Makedonya’nın başkenti Üsküp’teki kuyumcu atölyesinde bir yandan zanaatını icra eden Necmedin Buşi, diğer yandan da farklı yaş ve meslek gruplarından kişilere Kur’an-ı Kerim öğretiyor.
Zanaatkar bir aileden gelen ve Kur’an-ı Kerim öğretmeyi ikinci mesleği olarak nitelendiren Buşi, “Bu ikincisi bir ihtiyaç olarak doğdu. Babam, çocuklarından birinin hafız olmasını istiyordu, ancak hafızlık sadece istekle olmuyor. Nasip olması da gerekiyor” dedi. Buşi, Üsküp’teki Alaca Cami’de Hafız İdriz Efendi’den hafızlık eğitimi almaya başladığını, ancak hafızlığı yarıda bırakarak zanaata yöneldiğini kaydetti.
İLK TALEBESİ ÇIRAKLAR
Hafız olamasa da Kur’an-ı Kerim’i başkalarına öğretmeye başlayan Buşi, “25 yıldır Kur’an okumayı öğretmeye gayret ediyorum. İlk önce yanımda çalıştırdığım çıraklarıma, daha sonra da başkalarına Kur’an okumayı öğrettim. Yılda ortalama farklı yaş gruplarından 4 ila 7 kişiye atölyemde ders veriyorum. Küçükler 7-9 yaşlarında, en yaşlısı ise bu yıl 59 yaşında.
Şimdiye kadar 50’den fazla talebem oldu. Daha önceleri bir çocuğa Kur’an bilip bilmediğini sorma ihtiyacı yoktu. Çünkü hepimiz biliyorduk. Yasak olmasına rağmen çocuğunu mektebe göndermeyen ev yoktu” diye konuştu.
Son dönemlerde bu değerin kaybolmaya başladığına dikkat çeken Buşi, gençlerin birçoğunun Kur’an-ı Kerim okumayı bilmediğini dile getirdi.
- Ramazan’dahatim indirdik
- Ramazan boyunca buradaki talebelerle bir hatim indirdiklerini anlatan Necmedin Buşi, “Birisi, burada 35-40 kişinin Kur’an okuduğunu gördü ve çok hüzünlendi. Sorduk ‘Ne oluyor’ diye. O da, ‘Herkes okumayı biliyor, ben bilmiyorum’ dedi. Çok şükür aldım onu. Bu sene kursu tamamlıyor” dedi. Buşi, farklı mesleklerden kişilerin, atölyesinde Kur’an öğrenmek istediğini aktardı.