Hadîs-i Şerîf; ‘Tedavilerin en iyisi hacamat ve udi hindi ile tedavidir.’
Udi Hindi, Doğu Asya topraklarında yetişen bir ağaçtan elde edilmektedir. Çin’de yoğun olarak görülen bu ağaç, her mevsim yaprakları bulunan ve mevsim geçişlerinden etkilenmeyen bir türdür.
Türkiye’de Udi Hindi’nin yetiştirilme amacı ise süs bitkisi olarak kullanmasıdır. Ancak Udi Hindi, yalnızca bir süs bitkisi olmakla kalmayıp, birçok hastalığa iyi gelen eşsiz bir şifa deposu olma özelliğine sahiptir.
Udi hindi tütsüsü; bu ağacın odun kısmı ve kabukları ateşte yakıldığında etrafa hoş bir koku yaymaktadır.
Udi Hindi, çok eski zamanlarda tüccarlar tarafından, Arap ülkelerine getirilmiş bir bitkidir. Bu nedenle bir diğer adı da ‘Kust-i Bahri’dir (Aquilaria agallocha). Beyaz renkte olanları bu adla anılırken siyah olanlarına ise ‘kust-i hindi’ denir.
Udi hindi bitkisinin bilinen bir diğer adı da ‘öd ağacı’dır.
Udi hindi, koku alanında ve tıpta kullanılan bir bitkidir.
Udi hindi tozu, bal ile karıştırıldığında antibiyotik özelliğine sahip olup enfeksiyon hastalıklarında fayda sağlamaktadır.
Mikropları atar.
Boğazı yumuşatır ve boğaz ağrılarına iyi gelir.
Burun tıkanıklığı için de etkilidir. Çocuklara ve yetişkinlere udi hindi ile burun damlası hazırlanıp uygulanabilir.
Bademcik iltihabı ve genel iltihaplanma durumlarında udi hindi otu etkili olmaktadır.
Balgam sorunu yaşayanlar, udi hindi tüketerek solunum yolunu rahatlatılabilirler.
Mide ağrısında etkilidir.
Hoş bir kokuya sahip olması nedeniyle ağız kokularını giderir.
Vücut direncini güçlendirip bedeni hastalıklara karşı korur.
Stresi, yorgunluğu gidererek vücuda enerji verir.
Cildi yeniler. Maske olarak uygulandığında ölü derileri atar ve lekelerin giderilmesini sağlar.
Hafif dereceli yanıklar ve egzama hastalığında tercih edilen bir bitkidir
