Polat, mesleğini icra ederken bir çok kaza geçirdiğini belirterek, “Ben ölsem de dirilsem de bu meslekten ekmek yedim, 60 sene, bırakmam. Gücüm yettiği müddetçe yaparım. Bir gün ben atı tutuyordum yanımdaki nal çakıyordu. O sıra at bana vurdu. Benim orada kalbim durmuş. Beni kaldırıp, silkeleyip cana getirmişler” dedi.
Sivas'ta unutulmaya yüz tutmuş nalbantlık mesleğinin son temsilcilerinden olan Hüseyin Polat, iş yerine gelen müşteri sayısı bitme noktasına gelince işini seyyar olarak yapmaya başladı.
1/ 3
Nalbant Hüseyin Polat, geçmişte faytonların olduğunu ve işlerinin o zamanlar çok daha iyi olduğunu söyleyerek, “Ben şu an 72 yaşındayım, 1948 doğumluyum. Bu mesleğe ben 1962’de ilkokulu bitirdikten sonra başladım. O günden bu güne yapıyorum. Sivas’ın en son Nalbant’ı benim. O zamanlar vasıta yoktu, hiçbir araba yok. Taksiler 1972’de başladı. O zamanlar 350 tane fayton vardı, 350 tane at arabası vardı. Bizim meslek o zamanlar çok güzeldi, şimdi bitti. Son Nalbant benim Sivas’ta. Nalbantlık mesleği hayvanların ayak bakımını, tedavisini yapıyorum. Ayak üzerine her şeyi biz yapıyoruz” dedi.
2/ 3
Polat, mesleğini icra ederken bir çok kaza geçirdiğini belirterek, “Ben ölsem de dirilsem de bu meslekten ekmek yedim, 60 sene, bırakmam. Gücüm yettiği müddetçe yaparım. Bir gün ben atı tutuyordum yanımdaki nal çakıyordu. O sıra at bana vurdu. Benim orada kalbim durmuş. Beni kaldırıp, silkeleyip cana getirmişler” dedi.
3/ 3
Polat, atlar için nalın ne kadar önemli olduğunu dile getirerek, “Atın tırnağıyla arabanın freni aynıdır. Atın tırnağını yolup düzelteceksin, baygın bırakmayacaksın. İnsanlar nasıl büyük ayakkabı giydiğinde ayakları takılıp düşüyorsa atlar da aynıdır. Herkes bu işten anlamaz ama benim mesleğim olduğu için ben anlıyorum. Atın tırnağını tam keser yerine getiririm. Ondan sonra nalı ona göre ayarlar ve çakarım. Nalı çaktıktan sonra kütüğe bastırıp tırnağın yüzeyini törpüleyip bırakırım” dedi.
#sivas
#at
#nalbant
3 yıl önce