|

Halife Abdülmecid sanat dünyasının hamisiydi

Halife Abdülmecid Efendi’nin Beylerbeyi Sarayı’nda başlayıp Paris’te sona eren yaşam öyküsü Lale Uçan’ın hazırladığı “Zamanın Ruhunun Peşinde/Bir Hanedan Mensubu Halife Abdülmecid Efendi” adlı biyografi kitapta okurla buluştu. Edebiyat, resim ve müzikle yakından ilgilenen ve sanat dünyasının hamisi olan Halife Abdülmecid Paris’te vefat eder ancak cenazesi kızının tüm girişimine rağmen bir türlü İstanbul’a getirilmesine izin verilmez.

00:00 - 14/11/2021 Pazar
Güncelleme: 20:05 - 12/11/2021 Cuma
Yeni Şafak
Halife Abdülmecid Efendi
Halife Abdülmecid Efendi
R. RUVEYDA OKUMUŞ

Osmanlı Devleti’nde bir devri kapatan son Halife Abdülmecid Efendi’nin yaşamı ve sanat dünyası “Zamanın Ruhunun Peşinde Bir Hanedan Mensubu Halife Abdülmecid Efendi” isimli eserle geçtiğimiz günlerde okuyucuya sunuldu. Lale Uçan’ın yazdığı biyografide Halife Abdülmecid Efendi’nin (1868-1944) saraydan sürgüne uzanan ve sanatla içiçe geçen bir ömrün hikayesi anlatılıyor. Abdülmecid Efendi, Sultan Abdülaziz ve Hayranıdil Kadınefendi’nin ikinci çocuğu olarak 30 Mayıs 1868’de Beylerbeyi Sarayı’nda dünyaya geldi. Şehzade Abdülmecid anne baba bir kardeşi olan Nazime Sultan ile birlikte büyür. Babası Sultan Abdülaziz 1876’da tahttan indirilip ardından şüpheli bir şekilde vefat ettiğinde şehzade Abdülmecid henüz sekiz yaşındadır. Bu hâdiseden sonra Sultan Abdülaziz’in eş ve çocukları Feriye Sarayı’na taşınır.Şehzade Abdülmecid’in sünnet düğünü Sultan II. Abdülhamid tarafından kendi oğullarıyla beraber 1883 senesinde gerçekleşir. Abdülmecid Efendi babasının devr-i saltanatında Dolmabahçe Sarayı’nda hususi hocalarla başlayan eğitimine kardeşleri Şevket ve Seyfettin Efendi ile Yıldız’daki Mekteb-i Âli’de devam etti. Özel hocalardan Fransızca, Almanca, Arapça ve Farsça dersleri alır. Küçük yaşlarda resim ve müziğe büyük merakı olan şehzade Abdülmecid bu yönde de kendisini geliştirir. Abdülmecid Efendi yaz aylarını Çamlıca’daki Tophanelioğlu Köşkü’nde ve Bağlarbaşı’nda Hidiv ailesinden satın alınan köşkte (Abdülmecid Efendi Köşkü) geçirir. Özellikle Bağlarbaşı’ndaki köşk Abdülmecid Efendi’nin tesis ettiği entelektüel muhit devrin kültür sanat yaşamında önemli bir yere sahiptir.


DOLMABAHÇE GÜNLERİ

Şehzade Abdülmecid Efendi’nin ağabeyi veliaht Yusuf İzzettin Efendi Şubat 1916’da vefat eder. Yusuf İzzetin Efendi’nin vefatıyla Vahdeddin Efendi veliahtlığa yükselir. 3 Temmuz 1918’de Sultan Mehmed Reşad’ın vefatıyla da veliaht Vahdeddin Efendi Sultan VI. Mehmed Vahdeddin sıfatıyla tahta çıkar. O esnada 50 yaşında olan Abdülmecid Efendi de veliaht ilan edilir. Abdülmecid Efendi’nin veliahtlığa yükselmesiyle Dolmabahçe Sarayı’ndaki günleri başlar. Dolmabahçe Sarayı Veliaht Dairesi Şark Salonu, Büyük Merasim Salonu, Musiki Salonu, kütüphane ve resim atölyesi gibi yaşam alanlarına sahiptir. Abdülmecid Efendi, mütareke yıllarına ve Anadolu’daki milli mücadele hareketine, Sultan Vahdeddin’in İstanbul’dan ayrılışı ve kendisini halife olma haberi gibi pek çok hadiseye Dolmabahçe’den tanıklık etmiştir.


OKUMA VE YAZMAYA MERAKLI

Okumayı seven ve yabancı basını takip eden Abdülmecid Efendi Dolmabahçe Sarayı’nda eşine az rastlanır bir kütüphane tesis etmiştir. On binden fazla eserin yer aldığı zengin kütüphane koleksiyonunda Fransızca, Almanca, İngilizce, Arapça, Farsça gibi çeşitli dillerden kitap, dergi, gazete, ansiklopedi, sözlük, harita, albüm, fotoğraf, kartpostal ve belge yer almaktadır.


Veliaht Abdülmecid Efendi, Sultan Vahdeddin’in tahta çıkışından itibaren izlediği politikaların yanlış olduğunu düşünmüştür. Aralarının açılmasında Damat Ferid Paşa’nın yanlış politika ve tutumları da etkili olmuştur. Saltanatın 1 Kasım 1922’de kaldırılmasının ardından 17 Kasım’da Sultan Vahdeddin İstanbul’u terk eder. Bu gelişme üzerine Ankara Hükümeti ile veliaht Abdülmecid Efendi arasında gerçekleşen görüşmeler sonucunda Abdülmecid Efendi’nin hilafet makamına getirilmesi kararlaştırılır. 18 Kasım’da TBMM’deki oturumda Vahdeddin’in hal fetvası okunur ve ardından yapılan oylamayla Abdülmecid Efendi hilafet makamına seçilir. Abdülmecid Efendi’nin 54 yaşında hilafete gelmesiyle birlikte 24 Kasım Cuma günü Hırka-i Şerif ziyareti, biat merasimi ve Cuma selamlığı sade bir törenle icra edilir ve 16 ay hilafet makamında kalır.



Sanatkar bir babanın oğlu

Abdülmecid Efendi babası Sultan Abdülaziz gibi sanatın hamiliğini de üstlenmiştir. Sanat alanında faaliyet gösteren atölyelere, cemiyetlere ve okullara destek vermiştir. İstanbul’da açılan çeşitli sergilere ve konserlere kimi zaman kızı Dürrüşehvar Sultan ile katılmıştır. Osmanlı Ressamlar Cemiyeti’nin fahri başkanlığı yürüten Abdülmecid Efendi Osmanlı’da resim sanatının yol alması için çaba sarf etmiştir. Kendisi gibi ressam olan İbrahim Çallı, Feyhaman Duran, Şevket Dağ, Hikmet Onat, Nazmi Ziya, Hüseyin Avni Lifij ve Fausto Zonaro gibi isimlerle dostluk kurmuş onlarla bir sanat muhiti oluşturmuştur.

Tıpkı ressamlar gibi şair, yazar ve düşünüler de Abdülmecid Efendi’nin yakın çevresinde yer almıştır. Özellikle Tevfik Fikret, Abdülhak Hamid ve Rıza Tevfik’in onun nezdinde önemli bir yeri vardır. Recaizade Mahmud Ekrem, Yahya Kemal, Ahmet Rasim, Claude Farrére ve Pierre Loti edebiyat dünyasından görüştüğü isimler arasındadır.

Sarayda müzik tınıları içinde sanatkâr bir babanın oğlu olarak büyüyen Abdülmecid Efendi devrin ünlü müzisyenlerinden özel dersler almış ve besteler yapmıştır. Abdülmecid Efendi’nin viyolonsel, keman, piyano gibi musiki çaldığı bilinmektedir. Resim ve müzik gibi hat sanatında da eserler veren Abdülmecid Efendi’nin çeşitli hat yazı ve levhaları bulunmaktadır.

Abdülmecid Efendi’nin eşleri -kaynaklarda yer aldığına göre- Mihr-i Eda Hanım, Şehsuvar Hanım, Mehisti Hanım ve Hayrünnisa Hanım’dır. 1898’de Şehsuvar Kadın’dan Ömer Faruk Efendi ve 1914’de Mehisti Kadın’dan Ayşe Dürrüşehvar Sultan dünyaya gelmiştir.



Cenazesi 10 yıl Paris Cami’nde bekledi

II. Dünya Savaşı’nın son günlerinin yaşandığı 24 Ağustos 1944 Çarşamba günü son halife Abdülmecid Efendi Paris’te sürgünde 76 yaşında vefat eder.


Kızı Dürrüşehvar Sultan’ın babasının vasiyeti gereği Abdülmecid Efendi’nin cenazesinin İstanbul’a getirilmesi girişimleri sonuçsuz kalır. Abdülmecid Efendi’nin 10 yıl Paris Cami’nde saklanan cenazesi Suudi Arabistan’ın izni üzerine 25 Mart 1954’de Medine’deki Cennetül Baki mezarlığına defnedilir. Abdülmecid Efendi’nin vefatıyla bir devir kapanmış olur.


#Halife Abdülmecid Efendi
#Beylerbeyi Sarayı
#Paris
#Lale Uçan
#Sultan Abdülaziz
#Dolmabahçe Sarayı
2 yıl önce
default-profile-img