|

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Münbiç’e gideceğiz

Cumhurbaşkanı Erdoğan​, "Şu anda biz El Bab’a dayandık. Yetmez oradan da Münbiç’e doğru gideceğiz. Münbiç’te PYD var YPG var" diye konuştu. Erdoğan, Lozan anlaşmasıyla ilgili tartışmaya bir kez daha değinerek, Türkiye'nin bu yolda geri adım atmayacağını ifade etti.

Yeni Şafak
15:07 - 22/11/2016 Salı
Güncelleme: 16:02 - 22/11/2016 Salı
Yeni Şafak

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen Polis Akademisi "Türkiye'nin Yeni Güvenlik Konsepti" Konferansı'nda konuştu. Erdoğan, konuşmasında, "Biz kabile devleti değiliz, çadır devleti değiliz. Biz medeniyetler inşa etmiş bir devlet geleneğinin ta kendisiyiz. Biz onurluyuz, gururluyuz" diyerek şöyle konuştu:



2015 yılı nisan ayında yeniden yapılandırılarak günümüz Türkiyesinin ihtiyaçlarına cevap verecek Polis Akademisinin bütün mensuplarını verdikleri destekten dolayı tebrik ediyorum. 15 Temmuz darbe girişimine karşı verdikleri mücadele sırasında şehit olan tüm kardeşlerimizi rahmetle minnetle yad ediyorum.




15 Temmuz gecesi bombalanan Gölbaşı Özel Harekat Merkezi'nin yanıbaşında 800 polis akademisi öğrencisi ve idarecisi de bulunuyordu. Bu kardeşlerimi de gazi olarak görüyorum. Darbe gecesi mücadelenin en ön saflarında, genç amir ve memur kardeşlerimin bulunduğunu görmekten memnuniyet duydum. Bu tablo doğru yolda olduğumuzun işaretidir. Türk milletinin, Türk devletnin polisi olacaktır.



Bizler bin 400 yılı aşkın medeniyet geçmişimiz var. Anadolu merkezli ilk devletimiz 1075 yılında kurulan Türkiye Selçuklu Devleti'dir. Osmanlı, Söğüt'te dikilen çınarın 3 kıtayı kucakladığı dünyanın sayılı devletidir. Türkiye ise elimizde kalanla kurduğumuz son devlettir. Biz 22 milyon kilometrekarelik toprağı görmüş bir devletin varisleriyiz. Maalesef bir yerle tırmıklandı 780 bin kilometrekareye kaldık. Burnumuzun dibindeki yerler bile alındı. Anlaşmalarla başarılı çıktık diyenler oldu. Nasıl ya, elindekini veriyorsun, nasıl başarılı çıkıyorsun?





Türkiye terör örgütleriyle mücadelesini kararlı bir şekilde yürütecektir ama kafasını bu soruna gömüp çevresinden kopmayacaktır. Sanmayın ki PKK'nın asıl amacı ülkemizin belirli bir bölgesinde devlet kurmaktır, sanmayın ki FETÖ'nün tek amacı devlette etkin olmaktır. Bu örgütlerin hiçbiri, dışarıya karşı iddialarını hayata geçirmek için değil. PKK, FETÖ, DEAŞ ve diğer terör örgütlerinin asıl amacının, bizi büyük fotoğraftan kopartıp kendi içimize hapsetmek olduğunu çok iyi biliyoruz.



Biz kabile devleti değiliz, çadır devleti değiliz. Biz medeniyetler inşa etmiş bir devlet geleneğinin ta kendisiyiz. Biz onurluyuz, gururluyuz. Ama bu geleneğin içinden geldiğini zanneden bazı gafiller, işte 15 Temmuz'u yapmışlardır. Bedelini ağır ödediler, ödemeye de devam edecekler. Hala bu gafletin içinde olanlar varsa bence bir an önce kendilerine gelmeli ve bu gittikleri yanlış yoldan dönmelidirler.



"Kepenk indiren bedelini öder
"


15 Temmuz gecesi yapılanı yapacağız. 15 Temmuz gecesi ben milletimde şunu gördüm: Bombalar atılırken, mermiler yağdırılırken benim vatandaşım tankın altına yatabiliyorsa onlar Allahu Ekber diyerek şehadete koşabiliyorsa, işin aslı budur. 29 gece demokrasi nöbeti tutuyorsa işin arkındaki talep başkadır. Bunun adı şahadettir.



Uluslararası toplantılarda dünya 5'ten büyüktür, sevgili gençler şunu bilmelisiniz. Türkiye kendisinden büyük Türkiye'yi inşa edecektir. Bunu sizinle inşa edecek. Teröristler kaçacak delik arıyor bu tüm güvenlik güçlerimiz hep birlikte milletçe Türkiye genelinde bir mücadele veriyor. Bu bölgedeki insanımızın özgüvenini artırıyor. Artık kepenk indir dendiğinde kepenk indiren esnaf olmayacak. Olduğunda onlarda bedelini öder. Bu teröristlere bu cadde ve medanları hep birlikte dar edeceğiz.



"Bugün bir Batılı geldi
, dedim ki..."


Bugün bir Batılı geldi, 'Cezaevindekiler, Türkiye'deki uygulamalar hakkında bir karar çıkacak' dedi. Dedim ki, 'Bu Türkiye'nin iç hukukuna karışmayın, öyle kararlı gidiyorlar ki, gönderdiğiniz mektubu iade ederler, bildiklerini okurlar.' Onlarda olunca iç hukuk, yargı bağımsız. Bizim iç hukukumuza kimse karışamaz, kendi kararımızı kendimiz veririz. Onlar kendi işine, biz kendi işimize. Bugüne kadar bu ülkeyi karıştıranlar onların ta kendisi olmuştur. Avrupa'nın değişik ülkelerinde teröristler kol geziyor. Türkiye'den kaçan terörist, milletvekilleri Brüksel'de nutuk atıyorlar. Bu şuurla geleceğe yürürümemiz lazım. Biz bunları tanıyoruz, biliyoruz. Bunların cibiliyetlerinin gereği bu, onun gereğini yapıyorlar. Biz işimize bakıp kararlı bir şekilde mücadelemizi sürdüreceğiz.





Birinci Dünya Savaşı'nın galipleri tarafından konulan kurallar Türkiye'nin yaşamasını öngörmüyorlardı. Serv, bugünkü Türkiye'yi 7-8 parçaya bölerek bize biçilen asıl roldür. Türkiye bu taksimi reddedip, bugünkü sınırlarımızı çizdi. Lozan tartışması buradan çıkıyor. Lozan'daki tüm kazanımları elbette takdirle karşılıyoruz. Lozan, tartışılmaz bir metin değildir, kutsal bir metin asla değildir. Elbette tartışacağız. Daha iyisine sahip olmak için çalışacağız. Bizi hala Lozan'a hapsetmeye çalışıyorlar. Kimse kusura bakmasın. Bizim sözümüz var. Türkiye'yi 2023 hedeflerine ulaşmak için tüm şartları zorlayacağız. Birçoklarının ayağına basacağımızı, birçoklarının çıkarlarına dokunacağınımızın farkındayız. Bunu sizlerle yapacağız, yine de yapacağız. Biz Türkiye'yi adım adım ileriye götürmekte kararlıyız.



"Münbiç'e gideceğiz"


Şu anda El Bab'a dayandık, El Bab'ı batıdan da ayrıca çevreledik, kuşattık. Yetmez, biz şimdi oradan da Münbiç'e doğru ayrıca gideceğiz. Niye Münbiç'e gideceğiz, çok meraklı olduğumuz için değil. Münbiç'te PYD var, YPG var. Onlar da orayı terk etsin, doğuya gitsin. Bunu söyledik. 'Gidecekler' dediler, 'gitsin' dedik. Şu ana kadar bir miktar gittiğini söylüyorlar. Biz tamamen orayı PYD ve YPG'nin boşaltmasını istiyoruz.







#Recep Tayyip Erdoğan
#Beştepe
7 yıl önce