|

Meclis çözemedi millet çözecek

Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçimin yenilenmesinin faturasını kendisine çıkartanların kabahatlerini gizleme peşinde olduğunu söyledi. Erdoğan, "7 Haziran seçim sonuçlarının yol açtığı sıkıntıyı 1 Kasım seçimlerinin çözeceğine inanıyorum. Çünkü parlamento bu işi çözememiştir" dedi.

Yeni Şafak
04:00 - 27/08/2015 Perşembe
Güncelleme: 00:08 - 27/08/2015 Perşembe
Yeni Şafak

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki "10. Muhtarlar Toplantısı"nda yaptığı konuşmada, gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Erdoğan, özetle şunları söyledi:



Türkiye'nin güçlenmesini bu dönemde hazmedemeyenler çıktı. İçeride de çıktı, dışarıda da çıktı. Hala var mı bunlar? Var. Türkiye'ye bu ayrımcılığı sokmanın gayreti içerisinde olanlar var. Bunun için de çok ciddi çalışıyorlar. İşte buna fırsat vermemek için tekrar inanıyorum ki önümüzdeki 1 Kasım, istikrar mı, istikrarsızlık mı? Bunun seçimi olacaktır.



BU AKIL KARI BİR İŞ DEĞİLDİR


Seçimden sonra egoların kenara bırakılarak süratle bir hükümet kurulması gereğini açıkça ifade etmiştim. Ama o zaman birileri de 'Hodri meydan, erken seçim' demişti. O gün erken seçim diyenler, şimdi 'Erken seçim olmaz' diyor. Hem her türlü koalisyon hükümeti kuruluşunun önünü kapatacaksınız hem de Cumhurbaşkanı'nı hükümet kurulmasını engellemekle suçlamak... Bu, akıl karı bir iş değildir.



KURDUNUZ DA BEN Mİ ENGEL OLDUM


Seçimlerin yenilenmesinin faturasını şahsıma çıkartanlar, kendi kabahatlerini gizlemenin peşindedirler. Bir kez daha söylüyorum, Meclis'te güvenoyu alacak çoğunluğa sahip bir hükümet kurulmuş da ben mi buna engel oldum? Zaten böyle bir yetkim, böyle bir imkanım da yok. Ama milletin desteğini alarak kavuşamadıkları imkanları, şark kurnazlığıyla elde etmeye çalışanlara da kusura bakmasınlar geçit vermedim, vermem.



HÜKÜMETTEN NİÇİN KAÇIYORSUNUZ


Muhalefet, milletin iradesine değil Anayasa'ya da saygı göstermedi. Hadi koalisyon şartlarında anlaşamadınız, hükümet kuramadınız, seçim hükümetinde yer almaktan niçin kaçıyorsunuz? Sayın Başbakan, 'Hadi gelin, beraber seçim hükümetini kuralım' dedi. Ondan neden kaçıyorsunuz? Yapmaya çalıştığınız kurnazlığın milletimiz farkında değil mi sanıyorsunuz?



BUNLARIN DERTLERİ HİZMET DEĞİL


1 Kasım'a kadar, gelin bunu beraber yürütün. Niye yürütmüyorsunuz? Bunların derdi bu ülkeye hizmet, terörle mücadele değil. Bunların derdi 'Acaba biz 1 Kasım'da ne yaparız da hangi tuzakla buradan biraz daha karlı çıkarız'. Hiçbir zaman bunlar, kalkıp da 'Biz bir yük alalım, bir risk alalım, bu riski aldıktan sonra da bu ülkeye hizmet edelim' Bu millete hizmetin bir bedeli var.



BANA NİYE SEVDALI ANLAYAMADIM


(MHP lideri Devlet Bahçeli) Ben dün dinliyorum, yatıyor kalkıyor, Erdoğan da Erdoğan, Erdoğan da Erdoğan. Niye acaba bu kadar sevdalı bana anlayamadım. Yetmediği zaman bakıyorsunuz hakaret, çirkin yollara düşüş. Anlamak mümkün değil. Onun için milletim 1 Kasım'da, inanıyorum ki bunun hesabını soracaktır. Seçim hükümetinde yer almayarak ortaya çıkardığınız tablonun milletimiz idrakinde değil mi sanıyorsunuz?



İNŞALLAH YOLUNA GİRECEK


7 Haziran sonuçlarının yol açtığı sıkıntıyı 1 Kasım seçimlerinin çözeceğine inanıyorum. Esas olan milletin iradesidir. Milletimiz 1 Kasım'da bir kez daha sözünü söyleyecek ve bu mesele inşallah hal yoluna girecektir. Çünkü parlamento bu işi çözememiştir. Öyleyse merci millettir, millet çözecektir.



Bana hakaret edene hangi görevi verecektim


7Haziran seçimlerinin ardından başlayan yeni hükümet kurma çalışmalarının başarısızlıkla sonuçlandığını ve seçimlerin yenilenmesi kararını almak zorunda kaldığını belirten Erdoğan, "Anayasa'da belirtilen süreci harfiyen işleterek, kolaylaştırıcı ve teşvik edici bir tutum içinde oldum. Siyasi partilerin açıklamaları, genel başkanların beyanları, artık farklı koalisyon hükümeti kurulabilme ihtimallerini ortadan kaldırdığı için yeni bir görevlendirmeye de ihtiyaç duymadım. Zira Beştepe'nin adresini bilmeyenlere hangi görevlendirmeyi yapacaktım? Bu makama her türlü hakareti yapanlara hangi görevi verecektik? Kaldı ki bir koalisyon hükümetine yanaşmayanlar, 'hadi erken seçim için beraber bir koalisyon oluşturalım, beraber olarak gidelim' davetine 'hayır' diyenlere neyin görevini verecektik? Bizim kaybedecek zamanımız yok" diye konuştu.



Seçime ben girmeyeceğim


Cumhurbaşkanı makamının görev alanının belli olduğunu ve görev alanı içinde hareket ettiğini belirten Erdoğan, "Başbakanın da görev alanı bellidir. O da o görev alanı içerisinde hareket etmektedir, hareket eder. Bu süreçle ilgili şahsıma yöneltilen eleştirilerin hiçbiri de doğruyu yansıtmıyor. Ülkenin sorunlarının çözümü için milletin önüne doğru ve ikna edici çözümler koyamayanlar, yani gerçek manada siyaset yapamayanlar, şahsımı hedef alarak, sorumluluktan kaçmaya çalışıyorlar. Varsa yoksa 'Erdoğan aşağı, Erdoğan yukarı'. Seçime ben girmeyeceğim, siyasi partiler girecek. Seçimde zaten milli irade tecelli edecek. İnşallah bunlara fırsat vermeyecek bir netice çıkmak suretiyle bu ülke istikrarına yeniden kavuşur, bir istikrarsızlık olmaz" dedi.



Faizler aşağı inmeli


Son günlerde yaşanan küresel krize dikkati çeken Erdoğan, "Bizim dışımızdaki ülkelerin faiz oranlarına baktığımızda 0'a yakın. 0, 1, en fazla 2. Böyle bir durumdayız. Amerika'ya bakıyorsunuz FED 0 - 0,25 bu aralıkta. Japonya'ya bakıyorsunuz böyle. Ama bizim faizimiz şu anda bulunduğu noktadan aşağı gelmesi lazım. Niçin? Yatırımları artırmamız gerekiyor. 2009 öncesinde bu kriz ülkemizi teğet geçecek demiştik ve hamdolsun o kriz gerçekten teğet geçti. Yaşadığımız tüm hassas gelişmelere rağmen hükümetimiz büyümeye devam etti. Devam edecek. Kasımdaki seçimin ardından güçlü bir hükümetin, yani şöyle diyorum istikrar hükümetinin kurulması halinde 2016'ya büyük bir moralle gireceğimizden ve beklentilerin çok üzerinde bir büyüme oranı yakalayacağımızdan şüphe duymuyorum" dedi.



Kapısına kilit vurulur


Sözde aydın, siyasetçi ve medya kesiminin ihtirasları uğruna ülkeyi de ateşe atma arzusunda olduklarını belirten Erdoğan, "Teröristlere çiçek çocuk, terör örgütüne hobi derneği muamelesi yapanlar milletimizin gözünde bellidir. Terör örgütünü masum gösterme çabasında olan yayınları lanetliyorum. Bu kuruluşlar terörün sınır tanımadığını, bizi yakan ateşin onlara da yetişebileceğini unutmasın. Kamboçya'da 2 milyon insanı öldüren Kızıl Kmerler'le aynı yöntemi kullanan bölücü örgütü şirin gösterme çabaları artık tahammül sınırlarını aşmaya başladı. Türkiye'deki bölücü terör örgütüne gösterdikleri yaklaşımı Avrupa'da gösterenlerin başına gelmedik kalmaz. Medya kuruluşuysa kapısına kilit vurulur, STK'ysa kapatılır, yazarsa mahkemeye çıkar cezaevine konulur" dedi.


#Erdoğan
#1 kasım seçimleri
#erken seçim
#ak parti
#chp
9 yıl önce