Ütüsüz Ayakkabılar; Sessizlik Torbası, Tersine Adam, Dünyanın En Güzel Bombası, Para Dağıtan Adam, Dokuz Düğmeli Adam, Behram Geriye Dön ve Mutluluk Doktoru isimli ilgi çekici masallardan oluşuyor. Ancak bu masallarda bir varmış, bir yokmuş gibi klasik tekrarlar; devler, cinler, periler yok. Bu masallarda kötü kelimeleri bir maşayla tutup torbasına koyan ve onları tedavülden kaldıran bir çocuk, kendi kendisini patlatarak bu dünyadan ayrılan dünyanın en güzel bombası var. Bu masallarda, ekmek almaya diye evden çıkıp Hz. Adem zamanına kadar giden, yolda Fatih Sultan Mehmet’le selamlaşıp Hz. Peygamber’i gören Behram var. Mevlâna İdris çocuklara bir şey öğretmeye değil, onlardan bir şey öğrenmeye ve onlara ulaşmaya çalışan biri olarak kaleme alıyor eserlerini. İyi, kötü, haklı, haksız, güzel, çirkin, doğru, yanlış gibi değişmeyen gündemlerden besleniyor. Para Dağıtan Adam’da paradan daha önemli şeylerin olduğunu şaşırtarak gösterirken; Dünya’nın En Güzel Bombası’nda savaş ve savaşsız bir dünya tahayyülünü çocuklar için büyük bir incelikle veriyor. Tuhafmış gibi gelen metinler, kurgular, imgeler, olaylar, onun metinlerinde tam adresini buluyor. Yazarının dilinden ifade edecek olursak “aşırı hayaller içinden ama aynı zamanda fazla katı gerçeklikler içinden” yazılmış olan bu modern dünya masallarının alt metni çok iyi düşünülerek kurgulanmış. Metinlerin mesaj kaygısı ise edebi zevki hırpalamamış. Ütüsüz Ayakkabılar; zeki, espriyi hemen anlayan, espri üretme/algılama sınırı yüksek ve belirli bir romantizmden uzak olmayan 9 yaş üstü okuyucu için iyi bir alternatif sunuyor.
Kitapları Balino ve Melodi ile sıkı bir okur kitlesi kazanan Anıl Basılı’nın yeni kitabı Uzun Kulak, Büyülü Fener Yayınları’ndan çıktı. 4 yaş üstü tüm çocuklara ve çocukluk anılarına dönmek isteyen yetişkinlere hitap eden kitabın keyifli çizimleri Pelin Turgut’a ait.
Uzun Kulak bize çocukların yalnızca tabletle oynadığı, oyuncakların eskici dükkanlarında tozlanmaya yüz tuttuğu, aslında bize çok da uzak olmayan bir manzaradan sesleniyor. Oyuncaklardan habersiz büyüyen Güneş’in, eski eşyalar satan bir dükkanda Uzun Kulak’ı –düğme gözlü, uzun kulaklı tavşanı- bulmasıyla başlıyor hikaye. Uzun Kulak; Gün ve Güneş’in arasının düzelmesine, birbirlerine sıkıca sarılmalarına vesile olurken, diğer çocukların da oyuncaklarla tanışmalarını, çorap, kutu, düğme vb. malzemelerden kendi oyuncaklarını yapmalarını sağlıyor. Sevgi, arkadaşlık, paylaşım, kardeşlik, üretme hazzı üzerine kurgulanan Uzun Kulak, içerdiği örtülü eleştiri ile çocuklara tabletlerini bir kenara bıraktırmayı hedefliyor.
