Dokuz asırdır doğanın içinde saklı

İsmini köydeki Yangınlı Mahallesi'nin eski adından alan, ilçe merkezine 10 kilometre uzaklıktaki tarihi köprüye, araç yolunun bitiminden sonra yaklaşık 15 dakikalık yürüyüşle ulaşılıyor.

Aktif olarak kullanılmayan güzergahta yer alan köprü, ağaçlarla kaplı el değmemiş doğanın içinde adeta saklı bir hazine gibi keşfedilmeyi bekliyor.

"Dere yatağından bu denli yüksek başka bir köprü yok"

Bölgede turist rehberliği yapan Osman Demir, AA muhabirine, köprünün yaklaşık bin yıllık geçmişe sahip olduğunu söyledi.

Banakna Köprüsü'ne, Borçka'dan 15 dakikalık araç yolculuğu sonrasında, dik bir patika yoldan yürüyerek ulaşıldığını anlatan Demir, "Köprü bölgedeki iki köy arasında ulaşımı sağlamak için yapılmış. Köylülerin kiliseye gidebilmek adına yaptığı bir köprü. Bölgemizde çok sayıda taş köprü var ama bunu diğerlerinden farklı kılan, bir kanyonun içinde dere yatağından 30-40 metre yükseklikte olması. Bölgemizde dere yatağından bu denli yüksek başka bir köprü yok." dedi.

"Asırlara rağmen ihtişamını kaybetmemiş"

Doğa fotoğrafçısı Murat Yıldırım da Gürcü Krallığı döneminden kalma köprüden çok az sayıda insanın haberdar oluğunu vurguladı.

Köprünün neredeyse hiç kullanılmayan bir güzergahta olduğu için bilenmediğine dikkati çeken Yıldırım, "Harika bir köprü ve asırlara rağmen ihtişamını kaybetmemiş. Köprünün varlığından haberdar olduktan sonra fotoğraf tutkunu olarak gelip görmek ve fotoğrafını çekmek istedim. Fotoğraf tutkunları olarak buranın fotoğraflarını çekip gün yüzüne çıkartarak bilinirliğini artırmayı amaçlıyoruz." diye konuştu.

Ankara'dan gelerek Banakna Köprüsü'nü gezen Güner Koç ise daha önce Artvin'de yaşamasına rağmen ilk kez gördüğü tarihi köprüye hayran kaldığını dile getirdi.

Köprünün sağlamlığını koruduğunu belirten Koç, "Giriş çıkış tehlikeli olduğu için çevre düzenlemesinin yapılması gerekiyor. Buradaki tarihi yapının ve doğanın tanıtılarak turizme kazandırılması gerektiğini düşünüyorum." değerlendirmesinde bulundu.