Haftalardır gündemden düşmeyen Ayasofya’nın yeniden camiye çevrilip çevirilmeyeceğiyle ilgili milyonlar Danıştay'dan gelecek karara kilitlenmişti. Danıştay 10. Dairesi, 10 Temmuz’da tarihe geçen bir karar imza atarak Ayasofya'nın camiden müzeye dönüştürülmesine dair 24 Kasım 1934 tarihli Bakanlar Kurulu kararını iptal etti. Hem Türk hem de dünya basını gözlerini bu karara çevirdi. Dünyanın her kçşesinden açıklamalar art arda geldi. Son olarak Diyanet İşleri eski Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez de Ayasofya’nın camiye çevrileme karraına ilişkin memnuniyetini dile getiren açıklamalarda bulundu.
"Hem insanlık hem İslam alemi için önemli bir mabed"
“Fatih’in emaneti aziz milletimize emanet edildi”
“Türk milleti Ayasofya’yı itinayla korudu”
- Görmez şöyle devam etti: “Ayasofya, 1934'te, önce tamirat gerekçesiyle ibadete kapatılmış, daha sonra ise radikal bir kararla müzeye dönüştürülmüştür. O günden bugüne hem mabet masuniyetine hem tarihsel müktesebata hem de vakıf geleneğimize aykırı bir şekilde işleyen bu durum milletimiz nezdinde büyük bir burukluğa yol açmış, yaşanılan hayal kırıklığı toplumda giderek genişleyen bir huzursuzluğun kaynağı olmuştur. Ayasofya'nın ibadete açılıp açılmaması hususunun, çeşitli mahfillerde zaman zaman bir bağımsızlık ve özgürlük, hatta bir vesayet konusu olarak takdim edilmesi ise daima bir ukdeye dönüşmüş ve milletimizin her ferdini derinden yaralamıştır”
“Dinler arası çatışmanın işareti olamaz”
- Görmez açıklamasını şöyle sürdürdü:” 86 yıl milletten mahrum edilmiş bir mabedin kesintiye uğramış tatsız bir süreçten sonra bugün kapılarını tekrar müminlere açması karşısında bütün bir milletin duyduğu sevinç ve coşku, başlı başına heyecan vericidir. Farklı siyasi eğilim, meşrep ve ekollerin Ayasofya söz konusu olduğunda ortaya koydukları bütünlük bu tarihsel gecikmenin giderilmesi konusunda atılan adımların ne kadar isabetli olduğunu bir kez daha ortaya koymuştur.”