Fahrettin Altun'dan 'İslamofobi' tepkisi: Müslümanlar nefret nesnesi haline getiriliyor

İletişim Başkanı Fahrettin Altun

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı

Fahrettin Altun

, İİT 12. Enformasyon Bakanları Konferansı kapsamında Mecidiye Kasrı'nda düzenlenen programda yaptığı konuşmada, teşkilat çatısı altında medya ve enformasyon alanında iş birliklerini derinleştirecekleri konferansın hayırlı olmasını diledi.

Bu yılki temalarının

"Hakikat Ötesi Dönemde Dezenformasyon ve İslamofobi ile Mücadele"

olduğunu aktaran Altun, bu temayla, sadece kendi toplumları için değil, esas itibarıyla tüm insanlık için tehlike oluşturduğuna inandıkları olgulara dikkati çekmek istediklerini çünkü dünya genelinde yalan, dezenformasyon ve çarpıtmanın giderek gerçeğin ve doğrunun yerine konmaya çalışıldığını gördüklerini ifade etti.

Sistematik dezenformasyonun, bireylerden toplumlara, ulusal güvenlikten küresel istikrara, her boyutta ciddi tehditler oluşturduğunu belirten Altun, şöyle devam etti:

"İletişim teknolojilerindeki dönüşüm ve gelişim, bütün olumlu yanlarına rağmen ne yazık ki kötücül faaliyetlerin de yaygınlık kazanmasına neden oluyor. Bu noktada, bir taraftan elbette bireylerin farkındalık ve sorumluluğunu geliştirmesi, medyayı, dijital medyayı tüketmekle alakalı bilinçlendirilmesi son derece önemli. Öte yandan, her devletin de vatandaşlarının hak ve özgürlükleri ile ulusal güvenliğini korumak için çeşitli adımlar atması, bu alanda regülasyonlar yapması da gerekiyor. Ancak burada bir boyutuyla da küresel bir tehditle karşı karşıya olduğumuz için dezenformasyonla mücadele noktasında bizlerin, İslam ülkelerinin iş birliği yapması, küresel alanda iş birliklerinin geliştirilmesi de bir o kadar önem arz ediyor."

"Günümüzde İslam alemine hem de dünyaya yönelen en önemli tehditlerden biri İslamofobidir"

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Batı ülkeleri başta olmak üzere tüm dünyada İslam dini ve Müslümanlara yönelik ayrımcılığın, nefretin ve düşmanlığın ciddi anlamda arttığını gördüklerini dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu noktada, günümüzde İslam alemine hem de dünyaya yönelen en önemli tehditlerden biri kuşkusuz İslamofobidir. Yine baktığımızda, özellikle Batı dünyasında gerçek siyasal, ekonomik ve toplumsal sorunların üzerini örtmek amacıyla popülist söylemlerle İslam karşıtlığının körüklendiğini de ne yazık ki görüyoruz. Geleneksel ve sosyal medya maalesef bu süreçte dezenformasyon üretim ve dağıtım fabrikası gibi çalışıyor. Nihayetinde, Müslümanlar terör saldırılarından hak ihlallerine, birçok tehlikeyle ne yazık ki karşı karşıya kalıyorlar."

Altun, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın her fırsatta İslamofobinin de küresel istikrara yönelik bir tehdit ve bir insanlık suçu olduğuna işaret ettiğini aktardı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, 2019'da Yeni Zelanda'da Müslümanlara yönelik terör saldırısının gerçekleştiği tarih olan 15 Mart'ın, "Uluslararası İslamofobiyle Mücadele Günü" olarak ilan edilmesi için bir çağrıda bulunduğunu anımsatan Altun, bu çağrıyla önce İslam İşbirliği Teşkilatı'nda, sonra da Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda alınan kararlarla 15 Mart'ın Uluslararası İslamofobiyle Mücadele Günü olarak tescillendiğini kaydetti.

"Hakikatin sesi olacak müşterek çalışmalara imza atmalıyız"

Teşkilat çatısı altında İslamofobiyle mücadele noktasında küresel çapta işletilecek mekanizmaları hep birlikte hayata geçirmeleri gerektiğini belirten Altun, "Türkiye'de Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığımız koordinasyonunda Anadolu Ajansı ve TRT gibi kurumlarımızın içerik ve yayınlarıyla İslamofobiye karşı güçlü bir mücadele yürütmeye çalışıyoruz, bu noktada güçlü bir kapasite geliştirme gayreti içerisindeyiz." dedi.

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Altun, toplantıya katılan teşkilata üye ülkelerin yetkililerine hitaben şunları söyledi:

"Ülkelerimiz, sahip olduğu tecrübelerden hareketle mutlak surette hem dezenformasyonla mücadele hem de İslamofobiyle mücadele için kuvvetli iş birlikleri tesis etmelidir. Bunu el birliğiyle yapmalı, hayata geçirmeliyiz. Bu noktada bu toplantının son derece hayati bir öneminin haiz olduğunu düşünüyorum. Bugün dünyada geleneksel ve yeni medyada karşılaştığımız olumsuz yaklaşımların, o kötücül çizginin aksine, bizler elbette bu mecralarda hakikatin sesi olacak müşterek çalışmalara imza atmalıyız. Bu alanda mücadeleye devam etmeliyiz, asla mücadeleden geri durmamalıyız. Bu noktada gerek İslam ülkeleri gerek teşkilat olarak oynayabileceğimiz rolü en iyi şekilde değerlendireceğimizden kuşku duymuyorum. Türkiye olarak ilgili tüm kurum ve kuruluşlarla üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmeye devam edeceğiz."

Türkiye'nin İslam İşbirliği Teşkilatı 12. Dönem Enformasyon Bakanları Konferansı Başkanlığını yarından itibaren devralacağını hatırlatan Altun, "Allah'ın izniyle teşkilat çatısı altında enformasyon alanında gerekli iş birliği ve ortak tutumun sağlanması, koordinasyonun derinleştirilmesi yönünde de gayret sarf edeceğiz." ifadesini kullandı.

"İş birliğimizi ileri noktaya taşıyacağız"

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun ve İİT Genel Sekreteri Hüseyin İbrahim Taha, İstanbul'da, İslam İşbirliği Teşkilatı 12. Enformasyon Bakanları Toplantısı'nın ardından alınan kararlara ilişkin basın toplantısı düzenledi.

Altun

İİT Medya forumu ile iş birliğimizi ileri noktaya taşıyacağız"

dedi.

İkili görüşmeler gerçekleştirdi

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) 12. Enformasyon Bakanları Konferansı kapsamında ikili görüşmeler gerçekleştirdi.

Fahrettin Altun, Türkiye'nin ev sahipliğinde Beşiktaş'taki bir otelde düzenlenen konferans kapsamında, İİT Genel Sekreteri Hüseyin İbrahim Taha, Suudi Arabistan Ticaret ve Enformasyon Bakanı Macid Bin Abdullah Al Kasabi, Somali Enformasyon, Kültür ve Turizm Bakanı Daud Aweis Jama ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı Müşaviri Hikmet Hacıyev ile görüştü.

Altun, İİT Genel Sekreteri Taha ile yaptığı görüşmede, İİT Enformasyon Bakanları Konferansı'nın önemli bir iş birliği imkanı olduğunu vurgulayarak, bunu himaye ettikleri için Taha'nın şahsında İİT çalışanlarına teşekkür etti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın dünkü konuşmasında açık ve net şekilde Türkiye'nin pozisyonunu, yaklaşımını ortaya koyduğunu ifade eden Altun, "Orada her şeyden önce İslam ülkelerinin iş birliğini, birlikteliğini vurguladı. Dünyadaki İslam karşıtlığı ile ancak bu şekilde mücadele edeceğimizi vurguladı. Aynı şekilde sistematik olarak devam ettirilen dezenformasyon kampanyalarıyla da hakikati aramak için bir araya gelen İslam ülkelerinin mücadele etmesinin önemini vurguladı. Biz de bu doğrultuda çalışmalarımızı yürütmeye çalışıyoruz. Bu süreçteki katkılarınız için bir kere daha teşekkür ediyorum." diye konuştu.

İİT Genel Sekreteri Taha da Altun ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'a bu zirveyi İstanbul'da yaptıkları için teşekkür etti.

Dezenformasyona karşı büyük bir mücadele yürütüldüğünü dile getiren Taha, "İslamofobi ile mücadele etmemiz lazım. İİT'ye üye ülkelerin hep beraber çalışması lazım. İslamofobinin suç olarak sayılması önemlidir." dedi.

"Azerbaycan ile medya ve enformasyon alanında iş birliğine büyük önem veriyoruz"

Fahrettin Altun, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Müşaviri Hikmet Hacıyev ile yaptığı görüşmede ise Türkiye-Azerbaycan Ortak Medya Platformu'nun yansımalarını, İslam dünyasından da birçok ülke ile konuştuklarını ifade etti.

İki ülke cumhurbaşkanlarının verdikleri talimat ve yönlendirme çerçevesinde çalışmalarını sürdürdüklerini dile getiren Altun, Azerbaycan ile medya ve enformasyon alanında iş birliğine büyük önem verdiklerini, bu alandaki iş birliğini daha da ilerletmeye hazır olduklarını söyledi.

Altun, platforma katkılarından dolayı Hacıyev'e teşekkür etti.

Hikmet Hacıyev de bu organizasyon dolayısıyla kardeş ülke Türkiye ve Altun'u tebrik ederek, bu iklimin yaratılmasında Türkiye ve Azerbaycan'ın önemli bir rolü olduğunu dile getirdi.

İki ülke cumhurbaşkanlarının tavsiyeleri ve talimatlarıyla iki yıl önce dezenformasyon konusuna önem verildiğini aktaran Hacıyev, bunun, İİT içinde diğer devletleri bir araya getirecek çok önemli bir tedbir olacağını belirtti.

Gine-Bissau ile medya ve iletişim alanında iş birliği protokolü imzalandı

Altun, daha sonra Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Gine-Bissau Cumhuriyeti Hükümeti arasında imzalanan medya ve iletişim alanında iş birliği protokolüne, Gine-Bissau Cumhuriyeti Toplumsal İletişim Bakanı Fernando Mendoça ile birlikte imza attı.

İmzalanan protokol, dostane ilişkilerin artırılmasını, medya ve iletişim alanlarında ilişkilerin geliştirilmesini ve iş birliğinin artırılmasını, tarafların birbirlerinin mevcut ekonomik, siyasi, kültürel ve sosyal hayatlarını daha yakından tanımasını, iletişim faaliyetleri hakkında görüş alışverişinin sağlanmasını amaçlıyor.

Bu kapsamda karşılıklı ziyaretlerin artırılması, medya mensupları ve kanaat önderlerinin ortak etkinlikler düzenlemesi, karşılıklı olarak staj ve eğitim imkanlarının sağlanması gibi birçok alanda yardım ve kolaylıkların teşvik edilmesi hedefleniyor.

Öte yandan, İletişim Başkanı Altun, dün Pakistan Enformasyon ve Yayıncılık Bakanı Maryam Aurangzeb ve İran Kültür ve İslam Rehberlik Bakanı Muhammed Mehdi Esmaili ile de görüşmüştü.