İsrail'de nüfusun yaklaşık yüzde 20'sini oluşturan Filistinlilerin, "İsrail'i Yahudilerin ulusal devleti" olarak tanıyan kanun tasarısının kendilerini hedef almasından endişe ettiği ifade ediliyor.
Açıklamalarda bulunan Hayfa'daki Uluslararası Danışmanlık Merkezi Müdürü Vedi Ebu Nassar, İsrail'in Yahudilerin ulusal devleti olarak ilan edilmesinin dahi bölgede Yahudi olmayanlar için doğrudan sorunlara sebebiyet verebileceğini kaydederek, "Arap vatandaşlar, Yahudi devletinin aleyhlerinde resmi ırkçı bir ayrım aracı olarak kullanılmasından korkuyor" dedi.
Nassar, Arapların, tüm vatandaşların ayrım yapılmaksızın herkesin hak ve görevlerinin gözetildiği demokratik bir devlet istediklerini söyledi.
İsrail'in ulusal Yahudi devleti çerçevesinde "demokratik devlet" gibi terimleri kullanarak uluslararası eleştirileri "absorbe" etmeye çalıştığına dikkati çeken Ebu Nassar, sözlerini şöyle sürdürdü:
"1948'den bu yana 'İsrail' ve 'demokrasi' terimleri arasında net bir çelişki var. Tasarıya çeşitli terimler ilave edilmeye çalışılsa da söz konusu çelişki baki kalacaktır. Çeşitli ırkların bulunduğu ülkede sadece bir ırka yasal bir kılıf oluşturulamaz."
İsrail istatistiklerine göre, İsrail'in 8 milyon olan nüfusunun yüzde 20'sine tekabül eden 400 bin vatandaş Filistinli Araplardan oluşuyor.
Likud Partisi milletvekili Benny Begin'in sunduğu ve İsrail'i Yahudilerin ulusal devleti olarak gören kanun tasarısı, dün İsrail Yasama İşleri Bakanlık Komisyonu tarafından Knesset'e (İsrail meclisi) sunulmak üzere onaylanmıştı. Kanun tasarısında İsrail'in, Yahudi kimliğinin vurgulanmasının yanı sıra özgürlük, adalet ve barış temelleri üzerine kurulu, demokratik bir ülke olarak kabul edildiği ifade ediliyor.
