Danıştay'a saldırı olayıyla ilgili ilk duruşma Ankara 11.Ağır Ceza Mahkemesinde başlandı. Tutuklu sanıklar Alparslan Arslan, Süleyman Esen, Osman Yıldırım, İsmail Sağır, Hekim Irşi, Erhan Timuroğlu, Aykut Metin Şükre ile tutuksuz yargılanan Ayhan Parlak ve Salih Kurter olmak üzere 9 kişi adliyeye getirildi. Arslan'ın iki kez namaza gidiyorum diyerek kaçmaya teşebbüs ettiği duruşmanın ardından mahkeme heyeti, Arslan'ın "suç tarihindeve halen akıl hastası olup olmadığına" ilişkin rapor alınmasını istedi.
Mahkeme Başkanı Orhan Karadeniz, sanıklara iddianameyi okuyup okumadıklarını sordu. Alparslan Arslan, iddianamenin kendisine ulaştığını, ancak okumadığını ifade etti. Karadeniz, bunun üzerine iddianameyi okuyarak Arslan'a, ''ne diyorsun? Böyle bir iş yaptın mı?'' diye sordu.
"Evet, Cumhuriyet Gazetesi'ne bomba attım, Danıştay başkan ve üyelerine saldırıda bulundum'' diyen Arslan, Karadeniz'in, "niye yaptın?'' sorusu üzerine, başını öne eğerek, uzun süre sessiz kaldı. Başkan Karadeniz'in ikazına karşılık Arslan, susma hakkını kullanacağını söyledi.
Daha sonra mahkeme başkanının sorularına uzun uzun cevap veren Arslan, Bülent Eczacıbaşı'nın yaptırdığı bir alışveriş merkezinin vurulması gerektiğini söylediğini aktardı. Arslan şiddete meyilli bir yapıya sahip olduğunu vurgularken, Gazeteci Mehmet Ali Birand ile şovmen Mehmet Ali Erbil'i de öldürmük istediğini kaydetti.
Danıştay'a saldırı ve Cumhuriyet Gazetesi'ne bomba atma olaylarını da kafasında kurduğunu belirten Arslan, ''bu tip olayları ben tasarlıyordum. Buna meyilli bir yapım söz konusuydu. Kendimi yavaş yavaş bu noktaya adapte etmeye başladım'' dedi.
Tekrar söz isteyen Arslan, İsmail Sağır ve Aykut Metin Şükre'nin doğruları söylemediklerini ileri sürdü. Mahkeme Başkanı Karadeniz'in Arslan'a, "Sen de (Süleyman Esen'den bomba aldım) demişsin" şeklindeki hatırlatması üzerine, Arslan, "Ben de yalan söylemişim" dedi. Arslan, "Milli Eğitim Bakanlığına yönelik eylem planım vardı" dedi. Karadeniz'in, "Eylemcilerin ve silahların paralarının kaynağı ne" sorusunu da "Hırsızlık yaptım" diye cevaplandır.
Danıştay 2.Dairesi üyeleri ile Cumhuriyet Gazetesi'ne yapılan saldırılarla ilgili davanın ilk duruşmasında mahkeme heyeti, sanık Alparslan Arslan'ın "suç tarihindeve halen akıl hastası olup olmadığına" ilişkin Numune Hastanesinden rapor alınmasına karar verdi. Danıştay Başkanlığı, Cumhuriyet Gazetesi ve saldırıda hayatını kaybeden Özbilgin'in ailesinin müdahillik talepleri kabul eden Mahkeme heyeti, duruşmayı 21 Eylül 2006 tarihine ertelendi.
Avukat Kemalettin Gülen ve Fethullah Gülen'in avukatı Orhan Erdemli, Danıştay saldırısının faili olarak yargılanan Alparslan Arslan'ın mahkemede verdiği ifadelere tepki gösterdi. Arslan'ın iddialarının gerçeği yansıtmadığını ifade eden Kemalettin Gülen, şunları kaydetti: "Bunlar şahsıma yönelik büyük bir yalan ve iftiradır. Alparslan Arslan ile ne bu şekilde ne de başka bir şekilde herhangi bir görüşmem olmamıştır. Aslan'ın benim adımı kullanarak ne yapmak istediğini anlamakta zorluk çekiyorum."
Duruşma öncesinde Alparslan Arslan'ın babası İdris Arslan gazetecilere açıklamalarda bulundu.Baba Arslan, 30 senelik eğitimci olduğunu hatırlatarak, bu davada medyanın sorumlu davranmasını istedi. Arslan, "Milletin değerlerine hakaret edene, bu millet şu veya bu şekilde dersini verir. Türkiye'de adı Mehmet, Ahmet ve Mustafa olan bir çok Rum ve Ermeni vardır. Laiklik adı altında bu ülkenin değerlerine düşmanlık etmektedirler. Bu ülkeyi seven herkesi yürekli olmaya davet ediyorum. Allah için son bir defa daha söylüyorum.Eğer Türk medyası iseniz, Türkiye'ye hizmet edin.Ermenilere ve Rumlara hizmet etmeyin" diye konuştu. Baba Arslan, oğlunun uzun süredir aç ve susuz kaldığını belirterek, psikolojisinin bozulduğunu öne sürdü.
Saat 10.00'da başlayan duruşmada Arslan ifade verirken, Cuma Namazı için salâ okunmaya başladı. Salanın okunduğunu duyan Arslan ifadesine ara vererek "cumaya gitmek" istediğini Mahkeme Başkanına söyledi. Yerinden fırlayarak kaçmak isteyen Arslan'ın salonda bulunan jandarmalar kıskıvrak yakalarken ortalığın hareketlendiği esnada bir sanık ile görevliler arasında da itiş kakış yaşandı. Arslan'ın kaçma girişimi ikindi vaktinde tekrar yaşandı. Yaşanan kısa süreli arbede sırasında izleyiciler arasında bulunan Arslan'ın annesi Porson Arslan, "Annem, arkandayız. Seninle gurur duyuyoruz. Sakin ol oğlum" diye seslendi.
Ankara 11. Ağır ceza Mahkemesi bir kez daha son yılların en önemli davalarından birisine sahne oldu. Duruşma öncesinde alınan güvenlik önlemleri kapsamında, duruşma salonuna sadece sanıklarla soyadları aynı olan yakınları izleyici olarak alındı.
Duruşmanın öğleden önceki bölümünü Danıştay nöbetçi üyeleri ve tetkik hakimleri de izledi.Salondaki en kalabalık izleyici grubunu, savcı ve hakim adayları ile yerli ve yabancı gazeteciler oluşturdu.
Saldırıda hayatını kaybeden Danıştay 2.Dairesi Üyesi Mustafa Yücel Özbilgin'in avukat oğlu Gökhan Özbilgin, ailesi adına müdahil avukatları arasında yer aldı. n Duruşma, yaklaşık 9 saat sürdü.
Duruşmaya yabancı basının da ilgi gösterdiği görüldü. İngiliz yayın kuruluşu BBC'nin muhabiri duruşma başından beri, gelişmeleri aktardı.
