|

Ünlü oyuncudan 'Suriye’de ne işimiz var' diyenlere cevap: Mehmetçiğin çantasını taşımaya hazırım

Bugün vizyona giren ve Çanakkale Savaşı’na gönüllü katılan gençlerin hikayesine odaklanan 'Mendilim Kekik Kokuyor' isimli filmde başrol oyuncusu Rüstem Çavuş karakteriyle karşımıza çıkan usta oyuncu Mehmet Çevik, “Hafızanın çöktüğü bir yerde algı operasyonlarıyla, iletişim denilen iletişimsizlik yollarıyla artık insanlar beyinlerini ve kalplerini kiraya verdiler. Biz bu film ile hafızayı diriltmeye çalıştık” dedi. Çevik, ‘Türk askerinin Suriye’de ne işi var?’ diyenlere de şu cevabı verdi: “Dün Çanakkale geçilebilseydi bir işgal başlayacaktı. Bugün de Suriye geçilebilseydi ne yapacaktık biz? Biz şu an sınırımızı savunuyoruz. Savunmak mecburiyetindeyiz. Ben hemen bugün sınırdan içeri gitmeye hazırım. Mehmed’imin çantasını taşımaya hazırım."

Fatma Çelik
10:02 - 6/03/2020 vendredi
Güncelleme: 11:00 - 6/03/2020 vendredi
Yeni Şafak
Usta oyuncu Mehmet Çevik, Mendilim Kekik Kokuyor filminde Rüstem Çavuş karakterine hayat veriyor.
Usta oyuncu Mehmet Çevik, Mendilim Kekik Kokuyor filminde Rüstem Çavuş karakterine hayat veriyor.

Lise Devriyesi, İstanbul Sokakları, Diriliş Ertuğrul, Mahmut ile Meryem gibi yapımların yanı sıra son olarak TRT 1 ekranlarında yayınlanan Benim Adım Melek dizisinde Seyit Ali Karadağ karakteriyle tanıdığımız Mehmet Çevik, Mendilim Kekik Kokuyor isimli filmimde Rüstem Çavuş karakteriyle karşımıza çıkıyor. Çanakkale Savaşları'nın 100. Yılı Senaryo Yarışması’nda birincilik ödülü alan ve Kadir Bozkurt imzalı senaryodan çekilen film, Türk ve dünya tarihinin dönüm noktalarından Çanakkale Savaşı’na gönüllü katılan gençlerin hikayesini anlatıyor. Bugün vizyona giren film ve Türk askerinin bitmeyen vatan savunması hakkında konuştuğumuz başrol oyuncusu Çevik, yenisafak.com’un sorularını yanıtladı.

Ben memleketi sen kadar, seni memleket kadar sevdim

Çanakkale Savaşı, Türk ve dünya tarihi açısından dönüm noktası. Savaşa gönüllü katılan gençlerin yazdığı bir destan. Mendilim Kekik Kokuyor filminde bilmediklerimizin dışında ne ile karşılaşacağız?

Hem dünyada hem de ülkemizde anlatılan, vatanımızda yaşayan insanların bilip ders alması gereken şeyleri bugüne kadar öğrendik. Biz bu film ile Anadolu’da tek tek insanların acılarının üstüne gittik. Aşklarının, geride bıraktıklarının, darmadağın olmuşluklarının... Ama bundan duyulan bir pişmanlık yok. Ben memleketi sen kadar, seni memleket kadar sevdim. Bu benim sözüm. Bu sözden hareketle senden, diğerinden vazgeçebilirim ama memleketten vazgeçemem dedik.

İnsanlar beyinlerini ve kalplerini kiraya verdiler

Vatana bağlılık duygusunun tekrardan öne çıkmasını istedik dediniz. Bu duyguları kaybettiğimizi mi düşünüyorsunuz?
Hafızanın çöktüğü bir yerde algı operasyonlarıyla, iletişim denilen iletişimsizlik yollarıyla artık insanlar beyinlerini ve kalplerini kiraya verdiler. Biz aslında Çanakkale Savaşı’nda emperyalizmin, kapitalizmin ne denli canavar olduğunu anlatmaya çalıştığımız bir hikaye çektik.
Ortak tarihle, ortak hafızamızda olması gerekenleri anlatmaya çalıştık. Hafızayı diriltmeye çalıştık. Çanakkale Türk halkının yazmış olduğu bir destandır evet ama tüm dünyanın da çıkarım yapması gereken bir derstir.
  • Filmin senaryosu birincilik ödülü almıştı. Sizi senaryoda etkileyen ne oldu?
  • Senaristimiz benim 35 yıllık arkadaşım. Ev, okul ve hayatımın yoldaşı. Onun ne çıkarabileceğini biliyordum. Bunun gibi birçok senaryosu olan ve ödüle imza atmış bir arkadaşım. Çıktığı noktayı çok sevdim. Rüstem Çavuş’u çok sevdim. Çok yaşayan bir karakterdi. Evet düşman vatan toprağından içeri girmesin diye her şeyi yapan bir adam ama aklı da köyde bıraktığı karısı, çocuğunda. Yaşı kaç olursa olsun gözünde alev alev Anadolu var. Bu yüzden çok heyecanlandım.

Sıradanmış gibi duran sıra dışı kahramanların hikayesi

Rüstem Çavuş Çanakkale Savaşı için nasıl bir öneme sahip?

İlk kurşunu Antalyalı bir çavuşun attığı konuşuluyor tarihi notlarda. Bu bir tesadüf mü yoksa bilerek mi yazılmış bilemiyoruz ama nasıl yazılırsa yazılsın saygı duyulması gerekiyor. Benim en çok sevdiğim de şu oldu: Senaryoyu elime aldığım zaman sıradanmış gibi duran sıra dışı kahramanların hikayesi vardı. Rüstem Çavuş özelinde söylemiyorum Anadolu'nun bütününe baktığımızda bir sürü hikayemiz var. Fakat bunun içinde gücü olanın bir şeyler yapması gerekiyor. Hüseyin Özden’i de bu anlamda tebrik ediyorum. Ceplerinde para olmadan bakanlık ve Kızılay dışında sponsor desteği almadan arabalarını, evlerini satarak bu filmi çekmeye çalıştılar.

Çanakkale geçilmez!

Peki, filmi bu zamana kadar yapılan tarihi filmlerden ayıran hususlar var mı?

Filmimiz öznel hikayelere odaklanarak Çanakkale’yi bir bütün olarak ele alıyor. Herkesin bir kutsalı, sevgisi var ama hepimizi bir araya getiren şey: Çanakkale geçilmez! Ayrıca evrensel barış teması da diğer filmlerden ayıran bir husus.


Geçtiğimiz hafta İdlib’te verdiğimiz şehitlerin acısını hala yaşıyoruz. Bu acı sonrası bölgede Bahar Kalkanı Harekatı başlatıldı. 100 yıl önce de 100 yıl sonra da Türkiye’de vatan savunması devam ediyor. Siz bu konu hakkında ne söylemek istersiniz?
Türkiye'nin
İdlib’te ne işi var diyenlere dair ne düşünüyorsunuz?

Bu tartışmayı gerçekten anlamıyorum ben. Çanakkale geçilebilseydi bir işgal başlayacaktı. Şimdi de Suriye geçilebilseydi, Türkiye’ye dair bakış açılarında düşmanlık olan bileşenler bunu başarabilseydi, 15 Temmuz’lar, 28 Şubat’lar, 60 ihtilalleri, 80 ihlalleri başarılı olsaydı ne yapacaktık biz? Biz şu an sınırımızı savunuyoruz. Savunmak mecburiyetindeyiz. Kimse istemez bir Mehmetçiğin canına zarar gelmesini. Mehmetçiğin tırnağı kanasa benim kalbim kanar. Bir yeri korumak istiyorsak tehlikenin kapıyı çalmasını mı bekleyeceğiz? Suruç’ta, Beşiktaş’ta, Ankara’da patlatılan bombaların amacı iç siyasete alet edilmek diye yapılan suçlamalar netlik kazanmışken, bu suçlamaları yapan insanlar neden özür dilemiyorlar? Şu an Suriye’de yapılması gereken yapılıyor.

Bugün başkalarının stratejilerini değiştiren bir Türkiye var

Hava savunma kalkanlarını parçalayacak elektronik cihazlar üretiliyor. Ben bu dönemde yapılması gereken bir gerçekliğin engellendiğini düşünüyorum. Sosyal medya aracılığıyla geçmişten bugüne kadar getirdiğimiz birlik, beraberlik duygusunu çözebilmek için çabaladıklarını görüyorum.


Bu oyunlara gelmemek için Türk halkına ne mesaj verirsiniz?
Biz, nerede ve nasıl olursak olalım, dünya görüşümüz, ideolojimiz, inancımız, yaşam tarzımız ne olursa olsun birbirimizin ortak dilini, ortak acısını bilen insanlarız. Sadece şunu yapmamız lazım: Konuştuklarımızın kendimize ait olup olmadığını iyi tartmalıyız. Herkes şunu bilsin Türkiye, gardını artık makus talihinden çıkarmıştır. ‘Bu benim kaderimse ben karar veririm’ diyen bir Türkiye var.
Türkiye’nin sağ kalabilmesini sağlayan tek şey inancıdır. Bunu bozmaya çalışıyorlar. Oyun bu.

Türkiye dünyaya sığmaz ama tüm dünya bu ülkenin kalbine sığar

Çanakkale Savaşı’nda esir düşen düşman askerini dahi misafir olarak gören bir millet, bugün Türkiye’den ayrılmak isteyen mültecileri dahi korumaya çalışıyor. Ne yazık ki
Türkiye'nin
bu korumacı tavrı dahi eleştiriliyor.
‘O kadar insana yazık değil mi? Saldınız tel örgülerin oraya’ deniyor. Kimse salınmadı. Onların isteği yerine getirildi. Gitmek isteyenin önünü tıkamadılar. ‘Yahu bunları niye Türkiye’ye aldınız?’ diyenler bugün ‘Niye ölüme gönderiyorsunuz?’ diyor. Suriyeli diye tarif ettiğimiz insanların ayaklarının altından, başlarının üstünden, kalplerinin içinden Suriye çekip alınmıştır. Onlar Suriye’siz olduğu için sığınmaya çalışıyorlar. Sığınmak insani bir haktır. Utanması gerekenler var. Biz yüzlerine tükürsek hep beraber belki anlamalarını sağlarız. Benim bir teorim var. Dünyanın kurtuluşu için doğuyu kurtarmak lazım diyorlar ya aslında batıyı kurtarmak lazım. Balinaya, çevreye, ota böceğe duyarlı olanlar kendi ordularının bombalarının düştüğü yerdeki çocukları niye düşünmüyorlar?
Ben iyi ki bu milletin mensubuyum. Eğer benim durduğum yerin dışında bir sanat anlayışı varsa, bir oyunculuk anlayışı varsa beni oradan saymasınlar. Allah göstermesin bizim başımıza böyle bir durum gelse gidecek hiçbir yerimiz yok ama dünyada kim bir zalimin pençesinde ise Türkiye kapılarını açar. Biz dünyaya sığmayız ama tarihte olduğu gibi tüm dünya bu ülkenin kalbine sığar.


#Mehmet Çevik
#Deli Demir
#Diriliş Ertuğrul
#Mendilim Kekik Kokuyor
#Rüstem Çavuş
#İdlib şehitleri
#Türk askeri
#Çanakkale destanı
#Çanakkale Şehitleri
#Çanakkale Savaşı
il y a 4 ans