Çin’in en ünlü aktör, şarkıcı ve televizyon programcısı Will Liu, Yunus Emre Enstitüsünün ev sahipliğinde Türkiye’ye geldi. İstanbul'da dolu dolu iki gün geçirdi. Liu'ya gezisi sırasında eşi ve üç çocuğu eşlik etti. Liu'nun başrolünü üstlendiği 'Baba Nereye?' isimli TV programı Çin'de haftada 75 milyon izleyiciye ulaşıyor. Kalabalık bir ekiple Türkiye'ye gelen Liu, programın bir bölümünün burada çekilebileceği sinyallerini veriyor. Türkiye'ye ilk defa gelen Liu, kendilerine gösterilen kötü Türkiye imajın buraya gelmesiyle silindiğini söylüyor. Türk dondurmasını kadın kalbine benzeten Liu, "Değişkenlik var çünkü. Ne olacağı belli olmuyor. İstanbul ile dondurmalar üzerinden romantik bir bağ kuruyorum" diyor.
Yemeklerinizle başlamalıyım. Oldukça farklı çünkü yemeğin içine katılanlar, yemekler tamamen bizim kültürümüzden farklı. İlk defa böyle bir tada ulaştım. Yediğim yemeğin tadını doğrudan aldım. Çok fazla zirai ilaç kullanılıyor Çin'de. Orada bu lezzetleri bulmak mümkün değil. Burada yumurtanın, etin, sebzenin geçrek tadına ulaştım. Bu çok önemli. Dünyanın pek çok yerine gittim ama buna az rastladım.
Şimdiye kadar Türkiye'yi televizyonda, sinemalarda, haberlerde gösterildiği gibi biliyordum. Geldim ve son derece heyecanlı bir ülkede olduğumu anladım.
Bizim gördüğümüz Türkiye yanlıştı. Belki de bize öyle gösteriliyordu, bilmiyorum ama bize gösterilen Türkiye'nin imajı kötüydü. O kötü imaj görüntüsü hafızamdan silindi. Örneğin şu an İstanbul'da ne kadar temiz bir hava var. Son derece rahatlatıcı. Türkiye bu bence.
Yemekler üzerinden biliyoruz. Birçok Türk restoranı, dondurmacısı var. Şarkıcı arkadaşım Jay Chou'nun 17 yıl önce İstanbul'dan bahsettiği bir şarkısı var. Bir de 2 yıl önce Türk dondurmasıyla ilgili bir şarkısı var. Ben o dondurmayı kadın kalbine benzetiyorum. Kadınların kalbi de dondurmalarda da değişkenlik var çünkü. Ne olacağı belli olmuyor. İstanbul ile dondurmalarınız üzerinden romantik bir bağ kuruyorum.
Türkler hakkında sadece o dondurmayla ilgili şarkı üzerinden bilgim vardı. Aslında buraya gelme nedenim de bu. Gelip kendi gözlerimle görmek istedim. Türkiye Çin'de bilinmeyen bir ülke. Bilinmediği için de mistik bir ülke. Ama ben bu kapıyı araladım. Umarım diğer Çinli yurttaşlarım da bu kapıdan geçerler.
Tam anlamıyla öyle. Çünkü bugüne kadar hiç böyle bir adım atılmamış. Bu, her ne kadar turistik bir gezi gibi gözükse de aslında ben ve ekibim şu an bir keşif gezisindeyiz. Hayata geçireceğimiz birçok proje olabilir. Burada bir sinema filmi, klip çekebiliriz. Bu gezi bir başlangıç.
Gerçekten çok zor bir endüstri. Televizyon tamamen devlet denetiminde. Çok kolay dışına çıkamıyorsunuz. Ama bu yıl Çin sineması kapılarını açıyor. Bu yıl Çin sineması Amerikan sinemasını geçecek. Dünyaya açılıyor.
'Baba Nereye?' programı güçlü aile bağlarına gönderme yapıyor. Çin de biz de aile bağları güçlü bir toplumuz. Program bugüne kadar pek çok ülkede çekildi. Türkiye'de de çekilse ne güzel olur.
Ben programın yapımcısı değilim oyuncusuyum. Yapımcılar adına konuşamam ama burada çekilmesini ve yayınlanmasını yürekten isterim. Umarım böyle bir işbirliği yakın bir zamanda yapılır. Size turistik değil keşif gezisi olduğunu söylemiştim. Ekibim bu tarz işbirlikleri yapılıp yapılamayacağını araştırmak için burada.
- Ailemi mutsuz edecek projede yokum
- Ailesine çok düşkün bir babasınız. Profesyonel kariyeriniz aile hayatınızı etkilemiyor mu?
- Benim için inanç birinci mesele. Tanrıya inanıyorum. İkincisi ailem. Kariyerim üçüncü sırada geliyor. Hepsi için elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorum. Yaptığım hemen hemen her projede dikkat etmeye çalıştığım şey ailemin bu işten pozitif etkilenmesi. Onların mutsuz olduğu projede yer almıyorum. Eşim bana her şeyde güç veriyor ve ben o olmasa buralara gelemezdim. Özellikle üç çocukla birlikte hayatımın birçok köşe taşı da değişti ve bu bizi mutlu ediyor.
