Zeytinburnu Kültür ve Sanat Merkezi'nde gerçekleştirilen “Tasavvuf ve İslam" adlı seminerde okuyucularıyla bir araya gelen Prof. Dr. Ekrem Demirli, kader, özgürlük ve izzet konuları üzerinden hayal ve gerçeklik kavramlarını ele aldı. İnsanın halinden memnun olmayan tek varlık olduğunu dile getiren Demirli, sözlerine şu şekilde devam etti:
“İnsanın bir tahayyül edebildiği vardır, bir de yaşadığı. Bu hayal ile fiil arasında mutlaka çelişki vardır. Hayaldeki sen ile gerçekteki sen arasındaki çelişki, senin mutsuzluğunu ortaya çıkarıyor. Muhakkak ki hepimiz, hayal ve gerçeklik açmazına düşmüşüzdür."
Bu çelişkiden doğan mutsuzluğun yanında hayal etmenin, insana bir haz verdiğini de sözlerine ekleyen Demirli, insanın daha fazla haz duymak için hayallerini izafileştirdiğini söyledi.
“Hayal sana haz verir; çünkü hayalde sen varsın, yoksa insan neden hayal kurar" şeklinde konuşmasını sürdüren Demirli, “Hayalin herhangi bir gerçekliği olmasaydı bize haz veremezdi. Haz vermeseydi, hiçbirimiz hayal kuramazdık" dedi. Demirli konuşmasının sonunda insanın hayal ile gerçek arasında sıkışıp kalmasından dolayı mutsuz olduğunun altını çizdi.
1969'da Rize-İkizdere'de doğdu. 1988'de Üsküdar İmam-Hatip Lisesi'ni,1993 yılında ise Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'ni bitirdi. Aynı üniversitede 2003 yılında tasavvuf alanında doktorasını tamamlayan Demirli halen İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesinde profesör olarak görevine devam etmektedir.
5 kitabı, 10 çeviri kitabı ve 15'e yakın tebliğ ve makalesi bulunmaktadır.