Olayın bundan sonraki kısmını sahneyi bozmamak adına gözü kapalı takip ettiğini anlatan Özcan, "Ben vurulmuş yatmışım yerde, bekliyorum. Ben hiç pozisyonumu bozmuyorum. Bir kadın sesi duydum, ’müsaade edin ben sağlıkçıyım, yardımcı olabilirim arkadaşlar, kan kaybından ölmesin’ diye bir şeyler duydum. Gözlerimi açamıyorum, çünkü çekim devam ediyor. Bu arada sahne de bozuldu. Duyarlıymış insanlar. Daha sonra beni tabancayla vuran arkadaşın üstüne saldıranlar, peşinden koşturanlar olmuş" diye konuştu.
Olayın bir cinayet değilde kısa film olduğunun anlaşılmasıyla vatandaşların bu kez de çekim yapılan sahneyi izlemeye koyulduğunu anlatan Özcan, "Bu kez de televizyon izler gibi, sinemada film izler gibi izlemeye başladılar. Gülüyorlar, alkışlıyorlar. Sahnem bitti ayağa kalktım, vatandaşlar maç izliyor da ben stadyumun ortasındaymışım gibi hissettim" dedi.