|

Unutulan zafer: Kûtulamâre

Birinci Dünya Savaşı’nda Osmanlı ordusu iki büyük zafer kazanmıştır. Bunlardan ilki hepimizin bildiği Çanakkale zaferidir. Diğeri ise, Charles V.F. Townshend’in yazdığı ‘Kûtulamâre’de Esaret’ kitabının konusunu oluşturan ve pek bilmediğimiz Kûtulamâre kuşatmasıdır.

Yeni Şafak ve
03:00 - 11/05/2016 Çarşamba
Güncelleme: 02:04 - 11/05/2016 Çarşamba
Yeni Şafak
HÜSEYİN ONUR ERCAN


Irak cephesi, İngiliz ve Hintli birliklerden oluşan kuvvetlerin 1914'te Bahreyn ve Basra Körfezi'ndeki Fav Yarımadası'ndan başlayarak Basra'yı işgali ile açıldı. Bu bölgede askeri gücü zayıf olan Osmanlı kuvvetleri işgale direnemediler. Basra'yı geri almak için Süleyman Askerî Bey, yerli Araplar ve gönüllülerden topladığı kuvvetlerle Şuayyibe'de İngilizlere karşı taarruza geçti, 3 gün süren savaşın sonunda yenilgiye uğradı ve intihar etti. Artık önemli bir direnişle karşılaşmayacağına inanan İngilizler, Basra'daki stratejik mevkileri ele geçirerek Bağdat'a ilerlemeyi hedefliyorlardı. Kurna'yı ve Amare'yi işgal ettiler. Ardından Kûtulamâre'ye hareket ettiler. Albay Nurettin Bey tarafından azim ve kararlılıkla savunulan Kûtulamâre, savaş malzemesi eksikliği ve kuvvet yetersizliğinden fazla dayanamayarak 25 Eylül 1915'te düştü.



Kûtulamâre'nin kaybedilmesi Bağdat'ı tehlikeye düşürmüştü. Osmanlı kuvvetleri Selmanipak'a çekilerek buradaki mevzilere yerleşip, savunma önlemleri aldılar. 23 Kasım 1915'te Selmanipak'a taarruz eden İngilizler şiddetli bir direnişle karşılaştılar. Osmanlı kuvvetlerinin karşı taarruzu sonucu yaklaşık 4.500 kişi kayıp vererek 25 Kasım'da Kûtulamâre'ye çekildiler. Burada hızla sıkı bir kuşatma altına alındılar.



Kuşatmanın başında yaptıkları yarma hareketleri başarısızlıkla sonuçlandı. Basra'dan gönderilen yardım kuvvetleri de Osmanlı kuvvetleri karşısında direnemedi. Kuşatma altındakilere uçaklarla atılan yiyeceklerin bir kısmı nehre düşüyor, bir kısmı da Osmanlı kuvvetlerinin eline geçiyordu. Dicle üzerinden gönderilen yiyecek yardımı da Osmanlı kuvvetleri tarafından ele geçirildi. Yardım kuvvetlerinin son taarruzu da bastırılınca, kuşatma altındaki General Townshend; emrindeki 4 general, 476 subay, 9.580 er ve silahsız 3.248 kişi olmak üzere toplam 13.309 kişilik kuvvet ile 29 Nisan 1916'da kayıtsız şartsız teslim oldu. 7 Aralık 1915'te başlayıp 29 Nisan 1916'da sona eren kuşatma 4 ay 23 gün sürmüştü.



İLK YAYIN 1920'DE



Basra'nın işgalinden Kûtulamâre kuşatmasının sona ermesine kadar olan savaşlar dizisinde; Şuayyibe savaşından itibaren, savaşları Sir Charles Vere Ferrers Townshend (1861-1924) komuta etmişti. Townshend, bu savaşlar sırasında tuttuğu günlüğünü daha sonra düzenleyerek strateji ve taktik konularını içeren geniş bir girişle birlikte “My Campaign in Mesopotamia” adıyla 1920'de Londra'da yayınladı.



Esirlik hayatını İstanbul Büyükada'da iyi koşullarda geçiren General Townshend, eserinde olayları anlatırken ve yorumlarken objektif ve önyargısız bir tavır sergilemiştir.



Onun, eserine giriş olarak aldığı strateji özeti, bu münasebetle strateji ve taktik hakkında verdiği ayrıntılar gerçekten değerli ve yararlı olmakla birlikte, olayların açıklaması ve tasviri sırasında mümkün mertebe koruyabildiği denge ve tarafsızlığı da ayrıca takdire değerdir.



Eserinde Osmanlı ordusunun ezelî hasleti olan mertlik ve cengâverliği, yeri geldiğinde takdir ve teyit edebilen yüksek bir ahlakî fazilet, yüceltmeye layık adalet ve tarafsızlık vardır.



Ayrıca eserinde, Irak cephesi üzerine verilen ayrıntılı bilgilerin yanı sıra, İstanbul'da kaldığı dönem içerisinde, buranın siyasî atmosferi hakkında da çeşitli bilgiler vermekte ve değerlendirmelerde bulunmaktadır.



Esir Bir İngiliz General'in Kaleminden Kûtulamâre'de Esaret


Charles V.F. Townshend


Yeditepe Yayınları


2016


696 sayfa




#Osmanlı ordusu
#Kûtulamâre
#Charles V.F. Townshend
#Irak cephesi
8 yıl önce