Marmara Denizi’nin kabusu haline gelen ve halk arasında 'deniz salyası' olarak da bilinen müsilaj, Çanakkale Boğazı’nda son günlerde artan hava sıcaklıklarıyla birlikte büyük oranda azalış gösterdi.
Uzmanlar, Marmara Denizi’nin büyük bölümünü kaplayan, Çanakkale Boğazı’ndan akıntıyla Kuzey Ege’ye kadar ulaşan müsilajın oluşumuna, deniz suyu sıcaklığının uzun süre 14-16 santigrat derecede sabit kalmasının neden olduğunu açıkladı.
"İDEAL GELİŞİM SICAKLIKLARI 14-16 SANTİGRAT DERECE"
Müsilajın her yıl görüldüğünü ancak bu sene çok yoğun olmasıyla dikkat çektiğini söyleyen Prof. Dr. Ayaz, "Müsilajı oluşturan diatom ve dinoflagellat türleri deniz suyunda 9 ile 24 santigrat derece arasında gelişim göstermektedir ancak ideal gelişim sıcaklıkları 14 ile 16 santigrat derecedir. Su sıcaklığını incelediğimizde özellikle kasım ve aralık ayında deniz suyu sıcaklığı uzunca bir süre 14 ile 16 santigrat derece arasında sabit kaldı. Deniz suyu sıcaklığının sabit kalışı diatom ve dinoflagellat türlerinin hızlı miktarda çoğalmasına sebep oldu. Bu türler Ocak 15'ten sonra Marmara’da görülen kar yağışıyla ve hızlı bir sıcaklık düşüşüyle birlikte girdikleri ani şokla ölmeden önce müsilaj dediğimiz şeker bazlı sıvıyı ortama salgıladılar. Hızlı sıcaklık düşüşüyle ortamda bulunan denizanaları da termal şok etkisiyle yok oldu. Marmara Denizi'nde denizanası türü de kalmadı. Denizanaları da müsilaja karıştı. Kış mevsiminde Marmara'da yaptığımız çalışmada müsilajı gözlemlemeye başladık. Baharla birlikte deniz suyu sıcaklığı 14-16 santigrat derecede sabit durunca suda tekrar yoğun bir müsilaj üretimi oldu. Deniz üzerinde tekrar istenmeyen görüntü ortaya çıktı. Marmara kıyılarını aşırı derecede etkiledi. Turizmi, balıkçılığı, dalış turizmini etkiledi” diye konuştu.
"DENİZ SUYU SICAKLIĞI 24 SANTİGRAT DERECELERİ BULDU"
Hava sıcaklığıyla deniz suyu sıcaklığının da arttığına dikkat çeken Prof. Dr. Ayaz, "Deniz suyu sıcaklığı 24 santigrat dereceleri bulduğunda müsilaj üretiminin duracağını ve giderek azalacağını söylemiştik. Şu anda Çanakkale'de bu gerçekleşiyor. Suda bir çözülme var. Bakteriler müsilajı parçalıyor. Şu anda sular çok bulanmış durumda. Görüş mesafesi yüzey sularında 2 metrenin altına indi. Bu görüntü müsilajın suda çözündüğünü, bakteriler tarafından parçalandığını gösteriyor. Bazı bölgelerde bir kısım müsilaj, yarı katmanlarda veya dibe çöktü. Orada dip canlıları tarafından tüketilerek ortadan kalkacak. Benim tahminim, ağustos ayında denizlerimizde gözlenmeyecek" dedi.