En kötü tümörlerin başında gelen pankreas kanseriyle ilgili bilgileri, Prof. Dr. Erkan Topuz''dan aldık.
Çevresel faktörlerin toksitesi, DNA kırılmalarına sebep olarak kanserin ön plana çıkmasını sağlıyor. Kanser sebeplerinin başlıcaları:
- İnorganik beslenme özellikle çeşitli içecekler,
- Pankreas iltihabı,
- Şeker hastalığı,
- Bazı mide hastalıkları,
- Mide ameliyatları,
- Nitrik ihtiva eden sucuk, sosis, özellikle salam,
- Konserveler,
- Raf ömrü çok uzun bütün maddeler,
- Fitelat (Pek çok plastiğin yumuşamasında kullanılır. Kadın kremlerinde, yapıştırıcılarda, çocukların kullandığı oyuncak vb. birçok maddenin içinde bulunur.),
- Dengesiz beslenmek,
- Aşırı kırmızı et tüketmek,
- Aşırı sigara tüketmek,
- Yeşil, koyu yeşil ve kırmızı gıdalardan uzak durmak,
- Dengesiz ve bilinçsiz olarak radyasyona tabi olmak,
- Toksik olan su tüketmek,
- Mısır şurubu ihtiva eden pek cook sıvı içecek ve konserveler vasıtasıyla, vücuttaki yağ oranını arttırarak ve obez hale gelerek karsinoma zemin hazırlamak,
- Spor yapmamak olarak özetlenebilir.
Vakaların % 90''ı duktal karsinomdur. Pankreas kanserinin geç evrede meydana çıkmasının nedenin, hastanın bazı müphem şikayetleri saklaması ve doktorun gereken tetkikleri zamanında yapmaması olduğunu belirten Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Erkan Topuz, görüşlerini şu sözleriyle sürdürüyor: ''Pankreas kanser hastalarında en sık görülen semptomlar arasında karın ağrısı, sarılık, iştah ve bel ağrısı yer alır. Hastalar genellikle geç başvururlar. 1/3''ü karında kitle ya da karaciğer metastazıyla karşımıza gelir. Bazen de paraneoplastik dediğimiz, örneğin cilt lezyonları, derin vertrombozleri, damarda tıkanmalar görülür. Ani bir diyabetin ortaya çıkması düşündürücü olabilir.''
Hastalığın teşhisinde bilgisayarlı tomografi, ultrasonografi, gerekirse Pet çekilmelidir. En önemlisi, ince iğne aspirasyon biyopsisidir. Trucat biyopsisi de tercih edilebilir. Ultrasonografi 2 santime kadar olan tümörleri gösteren en ucuz yöntemdir ve karaciğer metastazında safra yolu genişliğini ortaya çıkarır. Kontraslı Bilgisayarlı Tomografi, bütün batını ve şüpheli lenf nodlarını göstermede ultrasonografiden daha iyidir. 1 cm ve daha küçük lezyonları gösterebilir. Endoskopik Retrograt Kolonjiyo Pankrearografi (ERCP) ile karsinomlar daha net tespit edilebilir. Endoskopik Ultrasonografi kullanılabilir. Bunlarla gösterilemezse, Laparoskopi ile tetkik şarttır.
Klinik olarak pankreas tedavisi 3 ayrı gruba ayrılır. Lokalize evrede tümör etrafa dağılmamışsa sağ kalım 19 aya, opere olmayan lokal ileri olgularda 10 aya, metastatik evrede 3 aya inmektedir. Tümörün durumunu cook doğru değerlendirmek gerekir. Eğer tümör küçükse, sağ kalım tam olarak tümör çıkartılırsa %15''e kadar çıkabilir. Yine neoadjuvan dediğimiz ileri vakalarda, kemoterapi yapılarak tümör küçültülüp, cerrahi nadir de olsa yapılabilir. Uzun yaşayan hastalar üzerinde pek çok çalışma yapılmıştır. Evre 2 ya da 3 dahi olsa, zaman zaman kemoterapi ve radyoterapinin beraber kullanılması veya ayrı ayrı kullanılmasıyla hastalığın süresi uzatılabilir. Örneğin, karaciğer metastatik lezyonlarda evre 1-2 veya 3 ise lezyon cerrahi olarak çıkartıldığı gibi, cyberknife adlı ileri teknoloji radyoterapiyle de bu lezyonlar yok edilebilir. Sarılıkla gelen hastalarda stent konularak safra yolları tıkalıysa, safra kanalları açılıp hastaya kemoterapi şansı verilebilir. Gencitabin, cisplatin, eloxatin, xelode bazı tip tümörlerde erlotinip ve son bir çalışmada abraxone tgemcitabin 859 olduğunda, yaşam süresini 1 yıl içerisinde %57 uzattığı göstermektedir.
Hastalara takipte ultrasonografi, bilgisayarlı tomografi, CA 19-9, CEA tümör Marker''ları sıkı takip edilmeli ve karaciğer testleri ile bilirubin çok sıkı kontrol altında tutulmalıdır. Bu hastalarda en önemli olay kilo kaybıdır. Pankreas enzimi de çok iyi düşünülmeli ve takviye edilmelidir. Bu hastaların sık ve küçük öğünlerle beslenmesi, diyabeti yoksa bile sıkı takibi şarttır.
Pankreas kanseri hastalarının, proteinden zengin beslenmeleri gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Erkan Topuz, beslenme konusunda hastalara ve hasta yakınlarına bazı önerilerde bulunuyor: ''Pankreas kanseri hastaları protein açısından balık, yağsız kırmızı et, kümes hayvanları, köy yumurtası, yoğurt, baklagillerden (özellikle bu devrede bol miktarda barbunya, mercimek vb.) tüketmelidirler. Yağ olarak, zeytinyağı tercih edilmelidir. Çiçek balı, kara üzüm pekmezi hastaya takviye bakımından önemlidir. Milk thistle, karahindibağ kullanılmalı; havuç, portakal suyu içilmeli ancak meyve suları hemen değil, uzun sürede tüketilmelidir (1 bardak 15 - 20 dakika sürede içilmelidir). Semizotu, enginar, kereviz, yerelması gibi gıdalar yenilmelidir. Son zamanlarda yapılan çalışmalar pankreas kanserine karşı, oldukça başarılı sonuçlar vermiştir.''
Pankreas kanserinde beslenme ve yaşam şartlarının önemli olduğunu belirten Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Erkan Topuz, hastaların yaşamlarını uzatmak ve yaşam kalitelerini arttırmak için bazı önerilerde bulunuyor: '' Pankreas kanserinde hastayı uzun yaşatmak veya kurtarmak istiyorsak, hastayı sıkı kontrol altında tutmalıyız. En ufak nükste cerrahi, radyoterapi veya kemoterapatik ajan verilerek hastanın genel durumunu veya kilo kaybını durdurmak amaçlanmalıdır. Yaşam kalitesini muhafaza edip, yaşam süresini uzatmak bu şekilde mümkün olabilir.''