası verilen seçilmiş Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'ye destek eylemi gerçekleştirdi.
31. Başkanlar Kurulu için Balkanlar'da bulunan Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen üyesi 150 kişilik grup, Kosova Prizren şehir merkezindeki Tarihi Taş Köprü üzerinde, darbeyle görevinden uzaklaştırılan seçilmiş cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'ye destek için, "İhvan'a selam direnişe devam", Katil Sisi, seninleyiz Mursi" şeklinde sloganlar attı.
Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, sendika olarak sevgilerinin de tepkilerinin de sınır tanımadığına işaret ederek, kesinlikle idamların karşısında oldukları söyledi.
Mursi ve İhvan üyelerinin iradelerinin yeniden tanınması ve haklarının geri verilmesini istediklerini ifade eden Yalçın, "Halkın iradesi darbecilerinin ihtirasına mahkum edilemez. Bu anlamda, kesinlikle Mısır'daki mazlumların ve mağdurların yanındayız. Mısır'da onları şiddete çekmeye çalışan, halkın iradesini ipotek altına almaya çalışan darbeci yönetimin oyunlarını bozan, onurlu ve izzetli bir şekilde duran Mursi ve oradaki seçilmiş insanların iradesine saygı duyulması gerekir. Asla ve asla darbeciler bu anlamda yapmak istediklerinde başarılı olamayacaklar. Tarih bunun örnekleriyle doludur. Eninde sonunda halk iradesi kazanacak ve darbeciler tarihin çöp sepetine atılacaktır" diye konuştu.
