|

APEC'de işler zorlaştı

Asya Pasifik Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Ekonomi Liderleri Zirvesi'nde liderler, Asya-Pasifik Serbest Ticaret Bölgesi kurulmasını hızlandırmak için fikir birliğine varsa da bunun kısa sürede gerçekleşmesi mümkün görünmüyor.

Aa
00:00 - 13/11/2014 Perşembe
Güncelleme: 15:12 - 13/11/2014 Perşembe
Yeni Şafak
APEC'de işler zorlaştı
APEC'de işler zorlaştı

Asya Pasifik Ekonomik İşbirliği Teşkilatı (APEC) Ekonomi Liderleri Zirvesi'nde liderler, Asya-Pasifik Serbest Ticaret Bölgesi (FTAAP) kurulmasını hızlandırmak için fikir birliğine varsa da bunun kısa sürede gerçekleşmesi mümkün gözükmüyor.

Pekin'de 21 ülkeden liderin katılımıyla düzenlenen Asya Pasifik Ekonomik İşbirliği Teşkilatı (APEC) Ekonomi Liderleri Zirvesi'nde devlet başkanlarının ikili görüşmelerinden çıkan kararlar, önümüzdeki dönemde Asya Pasifik bölgesindeki serbest ticaretin ve ekonomik entegrasyonun geliştirilmesi konusunda belirleyici olacak.

Üye ülkelerin yetkilileri ülkeler aralarındaki ticaretin artırılması, hizmet sektörünün geliştirilmesi, kadınların ekonomik hayata entegrasyonu, yolsuzlukla mücadele, devlet yönetimlerinin şeffaflaştırılması, enerji, ekoloji, tarım, kültür, teknoloji gibi birçok alanda işbirliği fırsatlarını masaya yatırdı.

Zirve kapsamında, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, ABD Devlet Başkanı Barack Obama, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Japonya Başbakanı Şinzo Abe, Hong Kong Özel Yöneticisi Leung Çun-Ying (CY Leung), Güney Kore Devlet Başkanı Park Geun-hye, Endonezya Cumhurbaşkanı Joko Widodo ve Malezya Başbakanı Necip Tun Abdürrezzak ikili görüşmelerde bulundu.

APEC üyesi ülke liderlerinin ekonomik entegrasyon ve inovasyon konularında fikir birliğine varması ve Asya-Pasifik Serbest Ticaret Bölgesinin kurulmasını teşvik edecek bir yol haritasının desteklenmesi küresel ticaret ekseninin Asya'ya kayacağına işaret ediyor.


Çin ve Rusya, Asya Pasifik bölgesine enerji katacak


Çin Devlet Başkanı Şi ve Rusya Devlet Başkanı Putin, iki ülke arasında enerji işbirliğini artırmak amacıyla Çin'e sağlanacak Rus gazı için ikinci bir hattın geliştirilmesi konusunda mutabakat zaptının da bulunduğu birçok anlaşmayı imzaladı.

Taraflar halihazırda yapılan Rus-Çin doğalgaz hattının doğu kısmının inşasının hızlandırılması, batı hattının inşasının başlaması, büyük petrol projeleri üzerine müzakerelerle nükleer enerji ve hidroelektrik projelerinde yeni işbirlikleri üzerine görüşme hususunda fikir birliğine vardı. Projenin tamamlanmasıyla 2018'den itibaren Rusya'dan Çin'e yıllık 38 milyar metreküp doğalgaz akışının olması bekleniyor. İki lider bununla birlikte Çin ve Rusya'nın hızlı tren yolu, yüksek teknoloji, uzay ve finans sektörlerinde işbirliğini artırma konusunda mutabık kaldı.

Çin ile Rusya'nın başta enerji olmak üzere birçok alanda işbirliği içinde olması ve ticarette Yuan ve Ruble kullanılması yönündeki adımlarının orta ve uzun vadede dolara olan bağımlılığı azaltacak. Bununla birlikte Rusya'ya başta ABD olmak üzere AB'nin uyguladığı yaptırımların etkisinin azaltılmasına yönelik Çin ve Asya Pasifik ülkeleriyle yapılan anlaşmalar kilit rol oynuyor.


Rekabetten stratejik ortaklığa uzun ince bir yol


ABD ve Çin çeşitli alanlarda rakip olsalar da iki ülke başta karbon salınımının azaltılması, dünya barışı, nükleer silahsızlanma, uluslararası güvenlik ve terörizmle mücadele konularında tam bir uyum içerisinde çalışıyor.

Global karbon emisyonlarının yaklaşık yüzde 45'ini üreten ABD ve Çin, küresel ısınmayla ortak mücadele ve karbon emisyonlarının düşürülmesi konusunda mutabakata vardı.

Çin ve ABD arasında karşılıklı 5 ila 10 vize uygulaması başlatılması, iş vizesinden öğrenci vizesine kadar özellikle vize sürelerinin uzun tutulması gibi yeni kolaylıkların sağlanması konusunda anlaşma sağlandı. İki ülke arasında anlaşmaya varılan diğer bir konu yüksek teknoloji ürün tarifelerinin ortadan kaldırılması olurken, henüz son şeklini almayan anlaşmayla birlikte ABD onbinlerce yeni istihdam yaratabilecek.

ABD ve Çin arasında çeşitli alanlarda sağlanan mutabakatların küresel ekonomiye önemli sinerji katacağı görülüyor.

Konuyla ilgili Başkan Obama, ABD ile Çin arasındaki büyük ticaret hacminin hem iki ülke için istihdam ve hem de küresel ekonomik büyümeye katkı sağladığını ve Ar-Ge alanındaki ikili işbirliğinin de birçok bilimsel keşif ve buluşu beraberinde getirdiğini açıklamıştı.

Çin Devlet Başkanı Şi ise "iki büyük ülke" diye tanımladığı ABD ve Çin'in yeni tip ilişkiler oluşturması gerekliliğini vurgulayarak, bu konuda Obama ile müşterek çaba içinde olacağını ifade etmişti. Şi, iki ülke halkını ilgilendiren temel konularda Çin ve ABD'nin "yeni tip büyük ülke ilişkilerinin" dünyada refah, istikrar ve barışa erişilmesi amacına hizmet edeceğini vurgulamıştı.


Çin ve Japonya arasında ihtilaflı adalar sorununa umut ışığı


Zirvede gözlerin üzerinde olduğu diğer ülke lideri de Japonya Başbakanı Şinzo Abe idi. Japonya ve Çin arasında ihtilaflı adalar sorununun çözümüne ilişkin atılan adımların, bölgedeki petrol ve doğalgaz kaynaklarının ortak çıkarımı, adacıkların etrafındaki petrol ve sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) taşımacılığının artırılması konularına umut ışığı yakıyor.

Çin Devlet Başkanı Şi, Çin ve Japonya arasındaki ilişkilerin bölgede istikrar, barış ve genel kalkınmayı ilgilendirdiğinin altını çizerek, "Japonya ancak geçmişte verdiği sözleri tutarsa komşularıyla gelecek odaklı dostça ilişkiler kurabilir... Umarız Japonya, barışçıl kalkınma yolunu seçerek dikkatli güvenlik politikaları uygular ve komşularıyla karşılıklı güveni artırarak, bölge istikrarı ve barışını korumak adına yapıcı bir rol oynar" ifadelerini kullanmıştı.

Japonya Başbakanı Abe ise Pekin'le olan ilişkilerini düzeltme noktasında "dört temel prensipte fikir birliği" yapıldığını vurgulayarak, Tokyo hükümetinin geçmişte Japon liderlerin verdiği sözleri hayata geçirmek noktasında sebat edeceğini belirtmişti.

ABD, Çin, Japonya ve Rusya liderlerinin ikili görüşmelerde vardıkları mutabakatlar ülkeler arasındaki strateji savaşlarının ne denli ön planda olduğunu gözler önüne seriyor.


"APEC ülkeleri arasında bir gümrük birliği kısa vadede oldukça güç"


AA muhabirine konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Çin Xi''an Jiaotong Liverpool Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ahmet Göncü, ekonomik işbirliğinin geliştirmesinin APEC'in başlıca amaçları arasında yer aldığını ve zirvenin sonuç bildirgesinde uzun vadede APEC içinde Avrupa'dakine benzer bir gümrük birliğinin yolunu açacak anlaşma için yol haritası çıkarma kararının alındığını belirtti.

Kararın üye ülkeler içinde serbest ticaretin uzun vadede önünü açacak bir çalışma olduğuna dikkati çeken Göncü, şunları kaydetti:

" APEC ülkeleri arasında bir gümrük birliği kısa vadede oldukça güç. Henüz üyeler arasında sadece 2016 yılına kadar ön çalışmaların yapılması kararlaştırıldı. ABD'nin öncülüğünü yaptığı Trans-Pasifik İşbirliği anlaşması ABD ve Japonya arasında tarım ürünlerindeki gümrük vergileri üzerine anlaşılamaması üzerine durmuş durumda... ABD''nin öncülük etmesine rağmen başaramadığı serbest ticaret anlaşmasıAPEC tarafından da gerçekleştirilebilmesi zor bir hedef olacaktır. Ancak elbette küçük adımlarla bu büyük hedefe doğru ilerlenmesi bile çok önemli bölgesel ve küresel gelişmelere gebe olacak."

ABD ve Çin global karbon emisyonlarının yaklaşık yüzde 45''ini ürettiği bilgisini veren Göncü, "2015''te Paris''te yapılacak olan iklim zirvesi öncesi iki lider 2020 hedeflerinde belli oranda senkronizasyon için anlaşmaya varmak istemekte... Bu hedefler toplantıda karşılıklı olarak açıklandı ve her iki ülke hedeflere varma konusunda kararlılığını belirtti. Çin tarafı da hedeflere varmak için her türlü tedbirin alınacağını belirtmektedir" dedi.


"Yuan Asya Pasifik'teki ticarette ağırlıklı para birimi olacak"


Ahmet Göncü, Çin ile Rusya liderlerin görüşmelerinde enerji alanında daha fazla işbirliği ve karşılıklı enerji ticaretinde Rus ve Çin para birimlerinin kullanılması ve dolara bağımlılığın azaltılması kararlaştırıldığını söyledi.

Bunun kısa vadede olmasa da uzun vadede Çin para biriminin uluslararası rezerv para birimi olmasına katkı sağlayacak bir hamle olduğunu vurgulayan Göncü, "Çin'in Asya Pasifik bölgesinde de kendi para birimini uluslararası ticarette kabul ettirmesi için ekonomik işbirliği anlaşmalarının önemli katkısı olacak. En geç 5 yıl içinde konvertibiliteye geçecek Yuan'ın Asya Pasifik bölgesinde önümüzdeki 10 yıl içinde ticarette ağırlıkla kullanılan para birimi olması yüksek ihtimal" değerlendirmesini yaptı.

ABD ve Çin'in her ne kadar stratejik olarak Asya Pasifik''te rakip olsalar da bu iki ülkenin birçok konuda birlikte çalışmasının dünya barışı ve güvenlik için zaruri olduğuna dikkati çeken Göncü, şöyle devam etti:

"Uluslararası terörizmle mücadelede özellikle ABD, Çin tarafının Birleşmiş Milletler'de ve diğer uluslararası organizasyonlarda desteğini beklemekte... Ancak diğer uluslararası güvenlik konularında karşılıklı güvensizlik devam etmekte... Güney Çin denizinde ve Japonya ile olan ada anlaşmazlıklarında ABD'nin Japonya''nın tezlerine yakın durması Çin'in tepkisini çekmekte... ABD'nin Asya Pasifik'te askeri varlığını arttırması da Çin'i oldukça rahatsız eden ve ikili görüşmelerde gündeme gelen ancak anlaşmaya varılamayan konular arasında. Çin tarafı Asya Pasifik''teki sınır anlaşmazlıklarına ABD'nin nötr kalmasını ve taraf tutmamasını beklediğini belirtti. APEC görüşmelerinde Obama ve Şi, askeri ziyaretlerin ve ortak faaliyetlerin arttırılması için anlaşmaya vardı. Sembolik bir anlamı olsa da karşılıklı ziyaretler ve görüşmeyle Güney Çin denizinde olası bir sıcak çatışmanın ve kazanın önüne geçilmesi hedeflenmekte..."

Rusya'nın APEC'e daha fazla önem vermesi ve serbest ticaret için çalışmasının zirvenin öne çıkanlarından olduğunu belirten Göncü, "Rusya, karşılaştığı yaptırımların etkisiyle Batı ile olan genel anlaşmazlık ve güvensizlik dolayısıyla Doğu'ya ve Asya Pasifik bölgesine yönelmekte... Bu nedenle Rusya'nın da aktif olarak Çin ile ortaklaşa hareket etmesi ABD'nin APEC'teki rolünü kısıtlamaktadır" dedi.

Rusya'nın, Kafkasları ve Orta Asya ülkelerini kapsayan Euroasia Ekonomik Birliği'ne ilaveten APEC tarafından oluşturulması hedeflenen ekonomik ve gümrük birliğini de destekleyeceğini açıkladığını ifade eden Göncü, "Uzun vadede APEC'de prensipte anlaşılan bu hedef gerçekleşirse global anlamda Çin''in başını çekeceği ciddi bir ekonomi blok olarak karşımıza çıkabilir" öngörüsünde bulundu.


APEC


APEC, Asya-Pasifik Topluluğu arasındaki bağları güçlendirmek amacıyla 1989 yılında kuruldu. Avustralya, Brunei, Kanada, Şili, Çin, Hong Kong Özel Yönetim Bölgesi, Endonezya, Japonya, Güney Kore, Malezya, Meksika, Yeni Zelanda, Papua Yeni Gine, Peru, Filipinler, Rusya, Singapur, Tayvan, Tayland, ABD ve Vietnam, örgütün 21 üyesini oluşturuyor.

Üye ülkelerin toplam nüfusunun 2,6 milyara ulaştığı APEC'in ekonomik büyüklüğü 50 trilyon dolar düzeyinde bulunuyor. APEC, dünya ticaret hacminin yüzde 44'ünü, dünya gayri safi yurt içi hasılasının yaklaşık yüzde 55'ini ve dünya nüfusunun yüzde 40'ını temsil ediyor.

9 yıl önce