|

Yalçın Akdoğan: Mazlumun kimliği sorulmaz

Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, "Önümüzde şimdi kısa sürede verdiğimiz sözleri tutmak var. Reformlar var, projeler var. Bunlar çalışılıyor, inşallah önümüzdeki hafta hükümet programı da Meclis'te okunur. Çok hızlı bir şekilde verdiğimiz sözlerin yerine getirilmesi, reformların yapılması, projelerin hayata geçirilmesi, bununla ilgili bir takvimlendirme var. Bu süreç de çok önemli artık iş yapma zamanı, icraat yapma zamanı" dedi.

Yeni Şafak
23:24 - 21/11/2015 Cumartesi
Güncelleme: 21:28 - 21/11/2015 Cumartesi
AA

Akdoğan, Ensar Vakfı şubelerinin katılımıyla düzenlediği "Büyük Türkiye Buluşması" etkinliğinde yaptığı konuşmada, zor zamanlarda bir araya gelebilmenin, dayanışmanın önemine dikkati çekti.



Ensar Vakfının bu zor zamanlarda kendileriyle bir araya gelen, dayanışma içerisine giren ve konuşmaktan çekinmeyen vakıflardan biri olduğunu belirten Akdoğan, Ensar Vakfı ailesi içerisinde şehirlerde hizmet eden herkese teşekkür etti.



Gezi olaylarında birilerinin toplumsal kalkışmayla iktidarı devirmeye çalışmasına ilk ses çıkanlardan birinin Ensar Vakfı olduğunu vurgulayan Akdoğan, "Milli İrade Platformu çatısı altında gönüllü kuruluşlarımız bir araya geldiler ve dediler ki 'Menderes'i astınız, Özal'ı zehirlediniz, Erdoğan'ı yedirmeyiz' dediler. Bu çok önemli bir sesti. Anadolu'nun her tarafından Ensar Vakfı bu sesi verdi ve oynanan oyunu bozdu" diye konuştu.



Ensar Vakfının hem içeride hem de dışarıda insana hizmet edip, insana yatırım yaptığını anlatan Akdoğan, aynı zamanda bir adalet ve hakkaniyet mücadelesi verdiğini söyledi.



Hiçbir şeyin kendi kendine olmadığını vurgulayan Akdoğan, "Demokratikleşme de öyle, onun içinde bir mücadele vermek gerekiyor, işte bu mücadeleyi sadece siyasi partiler, vekiller değil, bir bütün olarak vermek gerekiyor. Sivil toplumuyla, medyasıyla, aydınlarıyla, cemaatleriyle hep birlikte vermek gerekiyor. Hamdolsun bu mücadeleyi vere vere geldik. Bu yüzden ben 'bir bütünün parçalarıyız' diyorum. Siyaset kurumu da, sivil toplumu da, medyası da, kanaat önderleri de, biz bir bütünün parçasıyız" ifadelerini kullandı.



"Türkiye'de milletin bileğini bükemediler"


Gezi olayları, 17 Aralık, arkasından yaşanan hadiselerin, küresel siyaset mühendisliği projesinin parçaları olduğunu dile getiren Akdoğan, "Mısır'da aynı olaylar oldu. Sokak gösterileri, terör hadiseleri, iktidarı yıpratmaya dönük bir takım iddialar, ses kayıtları vesaire, Ukrayna'da da aynı olaylar oldu. Bazı Balkan ülkelerinde de aynı olaylar oldu. Hepsinde netice aldılar. Netice alamadıkları tek ülke Türkiye. Burada millet sahip çıktı, millet oynanan oyunu fark etti ve küresel güç odakları Türkiye'de milletin bileğini bükemediler" şeklinde konuştu.



Aynı senaryoların bugün bazı ülkelerde de devreye girdiğini anlatan Akdoğan, şöyle devam etti:


"Biz, hamdolsun bu oyunu boşa çıkardık. Türkiye tekrar bölgesel bir güç olmak, bölgesel bir aktör olmak, mazlumların umudu olmak, bütün fakir fukaranın, mazlum halkların, garibanların kucaklayıcısı olmak, bu amacın peşinde koşuyor. Bundan rahatsız oldular. Avrupa ülkelerini görüyorsunuz, 100 tane göçmeni görünce panik atak geçirdiler. Biz 2,5 milyon insana kucağımızı açtık. Hiç maliyet hesabı yapmadık. Muhalefet çok eleştirdi; 'Kendi insanlarınıza harcayın, bunlara niye harcıyorsunuz bu kadar parayı'. İnsanın dinine, milliyetine bakmayacaksın. Mazlumun kimliği sorulmaz. Zalimin de kimliğine bakılmaz. Bu ahlaki bir duruştur. Bu duruşu sergilemezseniz aynada da kendi yüzünüze bakamazsınız, hiç bir inandırıcılığınız kalmaz. İşte o Avrupa ülkeleri küçülüyor bugün, Türkiye bu kadar masraf yaptı, büyüyor."



Geçtiğimiz hafta Üsküp'e gerçekleştirdiği ziyaretten bahseden Akdoğan, Balkan ülkelerinde birçok yerde seçim sonucu dolayısıyla kutlamalar yapıldığını, seçim öncesinde ise dualar edildiğini anlattı.



"Üzerimizde ne kadar büyük bir mesuliyet var, ne kadar büyük bir sorumluluk var, bunu müdrik bir şekilde hareket etmemiz gerekiyor" diyen Akdoğan, edilen duaların Türkiye'nin güçlü olması, mazlumlara sahip çıkması için olduğunu hatırlatarak, birlik ve beraberlik içerisinde daha bir sorumluluk anlayışıyla, dayanışma içinde hareket edilmesinin büyük önem taşıdığını söyledi.



Seçim sonuçlarına da değinen Akdoğan, "Seçimlerde milletin mesajını doğru algılayan, doğru okuyan, bundan dersler çıkaran, sonuçlar çıkaranlar kazandı. Milletle inatlaşanlar, yanlışta ısrar edenler kaybetti" değerlendirmesinde bulundu.



7 Haziran'dan sonra bir çok tezin ortaya atıldığını aktaran Başbakan Yardımcısı Akdoğan, bir çok tezin çöktüğünü belirtti.



Söylenilenlerin aksine AK Parti'nin bütün bölgelerde birinci parti olduğunu vurgulayan Akdoğan, AK Parti'nin sadece 3 şehirde vekil çıkaramadığını söyledi.



CHP'nin 34, MHP 57, HDP'nin de 60 şehirde milletvekili çıkaramadığını anımsatan Akdoğan, şöyle konuştu:


"Onlarca şehirde yüzde 1'in, yüzde 2'nin, yüzde 3'ün altında kaldılar. Peki o zaman siz nasıl Türkiye partisi olacaksınız. Sadece HDP değil Türkiye partisi olamayan, MHP'de öyle. CHP, Türkiye'nin neredeyse üçte birinde yok. AK Parti'nin Türkiye için ne kadar önemli olduğu, Türkiye'nin birlik ve bütünlüğünün sigortası olduğu, garantisi olduğu buradan bir kez daha ortaya çıktı. Bu da bizim sorumluluğumuzu artırıyor."



Güneydoğu'nun bazı illerine diğer partilerin gidemediğini, AK Parti'nin ve vakıfların oralarda mücadele verdiğine işaret eden Akdoğan, "İşte o mücadele orada verilirse, her karış vatan toprağında verilirse, o zaman Türkiye'nin bütünlüğü muhafaza edilebilir, korunabilir" dedi.



- "Süreçler hep sabote edildi"


AK Parti'nin Çözüm Süreci gibi çok önemli projeleri hayata geçirdiğini belirten Akdoğan, şunları söyledi:



"Bunların hepsi sabote edildi, boşa çıkarılmaya çalışıldı. Hangi toplum kesimi varsa dedik ki, bu bir sosyal restorasyon, bu sorunları çözersek Türkiye'nin bütünlüğünü koruruz. Sorunlar derinleşirse o zaman tehditler, riskler barınır ve bir çok adım attık ama o süreçler hep sabote edildi, hep ihanet edildi. Bugün yeni bir süreç yaşıyoruz. Bu süreçte de muhatabımız millettir. Hizmet etmeye milletimiz için devam edeceğiz. Herkesi kime oy verirse versin kucaklamaya, yatırım yapmaya devam edeceğiz. Onların hakkını, hukukunu geliştirmek için mücadele etmeye edeceğiz ama terör tehdidi, bütün bu tehditler bertaraf edilene kadar bu mücadele de devam edecek. Oradaki vatandaşımızın hakkı ve hukuku için devam edecek. Oradaki vatandaşımızın talebi ve ihtiyacı üzerine bu operasyonlar yapılıyor ve devam edecek."



O bölgedeki herkese önemli görevler düştüğünü söyleyen Akdoğan, "İnsanımıza sahip çıkacağız. Oradaki Kürt kardeşimizi terör örgütünün esareti altında bırakmayacağız. Onları ezdirmeyeceğiz" diye konuştu.



Akdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:


"Önümüzde şimdi kısa sürede verdiğimiz sözleri tutmak var. Reformlar var, projeler var. Bunlar çalışılıyor, inşallah önümüzdeki hafta hükümet programı da Meclis'te okunur. Çok hızlı bir şekilde verdiğimiz sözlerin yerine getirilmesi, reformların yapılması, projelerin hayata geçirilmesi, bununla ilgili bir takvimlendirme var. Bu süreçte çok önemli artık iş yapma zamanı, icraat yapma zamanı. Ama bu her açıdan böyle, sadece popülist gibi görünen vaatler değil, hak ve hukukun, adaletin tecellisi, gelişmesi için daha yürümemiz gereken çok mesafe var. Önemli kazanımlar elde ettik ama daha yapacak çok iş var."



Akdoğan, 28 Şubat sürecini hatırlatarak, AK Parti'nin iktidara gelmesiyle başörtüsü sorunu, imam hatiplerin üniversite sınavlarındaki kat sayısı sorunu, Kürt meselesi gibi konularda çok önemli mesafeler alındığını hatırlattı.



Akdoğan, şunları kaydetti:


"Bu bir kaç ayda yaşananları gördük. Bir tür siyasi türbülans olduğunda hemen kimler ortalığa düşüyor, puslu havada kimler ortalığa çıkıyor ve hangi amaçlarla, arzularla ortalığa düşüyorlar, bunları gördük. Bu yüzden bunların değerini bilmemiz lazım. Bu kazanımları kalıcı hale getirmemiz lazım. Bu çerçevede hükümetimiz yapacağı adımları takvimlendiriyor, bu yeni Anayasa da bu çerçevede ele alınacak bir konu. Bütün bu sorunları hep birlikte aşmamız gerekiyor. Burada el birliğiyle yürümemiz lazım."



Gümrük ve Ticaret Bakanı Cenap Aşcı da Ensar Vakfının yaptığı başarılı hizmetlerinde emeği geçenleri tebrik etti.



Ensar Vakfı gibi vakıfların gençlerin, muhtaç olan ailelerin çocuklarının, ülke geleceğinde söz sahibi olmalarına yardımcı olacaklarını belirten Aşcı, üniversite yıllarında vakıflar sayesinde iftar yaptığı günleri anlattı.



Bakan Aşcı, "Öbür dünyaya gittiğimizde hesap verirken, yüce Mevlam bize 'bu dünyadaki çabaların ne olduğunu' sorduğunda, inşallah Ensar Vakfı da 'Yarabbi hakkıyla helaliyle hizmet ettik, insanlık için dini İslam için ülkemiz için güzel hizmetler yaptık' demeyi Allah bize nasip etsin" ifadelerini kullandı.



Programa eski Başbakan Yardımcısı Emrullah İşler, eski Sağlık Bakanı Recep Akdağ ve çok sayıda AK Parti milletvekili katıldı.

#Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan
#Ensar Vakfı
#Yalçın Akdoğan
8 yıl önce