Din Hizmetleri Genel Müdürlüğünün hazırladığı bu haftaki Cuma hutbesinin konusu "Leyletü'l-Kadr: İlahi lütuf ve ikram gecesi" olarak belirlendi.
Kadir gecesini kıymetli kılan, o gece indirilen Kur’an-ı Kerim’dir. O Kur’an ki Rabbimiz tarafından gönderildiğine asla şüphe olmayan Kelâmullah’tır. Okunması ibadet olan Zikir’dir. Hak ile batılı, iyi ile kötüyü, eğriyle doğruyu birbirinden ayıran Furkan’dır. İlahi hitap ve ikazın bütün incelikleriyle anlatıldığı Hikmet’tir. Kıyamete kadar gelecek bütün insanlara hidayet yolunu apaçık gösteren Mübin’dir. Buyruklarını düstur edinenleri, ömrünü Kur’an’ın yolunda geçirenleri iki cihanda yücelten Aziz’dir.
Ramazanın son günleri aynı zamanda itikâf zamanıdır. Nitekim Peygamberimiz, Ramazanın son on gününde itikâfa girmiştir. İtikâf, müminin dünyevi şeylerden uzaklaşarak kulluk bilincini tazelemesidir. Gece gündüz ibadet ve tefekkürle, hamd ve şükürle, tövbe ve istiğfarla meşgul olmasıdır. Bu sayede bizler kendimizle yüzleşme imkânı buluruz. Dünya meşgalesi içinde unuttuğumuz sorumluluklarımızı, akıbetimizi ve ahiretimizi yeniden hatırlarız.
İçinde bulunduğumuz Ramazanın bu son günlerini ve Kadir gecesini ilahi bir lütuf ve ikram olarak görelim. Zihnimizi ve gönlümüzü Kur’an’a bağlayalım. Onu daha çok okuyalım, anlayalım, yaşamaya ve yaşatmaya gayret edelim. Hatalarımızdan, günahlarımızdan pişman olup vaz geçelim. Ömrümüzün tamamını bereketlendirmek için her gecenin kadrini bilelim, her nimetin şükrünü eda edelim. Böylelikle Rabbimizin mümin kullarına vadettiği Firdevs cennetine varis olalım.
Hutbemi Resûl-i Ekrem (s.a.s)’in şu duasıyla bitiriyorum: