|

Başörtüsü kararı iptal edilsin talebi reddedildi

Danıştay 2. Dairesi, Türk Silahlı Kuvvetleri’nde başörtüsü serbestliği getiren düzenlemenin yürütmesinin durdurulması istemini 1’e karşı 4 üyenin oyuyla reddetti. Muhalif üye 28 Şubat'ı hatırlatan bir mütalaaya imza attı. Danıştay savcısı, dava konusu bu düzenlemenin laikliğe aykırı olduğunu ve iptali gerektiği yönünde görüş bildirdi.

Yeni Şafak
10:17 - 6/12/2018 Perşembe
Güncelleme: 11:11 - 6/12/2018 Perşembe
Diğer
Danıştay
Danıştay

Halkın Kurtuluş Partisi’nin (HKP) Türk Silahlı Kuvvetleri’ndeki (TSK) başörtü serbestinin iptali için geçen yıl Danıştay’da açtığı davada ilginç bir gelişme yaşandı.

Hürriyet'te yer alan habere göre, Danıştay savcısı, dava konusu bu düzenlemenin laikliğe aykırı olduğunu ve iptali gerektiği yönünde görüş bildirdi. HKP, TSK Kıyafet Yönetmeliği’nde değişiklik yaparak, isteyen kadın subay ve astsubaylara başörtü takma yolunu açan değişikliğin iptali istemiyle Danıştay’da dava açmıştı. Dava dilekçesinde, TSK’daki başörtü serbestisinin, Anayasa’daki laiklik ilkesine, Anayasa Mahkemesi’nin önceki kararlarına aykırı olduğunu vurgulanarak, iptali talep edilmişti.

Bağlayıcılığı yok

  • Danıştay Savcısı’nın bu davada esas hakkındaki mütalaasını verdiği ortaya çıktı. Anayasadaki laiklik ilkesine vurgu yapılan 22 Kasım tarihli mütalaada özetle “
    ... Anayasanın 2. maddesinde yer alan ‘laiklik ilkesi’ varlığını korudukça, hukuken kabul edilemez. Din ve vicdan özgürlüğü bağlamında kamu personelinin dinsel aidiyetini göstermesine imkan tanınmasının; kamu görevini yerine getirirken ne kadar tarafsız davranırsa davransın, hizmetten yararlanan kişilerde şüpheye yol açabileceği ve bundan da kamu hizmetinin zarar göreceği açıktır. Belirtilen nedenlerle, dava konusu düzenlemenin iptali gerekeceği düşünülmüştür
    ” denildi.

Bu mütalaanın Daire için bağlayıcılığı bulunmazken, kararı Daire verecek.

Yürütmenin durdurulması reddedildi

  • Müzakereler sonucunda düzenlenenin yürütmesinin durdurulması istemi 1’e karşı 4 üyenin oyu ile reddedildi. Kararda, “
    Uyuşmazlığın niteliğine ve davanın durumuna göre, olayda 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 27. maddesinin 6352 sayılı Yasa ile değiştirilen 2, fıkrasında sayılan koşullar (telafisi güç veya imkansız zararların doğması ve idari işlemin açıkça hukuka aykırı olması şartları) gerçekleşmemiş olduğundan yürütmenin durdurulması isteminin reddine oy çokluğu ile karar verildi
    ” ifadelerine yer verildi.

#Danıştay
#Başörtü
5 yıl önce