Fransa'da yaşayan Müslümanlar, dergi baskınını kınamalarına rağmen kendilerine yönelik saldırı endişesi taşırken, BBC gibi uluslararası yayın yapan bir kuruluş, siyahlar içindeki saldırganların kıyafeti için “cihat üniforması” diyerek nefret çıtasını yükseltti.
Charlie Hebdo’nun ofisine yapılan saldırı sonrasında Fransız gazetelerinin birçoğu dün “Hepimiz Charlie’yiz” manşetleriyle çıktı. Ülkenin önde gelen sol görüşlü gazetelerinden Liberation "Hepimiz Charlie’yiz” manşetini kullanarak, ilk sayfasının tamamını 12 kişinin hayatını kaybettiği saldırıya ayırdı. Saldırı dünya basının da gündemindeydi. Amerikan Washington Post gazetesi, saldırının ardından polisin başlattığı insan avına dikkat çekti. New York Times gazetesi de bu saldırının Avrupa’da tedirginliğe yol açtığını aktardı. Haberde, aşırı sağın yükselişe geçtiği Avrupa’da bu saldırının İslam dinine karşı tepki ve korku oluşturacağına da dikkat çekilirken, bu durumun Fransa’da aşırı sağcı Ulusal Cephe partisinin işine yarayacağı da ifade edildi.
Cumhurbaşkanı François Hollande’ın başkanlığında terörle mücadele konusunda alınacak önlemleri gözden geçirmek üzere Elysee Sarayı’nda üçüncü kez kriz toplantısı yapıldı. Toplantıya Başbakan Manuel Valls ile İçişleri Bakanı Bernard Cazeneu, Savunma Bakanı Jean-Yves Le Drian, Adalet Bakanı Christiane Taubira, Dışişleri Bakanı Laurent Fabius ve Kültür ve İletişimden Sorumlu Bakan Fleur Pellerin katıldı. Ülkede 3 günlük yas ilan edildi, bayraklar yarıya indirildi.
Katliam, Fransa’daki Müslümanları tedirgin etmeye başladı. El Cezire’nin haberine göre, 26 yaşındaki örtülü bir kadın, kızını almak için yüzme havuzuna gittiği sırada diğer annelerin yüksek sesle, “Fransa’ya gelen Müslümanlar sistemden faydalanıyor. Ancak şimdi bizi öldürüyorlar” diye konuştuğunu söyledi. Genç kadın, “Onları duyduğumu biliyorlardı. Tek başımaydım ve hiçbir şey söyleyemedim. Orayı terk ettim” dedi. 22 yaşındaki Raşid Abdurrahim ise, “İşler bizim için kötü olacak. Dergideki olaydan önce Müslümanları sevmeyen kişiler tarafından saldırıya uğramamamız normal karşılanırdı. Şimdi daha da kötü olacak. Nefret ve ayrımcılık olacak. İnsanlar, Müslümanlardan nefret etmenin doğru olduğunu söylemeye başlayacak" dedi.
Paris’in güneyinde Malakoff semtinde siyah giysili, üzerinde çelik yelek bulunan bir kişi otomatik silahla polise ateş açtı. Çatışmada bir kadın polis memuru öldü, diğeri yaraladı. Saldırgan yakalandı. Olayın dergi katliamıyla ilgisi olup olmadığı bilinmiyor.
Fransa’nın başkenti Paris’te dün yapılan saldırıdan sonra “idam cezası” gündeme gelmeye başladı. Irkçı parti Ulusal Cephe lideri Marinne Le Pen, Fransa’da idam cezasının tekrar uygulanması için referandum yapılmasını istedi.
İspanyol aktör Willy Toledo, sosyal medyada paylaştığı mesajlarında, Charlie Hebdo saldırısının arkasında Batı’nın olduğunu savunarak, “Siz hiç gürültü çıkartmadan günde milyonlarca kişiyi öldürüyorsunuz. Onların bu olaylar karşısında sessiz mi kalacağını düşündünüz?” ifadelerini kullandı. Pentagon ve NATO’nun bombalı saldırılarının ülkeleri bile yok edecek düzeye geldiğine dikkat çeken ünlü aktör, “Bu olaylara karşı eleştirilerimi dile getireceğim, amacım sadece sizin de hafızanızı tazelemektir” açıklamasını yaptı. Paris’teki saldırıyı lanetlediğini, şiddetle kınadığını da hatırlatan Toledo, bu katliam ile herkesin başına önünü koyarak iyi düşünmesi gerektiğini ifade etti. Willy Toledo bir süre önce de Avusturalya’da bir cafeye düzenlenen saldırı sonrasında attığı bir twitte, “Adamın biri bara giriyor, içerdekileri rehin alıyor, hiçbir zarar yok, ardından polis baskın düzenliyor 3 ölü. Sonuç dünyada İslam’a karşı alarma geçelim sesleri yükseliyor” demişti.
Fransa’da 12 kişinin öldüğü dergi baskınının faili olduğu iddia edilen şahıslara yönelik “terörist” avı başlatıldı. Şüpheli oldukları öne sürülen 32 ve 34 yaşlarındaki Şerif ve Said Kuaşi kardeşleri bulmak için geniş çaplı operasyon yapılırken, Fransız özel birlikleri, Cezayir kökenli olduğu iddia edilen iki kardeşi, başkent Paris’e 2 saat mesafedeki Reims’e bağlı Croix Rouge bölgesinde arıyor. 3 bin polisle ev ev arama yapıldı, 9 kişiyi gözaltına alındı. Gözaltındaki kişilerin zanlıların akrabaları ya da arkadaşları olduğu belirtildi. Fransız BFM televizyon kanalı ise, polis kaynaklarına dayanarak verdiği haberde, iki zanlının Aisne kasabasında görüldüğünü duyurdu. Saldırganların gri renkli bir otomobil kullandığını belirten televizyon kanalı, zanlıları bir benzin istasyonu sahibinin teşhis ettiğini bildirdi. Operasyonlar hakkkında bilgi veren Fransa İçişleri Bakanı Cazeneuve, "Fransa genelinde 88 bin polis ve jandarma alarma geçirildi Paris bölgesinde 9 bin 650 polis ve jandarma teröristleri arıyor" dedi.
Fransa basınında, İçişleri Bakanı Bernard Cazeneuve’ün saldırıyı düzenleyen iki zanlı kardeşin polis tarafından daha önce izlendiğini kabul etmesi ve derginin 2011 yılından bu yana aldığı tehditler nedeniyle korunmasına rağmen böyle bir saldırıya uğramasının güvenlik zafiyetini açıkça gösterdiği yorumu yapıldı. Fransız bakan, Kuaşi kardeşlerin poliste dosyalarının bulunduğunu kabul ederken, Şerif Kuaşi’nin Irak’ta savaşmak üzere gençleri silah altına alan bir çetenin üyesi olmak suçundan 2008 yılında 18 ayı tecilli üç yıl hüküm giydiğini ve cezasını çektikten sonra serbest kaldığını açıkladı.
Villefranche-sur-Saone bölgesinde, dün sabah erken saatlerde bir caminin yakınında bulunan kebap restoranı önünde patlama meydana geldi. Olayda ölen ya da yaralanan olmadı.
Fransa’daki İslam toplumu, Charlie Hebdo dergisine düzenlenen kanlı baskını kınarken, ülkenin farklı kesimlerinde ibadethaneleri hedef alan saldırılar yaşanmaya başladı. Ülkenin batısındaki Le Mans bölgesinde bir camiye önceki gece el bombası atıldı, güneydeki bir kentte ise mescid de ateşe verildi. Port-la-Nouvelle kentinde ise önceki akşam bir mescide ateş açıldığı belirtildi.