Yenimahalle ilçesine bağlı Yakacık Mahallesi'nde bulunan tekel bayisine, 29 Ekim 2019’da el yapımı patlayıcıyla saldırı düzenlendi. Olayla ilgili Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan soruşturmada, saldırıyı terör örgütü DEAŞ ile bağlantısı belirlenen Ahmet Sılaybi'nin gerçekleştirdiği belirlendi.
Soruşturma kapsamında gözaltına alınan 15 kişiden aralarında Ahmet Sılaybi'nin de bulunduğu 4'ü tutuklandı. Ankara 17'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde, geçen 2 Haziran'da görülen karar duruşmasında, saldırıdan sorumlu tutulan sanık Ahmet Sılaybi, 'devletin birliği ve ülkenin bütünlüğünü bozma' suçundan ömür boyu, 'nitelikli kasten öldürmeye teşebbüs' suçundan 12 yıl 6 ay, 'tehlikeli madde bulundurma ve taşıma' suçundan 8 yıl 4 ay ve 'mala zarar verme' suçundan da 2 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı.
Diğer tutuklu sanıklar Bayram Selvi ile Mahmut Sılaybi'ye 'silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan 10'ar yıl, Raad Malik Al Casen'e de aynı suçtan 7 yıl 6 ay hapis cezası verildi. Tutuksuz 11 sanığın ise beraatına hükmedildi.
Mahkemenin gerekçeli kararı açıklandı. Kararda sanık Ahmet Sılaybi'nin, "Ben küçükken babam alkol içiyordu ve annemi dövüyordu. Suriye'de bu suç değildir. Annem hasta oldu ve bizi terk etti. Ben o zamanlardan beri babamla birlikte büyüdüm. Suriye'de savaş başladı ben 8 yıldır Türkiye'deyim. Ben de alkole başladım ve babam öldükten sonra bıraktım. Annem eve geri döndüğünde cennetteymiş gibi yaşadık. Bu sebepten dolayı benim alkole karşı bir kinim oluştu. Gördüğüm zaman bile nefret ediyorum. Benim psikolojik sorunlarım var, kendi kendine konuşma gibi. Yaşadıklarımdan ötürü kinim arttı; ama bir şey yapmak istedim bu kinimin dinmesi için. İçinde kesinlikle TNT yoktur. Ben TNT hayatımda bile görmedim. Torpilin uzaktan kumanda ile patlatılmasını, asansör işinde çalışırken öğrendim. Bu konuda eğitim almadım. Suriye'de savaş ortamında bulunmadım" dediği savunmasına yer verildi.
Sanığın, küçük yaşlarda aile içinde babasının alkol alarak annesini dövmesi nedeniyle yaşadığı travmaya bağlı olarak saldırıyı gerçekleştirdiğini ileri sürmesine rağmen terör örgütü DEAŞ’ı simgeleyen işaret ve sembollerle çatışma bölgelerinde uzun namlulu silahlarla çekilmiş fotoğraflarının tespit edildiği belirtildi.
Ayrıca güvenlik kamera görüntüleri, ele geçirilen materyaller ve diğer deliller ışığında sanığın terör örgütü adına faaliyet gösterdiği ve 'Yalnız Kurt' diye tabir edilen bombacı olduğu aktarıldı.
Kararda, sanığın bu nedenle 'devletin birliği ve ülkenin bütünlüğünü bozma', 'kasten öldürmeye teşebbüs', 'tehlikeli madde bulundurma ve taşıma' ile 'mala zarar verme' suçlarından cezalandırıldığı aktarıldı.
Gerekçede, diğer tutuklu sanıklar Bayram Selvi, Muhmut Sılaybi ve Raad Malik Al Casen’in saldırı ile bağlantılarının tespit edilemediği; ancak sanık Ahmet Sılaybi ile bağlantıları nedeniyle 'silahlı terör örgütü üyeliği' suçundan cezalandırıldıkları, 11 sanığın ise delil yetersizliği nedeniyle tüm suçlardan beraatına hükmedildiği belirtildi.
