Zorunlu misafirliğe karşı: DASK
- Twitter'ta paylaş
- Facebook'ta paylaş
- BiP'te paylaş
- Telegram'da paylaş
- Whatsapp'ta paylaş
- Pinterest'te paylaş
- Flipboard'da paylaş
- E-posta gönder
- DASK nedir?
- DASK'ın amacı nedir?
- Her iki evden biri sigortalı
- Ödeme nasıl oluyor?
- Zorunlu misafirliğe son
- Her an ihbar hakkı var
- Hasar ihbarında istenen belgeler
- Hasar tipine uygun sigortalama
- Tazminat nasıl ödenir?
DASK nedir?
Tarihler 17 Ağustos 1999'u gösteriyordu. Marmara Bölgesi saatler 03:02'yi vurduğunda büyük bir sesle sarsıldı. Yaklaşık 45 saniye süren 7.4 büyüklüğündeki depremin üzerinden 18 yıl geçti.
Kocaeli, Gölcük, Düzce, Sakarya, İstanbul ve Yalova'da büyük can ve mal kaybı ile yıkıma neden olan depremde resmi verilere göre 17 bin 480 kişi hayatını kaybederken on binlerce kişi yaralandı. Depremde, 35 bin 180 konut, 5 bin 770 iş yeri yıkıldı ya da ağır hasar gördü. 40 bin 757 konut, 6 bin 57 iş yeri orta, 45 bin 86 konut ve 6 bin 128 iş yeri de hafif hasarlı olarak kayıtlara geçti.
Bir yıl içinde yaralar tam sarılmasa bile yeni bir kurum doğdu. “Deprem geçecek, hayat devam edecek” yaklaşımıyla, 2000 yılında Doğal Afet Sigortaları Kurumu kuruldu. Kurum, deprem sonrasında vatandaşların yaşamının kaldığı yerden yeniden güvenle devam edebilmesini amaçlıyor. Zorunlu Deprem Sigortası ile deprem ve depremden kaynaklanan yangın, infilak, yer kayması ve tsunami risklerine karşı, sigortalı konut sahiplerine maddi güvence sağlıyor. İster oturulamaz durumda ister kısmî hasarlı olsun, bina zararını en hızlı şekilde tazmin ederek, yaşamın normale dönmesine aracılık ediyor.
- DASK, Zorunlu Deprem Sigortası’nın yaygınlığını ülke genelinde birlikte çalıştığı sigorta şirketleri, bunlara bağlı acenteler ve banka şubelerinden oluşan dağıtım ağıyla artırırken, uyguladığı düşük prim maliyetleriyle de herkesin bu güvenceye sahip olmasını kolaylaştırmayı hedefliyor.
DASK'ın amacı nedir?
Zorunlu Deprem Sigortası, yaşadığınız binada depremin meydana getirdiği maddi zararları karşılamaya yönelik bir teminat sistemi. Bu sayede yaşamın deprem öncesindeki temel standartlarında devam edebilmesi amaçlanıyor. İhtiyaçların en etkin ve hızlı şekilde giderilmesi için devletin ve sigorta sektörünün işbirliği ile oluşturulan bu sistemin başlıca hedefleri şöyle:
Kapsamdaki bütün konutların, ödenebilir seviyedeki primlerle, depreme karşı güvence altına alınması
Yurtiçinde risk paylaşımının sağlanması
Deprem hasarlarının ülkemize getireceği mali yükümlülüğün, sigorta yoluyla, uluslararası reasürans (yeniden sigortalama) ve sermaye piyasalarına dağıtılması
Devletin, depremlerden -özellikle deprem sonrası afet konutları inşasından- kaynaklanan mali yükünün azaltılması
Devletin mali yüklerinden kaynaklanan vatandaşa yansıyacak muhtemel ek vergilerin önlenmesi
Sigorta sisteminin, sağlıklı yapıların üretiminde teşvik edici bir araç olarak kullanılması
Deprem hasarlarının karşılanmasında uzun vadeli kaynak birikiminin temin edilmesi
Toplumda sigorta ve sosyal dayanışma bilincinin gelişmesine katkıda bulunulması
Her iki evden biri sigortalı
Doğal Afet Sigortaları Kurumu (DASK) Yönetim Kurulu Başkanı Murat Kayacı, “17 Ağustos Gölcük depreminin yaşandığı 1999 yılında ülkemizde yalnızca 500 bin civarında deprem teminatlı konut vardı, bugün ise 8 milyon konut Zorunlu Deprem Sigortası (ZDS) kapsamında. Başka bir deyişle neredeyse her 2 evden biri depreme karşı sigortalı" diyor.
Kayacı, “Olası bir İstanbul depreminde hasarların tazmininde yeterli kaynaklarımızın olmasının yanı sıra afetin tüm operasyonel sürecini etkin ve teknoloji ile yönetmek amacıyla da hızla çalışıyor ve diğer ilgili devlet kurumları ile iş birliktelikleri geliştiriyoruz. Şu anda Düzce’de yüzde 84, Bolu’da yüzde 75, Yalova’da yüzde 74, Tekirdağ ve Sakarya’da yüzde 69, İstanbul ve Marmara bölgesindeki yüzde 55’lik yüksek sigortalılık oranlarına ulaşan başarılı bir portföyden söz etmekteyiz. Nihai hedefimiz, tüm konutların ZDS ile teminat altında olması. 17 Ağustos Gölcük depreminin yaşandığı 1999 yılında ülkemizde yalnızca 500 bin civarında deprem teminatlı konut vardı, bugün ise 8 milyon konut ZDS kapsamında. Başka bir deyişle neredeyse her 2 evden birin depreme karşı sigortalı. Buna rağmen sigortalılık oranlarında yeterli seviye henüz yakalanamadı. Hedefimiz Türkiye’deki tüm konutların depreme karşı sigortalanması" diye görüş veriyor.
Ödeme nasıl oluyor?
DASK herkesin Zorunlu Deprem Sigortası sahibi olabilmesini kolaylaştırmak için, prim bedellerinin, ev sahiplerinin alım gücü dahilinde olmasına çalışıyor. Sigorta primlerinin artışı, her yıl binaların metrekare birim maliyetlerindeki artışa paralel olarak düzenleniyor.
Sigorta bedelinin (teminat tutarı) hesaplamasında kullanılan ve yapı tarzına göre tespit edilen metrekare birim maliyetleri, 1 Ocak 2017 tarihi itibari ile şöyle:
Çelik / Betonarme Karkas Yapılar: 800 TL
Yığma Kagir Yapılar: 575 TL
Diğer Yapılar: 295 TL
Rakamsal tablolarla kafası karışanlar için en kolay hesaplama adresi şuradan: TIKLAYINIZ
Biz size örnek olsun diyerek, bina yapım yılının 2000- 2006 arası olduğu, İstanbul Bakırköy'de bulunan 150 metrekarelik bir evi hesapladık. Burada Sigorta primi 279 lira çıktı.
Zorunlu misafirliğe son
“Deprem geçecek, hayat devam edecek” diyen DASK, önemli kamu spotlarına da imza attı. 9 Kasım 2011'de meydana gelen Van Depremi'nden sonra da DASK'ın yayınladığı kamu spotunda "Zorunlu deprem sigortanızı yaptırın, zorunlu misafirlikten kurtulun" teması işlendi.
Her an ihbar hakkı var
Zorunlu Deprem Sigortası sahiplerinin, teminat kapsamındaki deprem ve deprem kaynaklı zararlarının bildirimi için DASK'a başvurmak mümkün. İsteyen ALO DASK 125'ten, isteyen www.dask.gov.tr'den, isteyen de Zorunlu deprem sigortası düzenleyen sigorta şirketlerinden başvuru yapabiliyor.
Hasar ihbarında istenen belgeler
DASK’ın Zorunlu Deprem Sigortası’ndan faydalanabilmeniz için binanızın tamamen ya da kısmı olarak zarar görmüş olması fark etmez; küçük ya da büyük maddi zararlar için de tazminat talep edilebilir.
Depremin ve deprem sonucu meydana gelen yangın, infilak, tsunami ve yer kaymasının doğrudan neden olduğu maddi zararlarınızın, poliçenizde belirtilmiş limitler dahilinde tazmini için gereken bilgi ve belgeler şöyle:
Hasar Bildirimi (TC kimlik veya poliçe numarası ile)
Güncel Tapu Bilgisi
Hasar Yeri Açık Adresi (Eksper gönderimi ve değerlendirmesinin kolaylığı için)
Sigortalı Telefonu (Sabit ve/veya cep)
Ayrıca, sigortalı bina üzerinde Zorunlu Deprem Sigortası poliçesinin yanı sıra deprem teminatı içeren başka bir sigorta poliçesi de bulunuyorsa, bu konuda DASK'a bilgi verilmeli.
Hasar tipine uygun sigortalama
Binanızı, daha önceki birdepremde hasar görmüş olsa bile, hasar kategorisinin gerektirdiği kriterlere bağlı olarak sigortalayabilirsiniz
Söz konusu kriterleri şu şekilde özetleyebiliriz:
Hasar görmüş binalar, T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından “Hafif-Orta-Ağır" olarak üç bölümde sınıflandırılır.
Ağır Hasarlı Binalar: Resmi kurumlar tarafından yıkımına karar verilen ve “ağır hasarlı” olarak tespit edilen binaların sigortalanması mümkün değildir.
Orta Hasarlı Binalar: Bu kategorideki sigortalandırma, binaların onarılması ve/veya güçlendirilmesi zorunluluğu taşır; bu işlemlerin yerine getirildiğinin resmi olarak belgelendirilip sunulması koşuluyla mümkündür. Söz konusu belge, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı tarafından verilen, binanın “oturabilir” durumda olduğu gösteren uygunluk belgesidir.
Hafif Hasarlı - Hasarsız Binalar: Bu binaların sigortalanmasında, sigortalının beyanı esas alınır ve sigorta poliçesi buna göre yapılır.
Tazminat nasıl ödenir?
Zorunlu Deprem Sigortası tazminatının hesaplanmasında, rizikonun gerçekleştiği yer ve tarihte, binanın yeniden inşasının mevcut piyasa koşullarındaki güncel maliyeti esas alınır. Bununla beraber sigorta tazminatı, hiç bir durumda poliçede tanımlanmış sigorta bedelinden fazla olamaz. Her bir hasarda, sigorta bedelinin %2'si oranında “tenzili muafiyet” uygulanır.
Mevcut uygulamada, doğrudan sigortalı tarafından ya da yetkili sigorta şirketleri aracılığıyla yapılan hasar ihbarları, DASK tarafından değerlendirilerek hasar dosyası açılır ve hasarın tespiti için hasar tespit görevlileri atanır.
Zorunlu Deprem Sigortası Genel Şartları’na göre belirlenen tazminat tutarı, hasarın olduğu yerleşim bölgesindeki banka şubelerine “İsme EFT/Havale” yolu ile gönderilir. Bu banka şubeleri kanalıyla poliçe ve hasarlı konutun sahipliği kontrol edilerek, ilgili hak sahibine tazminat ödemeleri yapılır.