Türk sularında istilacı Aslan Balığı’nın iki türünün bulunduğunun tespit edildiğini belirten Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Celal Ateş, “Ülkemizin dahil olduğu Akdeniz havzasında ve 1896 yılında inşa edilmiş Süveyş Kanalı yapımından sonra yapılan çalışmalarda her hafta bir balığın göç ettiği konusunda çalışmalar mevcut. 1992 yılından itibaren ilk defa Hayfa sularında tespit edilen Aslan balığı Kıbrıs açıklarında, daha sonra da Mersin civarında gözükmeye başlayarak Akdeniz’den itibaren yayılmaya başlamış, Ege Denizine kadar bir yayılma göstermiş. dedi.
Akdeniz'den sonra Ege kıyılarında da görülmeye başlanan istilacı balık türlerinden 'Aslan Balığı'nın yayılım alanı her geçen yıl artıyor. Tropikal bir balık türü olan Aslan Balığı'nın Süveyş kanalından önce Akdeniz'e ardından da Ege bölgesine yayılımının sürdüğü açıklandı.
1/ 6
Türk sularında istilacı Aslan Balığı’nın iki türünün bulunduğunun tespit edildiğini belirten Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Celal Ateş, “Ülkemizin dahil olduğu Akdeniz havzasında ve 1896 yılında inşa edilmiş Süveyş Kanalı yapımından sonra yapılan çalışmalarda her hafta bir balığın göç ettiği konusunda çalışmalar mevcut. 1992 yılından itibaren ilk defa Hayfa sularında tespit edilen Aslan balığı Kıbrıs açıklarında, daha sonra da Mersin civarında gözükmeye başlayarak Akdeniz’den itibaren yayılmaya başlamış, Ege Denizine kadar bir yayılma göstermiş. dedi.
2/ 6
Bu tür balıklar Süveyş kanalını geçmekle birlikte aslında İndo-Pasifik dediğimiz Hint Okyanusunu, Büyük Okyanus çerçevesinde yaşam sürdüren tropikal balık türlerinden. Kendi sularımızda bizim iki türünün mevcut olduğunu öğrendik. Bu tespit edildi. Fakültemizin öğretim üyeleri tarafından yapılan çalışmada balıkların derinliği, bulundukları bölgeler ve üreme kapasiteleri ile ilgili yapılan çalışmalar da mevcuttur” şeklinde konuştu.
3/ 6
MSKÜ Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Dekanı Ateş, balığın 2 yaşına geldikten sonra 2 milyon yumurta verdiğini açıkladı. Ateş, “Yapısında bulunan bir proteinden kaynaklanan zehirleme etkisi insanlar üzerinde alerjik bir etki gösterdiği için buna maruz kalan vatandaşlarımızın da kendilerini 40 derecelik bir su ile muhatap etmeleri ve 30 dakikalık bir süre ile tedavi süreçlerini başlatabilirler. ifadelerini kullandı.
4/ 6
Ardından hastanelere müracaat etmelerinde fayda var. Balık türü itibari ile İskorpit balığı dediğimiz bir balık familyasına ait. Balığın çok dikenli bir yapısı var. Bu görsel anlamda güzellik arz etmekle birlikte dikenlerine maruz kalındığı zaman zehirlenme etkisi buradan kaynaklanmakta” dedi.
5/ 6
Renkli görünümüyle dikkati çeken balığın yüzgecinin insanla temasının zehirleyici etkisi olduğunu vurgulayan uzmanlar, Aslan balığının dört bir yanından fırlayan yüzgeçleri ve onların uzantısı iğneleri yele gibi boynunu sarıyor. Çizgileriyle zebrayı, renkleriyle leoparı andırıyor. Bu öyle bir zehir ki bir köpek balığını anında öldürebilir, bir insanı felç edebilir. Zehirli iğneleriyle büyük balıkları uzak tutarken, onu zararsız zanneden kendinden küçük balıkları da büyük bir iştahla yutuyor. dedi.
6/ 6
Boyunun üçte ikisine kadar olan her türlü balığı yiyor. Yakalanan bir aslan balığının midesinden 50 farklı balık türünün kalıntıları çıkmıştı. İştahının sınırı yok. Öyle ki daha çok yemek yiyebilmek için normal ölçülerinin 30 katına kadar şişebiliyor. 30 dakikada 20 balığı midesine indirebiliyor. Bu yüzden balıkçıların kabusu. ABD Ticaret Bakanlığı'nın hesaplarına göre, aslan balığı ülkenin balıkçılığına her yıl ortalama 138 milyar dolar zarar veriyor diyerek belirtti.
#muğla
#aslanbalığı
#akdeniz
#süveyş kanalı
5 yıl önce