Vücudu dışarıdan gelebilecek her türlü zararlı patojenden, mikroorganizmadan koruyan, bedenin içerisinde yabancı olarak algılanan bazı maddelerden vücudu temizleyen koruyucu bir sistem olarak geçer. Bu sisteme immün sistem de denebilir. Bu kelime Latince 'immünitas' kelimesinden geliyor. Özgür, bağımsız anlamına geliyor. Aslında vücudun özgür ve bağımsız olmasını, zararlı olanlar tarafından istila altına alınmasını önlenmesi olarak ifade eder.
Kişide diş eti hastalıkları, yorgunluk, sık sık idrar yolu iltihaplanması, mide sorunları, boğaz ağrısı, ishal, geç iyileşen ve sık tekrarlayan grip, nezle, alerjiler varsa bağışıklık sisteminin zayıflamış olduğu düşünülür. Bu gibi durumlar vücuda girmiş olan patojenden kaynaklanabildiği gibi aşırı stresli olmak, düzensiz ve yetersiz beslenme, alkol ve sigara tüketimi, kötü hijyen koşulları, uykusuzluk, demir eksikliği, aşırı güneş ışığı gibi durumlar da bu sistemini zayıflatır.
Bu sistem ile ilgili bilinmeyenlerden biri ise vücut çocuğu anne karnında bir yabancı olarak algılar fakat vücuttan atılmaz. Fakat gebelik zorlayıcı bir süreç olup, anne adayının psikolojisinde değişiklikler olabilir. Hamileliğin getirdiği yükü taşımak zorlayıcı olup bağışıklık sistemini zayıflatabilir. Fakat gebelikte salgılanmaya başlanan hormonlar yüzünden bağışıklık düşer.
Zayıflamakta olan bu sistem anneyi enfeksiyonları kapmaya açık hale getirebilir. Diyabet ve hipertansiyon gelişmesi riski bu şekilde artar. Kolay geçirilebilecek soğuk algınlıkları ve grip bu şekilde daha şiddetli geçer.
Sebze ve meyve ağırlıklı beslenme, folik asit içeriği yüksek olan besinler, kalsiyum ve demir seviyelerinin yüksek tutulması, yoğurt, balık, süt, yumurta, yeşil yapraklı sebzeler, sarı, turuncu ve kırmızı renkli sebzeler, ceviz, badem, turunçgiller, fıstık gibi doğal yağlı olan tohumlar, brokoli, keten tohumu, kırmızı et, probiyotikler, zerdeçal, zencefil gibi baharatlar dengeli bir şekilde tüketilmelidir. Gebelik süresinde hafif sayılabilecek hamilelik egzersizlerinin yapılması hem bebek hem de anne sağlığı için olumlu katkılar sağlar ve annenin doğumu rahat atmasına yardımcı olur.
Çocuğun bağışıklığı anne karnında oluşmaya başlar. Bunun yanında anneden geçen bağışıklık elemanları bebeğin korunmasını da sağlayabilir. yeni doğan bebekte bu bağışıklık zayıftır fakat anne sütüyle bebeğin bağışıklığı güçlenir. Bu yüzden mutlaka 6 ay bebek anne sütü ile beslenmelidir.
