HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, partisinin Meclis'teki grup toplantısında konuştu. Demirtaş, Hrant Dink'in ölümünün 8. yıl dönümü programına katıldıklarını söyleyerek, Hrant Dink'in ailesine başsağlığı diledi.
Alevi toplumu önderleriyle bir araya geldiklerini söyleyen Demirtaş, Alevilerin kendi Belediyelerinde Cemevlerinin ibadethane olarak tanınacağını ve Cemevlerinin sularını ücretsiz vereceğini açıkladı. Demirtaş "Geçen hafta Alevi temsilcileri ile bir araya gelerek Alevi sorunun Türkiye demokrasisi içinde nasıl çözüleceğine ilişkin görüşlerimizi paylaştık. Talepleri taleplerimizdir. Aleviler ne istiyorsa biz onu savunuyoruz biz Aleviler hakkında sınır belirleme hakkına sahip değiliz. Devletin yaptığı gibi biz belirleme aşamasına girmedik. İki önemli örnek verdiler cemevleri ibadathane olarak kabul edilmediği için elektrik ve su faturası geliyor ve bundan dolayı haciz yapılacak. Kim yapacak bunu ben bütün dinlere eşit yaklaşıyorum diyen hükümet yapacak bunu. Peki Diyanet İşleri Başkanı son aldığı arabanın camından baktığında bu adaletsizliği görüyor mu?Biz bu sorunu belediyelerimiz aracılığı il eçözmeye çalışacağız belediyelerimiz cemevlerini ibadethane olarak kabul edip bu kapsamda değerlendirecek. 8 Şubat'taki mitinge destek olacağız" dedi.
Komisyon’dan çekildiklerini hatırlatan Demirtaş, komisyondan çekilmeleri ile ilgili “Komisyonda dinlenecek tanıkları birlikte belirleyecektik. Bunu da ihlal ettiler. Tanıkları kendileri belirlediler. Öyle tanıklar belirlediler ki yasa gereği tanıklıktan çekilme hakkı var, onları tanık seçtiler” değerlendirmesini yaptı.
Rıza Sarraf ve Ali Ağaoğlu’nun Ankara’da dinlenmesinin kararlaştırıldığını hatırlatan Demirtaş, “AKP’liler ne yaptı? İstanbul’a gittiler ve İstanbul’da bunları dinlediler. Tek bir muhalefet temsilcisi olmadan istedikleri soruları sordular, dinlediler. Komisyon onların yüzünü bile görmedi. Komisyon başkanı mahkemeye başvurarak basına gizlilik kararı aldırdı. Bunu da biz basından duyduk” şeklinde konuştu.
“Bugün Genel Kurul’da bu bakanların yüce divana gitmesi için elimizden geleni yapacağız. Özellikle onurunu haysiyetini cüzdanına sıkıştırmamış AKP’li vekiller evet oyu vermelidir. Ben o bakanların yerinde olsam ‘evet’ oyu kullanırdım. Bu 4 eski bakan çıkıp bugün 'evet' oyu verilmesi konusunda çağrıda bulunmalı. Bugün parmak sayınıza güvenerek meseleyi örttünüz diyelim. Türkiye sizin bu yolsuzluk kapatma operasyonunuza inanacak mı? Halk zaten neyin nasıl yapıldığını bilmiyor mu? Buradan ‘hayır’ kararı çıkarsa topluma ahlaki çürümeyi dayatmış olacaklar. Hırsızlığa karşı olanlar bugün parlamentoya dikkatle baksın. ‘Evet’ diyenler sizin alın terinizin arkasında olanlardır. Biz bakanlar çaldı çırptı demiyoruz. Mahkemeye gitsinler yargılansınlar diyoruz. Bundan daha doğal bir şey olabilir mi?”