|

'Referandum sonucunu farklı biçimlerde okuyabiliriz'

Yeni Şafak yazarlarının Türkiye ve dünyadaki gündeme dair analizlerini sizler için özetledik... İbrahim Tenekeci köşesinde 'Kısa Türkiye Tarihi'ne işaret ederek, "Uyur idik uyardılar" ifadelerini kaleme aldı. Mehmet Acet, Özlem Albayrak, Salih Tuna ve Taha Kılınç da gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Yeni Şafak
09:19 - 19/04/2017 Çarşamba
Güncelleme: 09:41 - 19/04/2017 Çarşamba
Yeni Şafak
Taha Kılınç, Özlem Albayrak, ​İbrahim Tenekeci, Mehmet Acet, Salih Tuna.
Taha Kılınç, Özlem Albayrak, ​İbrahim Tenekeci, Mehmet Acet, Salih Tuna.

İbrahim Tenekeci, Mehmet Acet, Özlem Albayrak, Salih Tuna ve Taha Kılınç'ın yazılarının en dikkati çeken bölümleri:

Tek başına yatırım yetmez, yetmiyor

Diyorlar ki “ülkenin yarısı tarafından istenmiyorsunuz.” Peki. Ülkenin yüzde kaçı Ecevit, Demirel, Ahmet Necdet Sezer gibi isimleri istiyordu? Bu kimseler milletimizi ve memleketimizi derinden ilgilendiren radikal kararlar almadılar mı? Sorumuzu bugüne getirelim: Sizi tercih edenlerin oranı nedir?Darbecileri alkışlayanlardan seçim sonuçlarına saygı göstermelerini elbette bekleyemeyiz. Halkın iradesi onlar için ne ifade ediyor? Kendilerine yönelmediği sürece, hiç.Kısa Türkiye Tarihi: Gizli oy - açık tasnif sistemini ülkemizde uygulayan zihniyet, o tarihten sonra kaybettiği her seçimi şaibeli kabul ediyor.Bir de bu: Muhalefet etmek ile yıkıcı faaliyetlerde bulunmak ayrı dünyalara mahsustur. Önce bu konuda anlaşmalıyız. Hak, haksızlık ederek aranmaz. Bunun halk katında itibarı da olmaz.

'AKP adil bir seçimle gitmeyecek'

Suriye'nin şimdiki diktatörü Beşar Esad'ın gaddarlıkta oğlunu aratmayan bir babası vardı.1960'lı yıllarda darbeyle ele geçirdiği ülkeyi, 2000 yılında ölüp, cehennem yolculuğuna başlayana kadar o yönetti.Baba Esad dönemiyle ilgili şöyle bir hikaye anlatılır:Ülkede göstermelik seçimler yapıldıktan sonra etrafındaki dalkavuklar sevinç içinde koşarak müjdeli haberi ulaştırırlar.“Efendim, sizi kutluyoruz. Yüzde 99.7 ile zafer elde ettiniz.”Haberi duyunca sevineceği düşünülen diktatörün yüzü asılır.Sonra hemen talimat verir.

5-Kurumsa çirkeflikler

Referandumdan “evet” çıktı, ama ezici bir çoğunlukla değil. Neredeyse kıl payıyla, yürekleri ağza getirerek, ümitle ümitsizlik arasında götürüp getirerek. Ama çıktı, sonuç itibariyle millet partili cumhurbaşkanlığına tartışmasız şekilde onay verdi, fakat kimsenin mutluluktan havalara uçmayacağı, kimsenin de mutsuzluktan depresyona girmeyeceği şekilde.. Elbette bu CHP ve benzerlerinin sittin sene görmediği, sittin sene de görmeyeceğini düşündüğüm bir rakam, yine de evetçilerde bir burukluk oluştu, zira karşımızda sadece kendi başarısıyla yarışan, kendi koyduğu çıtayı aşmayı hedefleyen bir lider var ve bu çıtaya göre, beklenen “evet” oranı bu değildi. Peki, bu manzara önümüze nasıl çıktı ve alınması gereken dersler neydi?

Büyük yürüyüş başlamıştır

Bugünkü yazı yolculuğumuza başlamadan evvel dünden kalan eksik bir ifadeyi tamamlayayım.CHP'liler, demiştim, yeni sistemi beğenmiyor, eski sisteme dönmek istiyorlarsa 2019'a hazırlanıp kazansınlar.Şöyle sürdürmüştüm: “Meclis'ten yeni bir anayasa değişikliği çıkartıp icap ederse referanduma sunsunlar. Millet onayladıktan sonra neden geri dönüş olmasın. Allah'ın ayeti değil ya, kul sistemi nihayetinde…”Eksik ifade şuydu: İsterse yüzde 50.01'le kazansınlar, yüzde 49.09'la kaybedenlerin mırın kırın etmeye, çamura yatmaya hakları yoktur.Bu işin kuralı, raconu budur.Aradaki farkın azı çoğu sonucu değiştirmez; maç misali, 1- 0'a da 3 puan veriyorlar 9-0'a da.Bu seviyede anlatmak zorunda kaldığım için üzülüyorum.

'İsrail ordusunu lekelemek' suçlaması

İsrail'in en büyük gazetelerinden Maariv'in, 21 Ocak 2000 günkü manşeti “Tantura'da Katliam!” şeklindeydi. Amir Gilat imzalı haber, İsrail'in kuruluşunun ilân edilmesinden bir hafta sonra, 22-23 Mayıs 1948'de Hayfa kentinin güneyindeki Tantura kasabasında sivil Araplara vahşi bir katliam uygulandığını vurguluyor, olayda İsrail ordu birliklerinin başrol oynadığını belirtiyordu. Gilat, haberini 1998'de Hayfa Üniversitesi'nde Teddy Katz tarafından hazırlanan 150 sayfalık bir yüksek lisans tezine dayandırmıştı.Haberin içeriği, İsrail'in kurulduğu topraklardaki Arap nüfusun “kendiliğinden ve gönüllü olarak” bölgeyi terk ettiğini savunan resmi Siyonist tarih teziyle taban tabana zıttı. Dahası, bin 500 nüfuslu bir sahil kasabası olan Tantura'da, İsrailli askerler tarafından katliamdan geçirilen 250'ye yakın erkeğin tamamen savunmasız ve silahsız olduğunun vurgulanması, İsrail ordusunun 'etik' kodlarını da tartışmaya açıyordu. Habere göre, kurbanların evleri teker teker basılmış, tutuklanan Araplara kendi mezarları kazdırılmış, daha sonra hepsi kurşuna dizilmişti. Haberde, yine Katz'ın tezindeki bilgilere dayanılarak, Tantura sahilinde bugün Dor ve Nahşolim yerleşim birimlerinin ortak otopark olarak kullandığı alanda, öldürülenlerin gömüldüğü devasa bir toplu mezarın yer aldığı da belirtilmişti.

#​İbrahim Tenekeci
#Mehmet Acet
#Özlem Albayrak
#Salih Tuna
#Taha Kılınç
7 yıl önce