Antalya'da yıllar önce arıkların geçtiği yumuşak zemine yapılan gecekondular zamanla yan yatmaya ve çatlaklar oluşmaya başlayınca, vatandaşların korkulu rüyası haline geldi. Herhangi bir depremde, kuvvetli yağış ve fırtınada korku dolu anlar yaşadıklarını anlatan bir vatandaş, "Yemeği hazırlıyorum siniye koyuyorum. Altına denge koymayınca yemekler, çay hepsi dökülüyor. Altına mutlaka denge koymamız lazım" dedi.
1994 yılından bu yana Kızıltoprak Mahalle Muhtarlığını yapan Mustafa Yılmaz, mahalledeki yaklaşık 50 gecekondunun yatık olduğunu söyledi. Tehlike taşıyan evlerde bazı vatandaşların yaşadığını, bazılarının ise taşındığını belirten Yılmaz, şunları söyledi:
Yatık evlerin çok riskli olduğuna dikkat çeken Muhtar Yılmaz, “Şimdiye kadar bir sarsıntı olmadı ama en ufak bir sarsıntıda bu evlerin içinde kalanların kurtuluşu olmaz. Ben 27 yıldır burayı böyle bilirim. Yetkililere bildirdik ama hazine alanı" diye konuştu.
Evlere acilen bir çözüm bulunması gerektiğini ifade eden Yılmaz, şu ifadeleri kullandı:
“Burada oturan da var, terk eden de var. Daha ne kadar oturacaklar? Devletimizin bir çözüm bulması gerekiyor Bu insanlar çeyrek asırdır bu şekilde oturuyor. Allah korusun nerede bir deprem olsa herkes tedirgin oluyor, telaşlanıyor. Kuvvetli bir fırtınada, yağmur da olsa insanlar korkuyor. Fırtına da bunları göçürebilir. Her depremde diken üstündeler."
Bayram Çalışkan'ın eşi Gülsüm Çalışkan da (60), evlerinde korkarak yaşadıklarını söyledi. Çalışkan, “Depremde de fırtınada da korkuyoruz. Hiç dayanıklı değil, çatlaklar var. Evimiz yatık. Deprem oldu mu daha kötü olur. Korkuyla oturuyoruz. Oğlumuz da korkudan uzun süredir bizim evimizde kalıyor. Hepimiz büyük panik içerisindeyiz. Gitsek nereye gideceğiz. Başka yerimiz yok ki, hepsi burası" dedi.
Yatık evde yemek yapmanın da zor olduğuna dikkat çeken Çalışkan, “Yemeği hazırlıyorum siniye koyuyorum. Altına denge koymayınca yemekler, çay hepsi dökülüyor. Altına mutlaka denge koymamız lazım" ifadelerini kullandı.
50 yıldır bu mahallede ikamet ettiğini dile getiren Eşref Çetin ise, “Her an evlerin altında kalma durumumuz var. 3 büyüklüğündeki bir sallantı, mahallenin göçmesi için yeter. 3 büyüklüğünde sallantı olsa yer bir oluruz. Buraların altı zaten bataklıktı, biz doldurduk. Bizi kurtaran da olamaz, burası çökse direkt çamurun içinde oluruz. Çünkü altı bataklık" dedi.