Hain terör saldırılarının artış gösterdiği bugünlerde, insanlar sokağa çıkmaya çekinirken onlar dışarda kalmış aç ve yoksul insanlara ulaşmak için gecenin bir yarısı sokak sokak geziyorlar. Özellikle kış aylarında sokaktaki insanları unutmayarak haftanın yedi günü akşam saatlerinde çorba dağıtımı yapan gönüllülerden bahsediyoruz. Bu gönüllülerin çorba dağıtmasının sebebi sadece o insanların içini ısıtıp karınlarını doyurmak değil; ülkece kabuğumuza çekilmemizi isteyenlere karşı bu süreçte 'öteki'nin sesi soluğu olmak, 'birlik ve beraberlik' mesajı vermek. Çorbayı bir sembol olarak gören gönüllülerin bir başka dertleri de insanlarla iletişim kurup onları topluma kazandırmak. Her geçen gün sayıları hızla artan bu gruplardan Çorbada Tuzun Olsun, Bursa Çorba Gönüllüleri, Aşhane, Mutluluğun Adresi, Erdemliler Yardım ve Dayanışma Derneği, Şevkatder, Fatih'in Torunları Sosyal ve Yardımlaşma Derneği ile biraraya geldik. Hem onlarla birlikte çorba dağıttık hem de yardımlaşma hikayelerini dinledik.
En eski ekiplerden biri Şefkatder. Hayrettin Bulan öncülüğünde 20 yılı aşkın süredir evsizlere hizmet veren bu derneğin bir evinde iki yıldır da çorba kaynatılıyor. Her akşam yüzlerce kişiye ulaşan çorba, gönüllüler tarafından hazırlanıyor. Her gün 10 kilo mercimek, bir litre sıvıyağ, bir paket tuz ve çeşitli baharatlarla hazırlanan çorba termuslara dolduruluyor. Beyoğlu'nda her akşam gerçekleşen çorba dağıtımına bir akşam da biz katıldık. Cihangir'deki evsizler evinde 60 yaşındaki İsmail Eniş tarafından karşılandık. Varını yoğunu bir arkadaşına kaptıran Eniş, bir yıldır Şefkatder bünyesinde barınıyor. Geldiği günden beri çorba yapımında çalışan Eniş, bize evi gezdirirken bir yandan da düzeni anlatıyor: “Şefkatder'in Beyoğlu bünyesinde 6 tane evi var. Bu evde de 15 kişi kalıyor. Çorba bu evde pişirilip dağıtılıyor. Saat 15.00 gibi gönüllüler gelip pişiriyor. Gelen olmazsa ben yapıyorum. Yaklaşık üç aydır pişirmeye kimse gelmediği için ben hazırlıyorum çorbayı. 20.80'da çorba dağıtımına gelecek gençlere emanet edip köşeme çekiliyorum.”
Sıcak çorbayı düzenli olarak evsizlere ulaştırmak için birçok gönüllü sırada bekliyor. Şimdilerde dernekleşme sürecinde olan 'Çorbada Tuzunuz Olsun' ekibi de bu gönüllerden. Dernekleşince farklı bölgelerdeki evsizlere ulaşmayı hedeflediklerini söyleyen Betigül Tan, “Şefkatder'e artık bizim dışımızda da dernekler çorba dağıtmaya geliyor. Ben Salı günlerini organize ediyorum. 'Mutluluğun Adresi' derneği de Salı günleri düzenli olarak geldiği için sıkıntı yaşamıyoruz. Diğer günlerde böyle kesinleşirse biz de farklı yerlerde çorba kaynatmak isityoruz” diyor. Ülkemizin geçen sene içinden geçtiği zorlu süreçte birlikte olabileceğimizi göstermek için çorba işine girdiğini anlatan Tan gibi yat kaptanı olan Mustafa Kemal Kılıçoğlu'da evsizlerin bizden bir parça olduklarını göstermek için bu gönül işine dahil olmuş.
Cumartesi ve Çarşamba günlerinin dağıtım işini organize eden Kılıçoğlu, “Yaklaşık bir senedir çorbada tuzun olsun ekibini takip ediyordum. 3 aydır da içlerindeyim. Din, dil, ırk ayrımı yapmayan ve daha çok üniversite öğrencilerinden oluşan bir ekibiz. Bizler için çorba sembolik. Çorbanın altında onları topluma kazandırma çalışmaları var. Anlaştığımız firmalarla görüşerek iş buluyoruz. Eve geçmelerine yardımcı oluyoruz” şeklinde anlatıyor.
Üç sene önce Karagümrük'te bir araya gelen gönüllülerin oluşturduğu Fatih'in Torunları Sosyal ve Yardımlaşma Derneği, Saraçhane ve Balat'ta çorba dağıtımı gerçekleştiriyor. Çorba malzemeleri kendi aralarında temin ederek evlerinde pişirdiklerini söyleyen dernek başkanı Polat Çakmak, “Allah'ın rızasını kazanmak için ihtiyaç sahiplerine yardım etmeyi gençleri bilinçlendirmeyi kendimize görev edindik. Biz aslında sağlıklı bir neslin yetişmesi için uğraşan insanlarınız. Etrafımızda gördüğümüz evsiz insanlara da kayıtsız kalmak istemedik. Onlara çorba dağıtarak hem karınlarını doyuruyoruz, hem de gençlere örnek teşkil etmiş oluyoruz. Ayrıca evsizleriz karınlarını doyurmak için suç işlemelerinin önüne geçiyoruz” diyor.
Sokaklarda yaşayanlar için iki yıl önce arkadaşlarıyla çorba dağıtan Erkan Alaca, bir akşam çuval içinde yatan bir yaşlıyı görünce çok etkilenerek hemen harekete geçmeye karar vermiş. Özellikle soğuk kış günlerinde evsizlerin korunabileceği bir yer açan Alaca, Erdemliler Dayanışma Derneği'ni kurarak kesin çözüm yolları arıyor. Evsizlerin ağırlandığı 3 katlı binada, evde kalamayanlar için sabahları ücretsiz kahvaltı ve duş imkanı sunuluyor. Bunun dışında çorba işiyse eve gelen gönüllerin tarafından pişirilip Üsküdar'ın parklarında hep bir elden dağıtlıyor. Çorbanın yanı sıra atkı ve bere yardımı da yapılıyor.
Geçtiğimiz sene dezavantajlı çocukların yüzünü güldürmek için çalışıp duran bir avuç gencin haberini yapmıştık. Onkoloji hastası olan ve yetimlerle gönüllü olarak ilgilenen 'Mutluluğun Adresi' Beyoğlu'ndaki çorba dağıtım işinde karşımıza çıkıyor. Çocuklarla ilgilenmenin dışında evsiz insanları da unutmayan bu gençlerden çıkarmamız gereken çok ders var. Çoğunluğu öğrencilerden oluşan bu gençler gündüz okula gidiyor, sorumlu oldukları çocuklarla ilgileniyor akşamları da çorba dağıtımını sırtlanıyorlar. Sokaklarda gördükleri insanların yardım taleplerini dikkate alıp bir dahaki gidişlerinde elleri dolu dolu gidiyorlar. Çocuğu ile sokakta yaşamak zorunda olan anneye bez, ayakkabısı olmayan sokak çocuklarına ayakkabı temin ediyorlar. Evsizlere de sadece çorba dağıtmakla kalmıyor ağızları tatlansın diye ellerinde tatlılarla geliyorlar.
Çorbada Tuzun Olsun ekibinden etkilenip harekete geçen 'Bursa Çorba Gönüllüleri' evsiz ve yardıma muhtaç kimseleri bularak bir tas sıcak çorba dağıtımı gerçekleştiriyor. Bir reklam ajansında halkala ilişkiler uzmanı olarak çalışan Işıl Toker, yol kenarları ve otoparklarda yaşayan evsizler için bir şey yapmak istediğinde bu gönüllü gruba dahil olmuş. Geçen sene de bu işi yapmlarına rağmen Aralık ayından itibaren daha profesyonel bir şekilde çorba dağıttıklarını söyleyen Toker, “Amacımız bu soğuk günlerde sokakta yaşamak zorunda kalan, evine ekmek parası götürmek için geç saatlere kadar dışarıda çalışan kişilere bir tas sıcak çorba ulaştırmak. Çorbayı bizler kendi imkanlarımızla yapıyoruz aynı zamanda esnafımız da bize destek olarak çorba yapıyor. Arabamızı da kendimiz imal ettik" diyor. Şehir merkezinde girilmedik sokak bırakmayan bu grubun en büyük problemi çorba dağıtacak daha çok arkadaşa ihtiyaç duymaları.
Sakarya Üniversitesi'nde Sosyoloji öğretmeni olan Yrd. Doç. Dr. Mahmut Karaman, 'Aşhane' adını verdiği aracıyla iki yıldır kimsesizlere çorba ve ekmek dağıtarak elini taşın altına koyan başka bir isim. Karaman, "Çorba bir araç bizim için. Evet karnı doyuyor ama asıl sorun bu kişinin sokaktan alınıp topluma monte edilmesi. Bunu da ilk olarak camileri onlara açarak, cemaatle içli dışlı yaparak sağlayabiliriz. Yolculuğumuza da Kadıköy semtindeki Hasan Paşa Camii'nde başlıyoruz. Gerekli malzemeleri cami cemaati temin ediyor. Üsküdar, Harem Otogarı, Zeytinburnu, Kazlıçeşme Parkı, Eyüp Sultan Camii avlusu, Fatih'te bazı duraklar ve Aksaray metro istasyonuna gidiyoruz” diyor.
