Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ordu’daki mitingde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmalarından öne çıkanlar:
Bölücü terör örgütünün Münbiç sınırımızdaki unsurları bulundukları yerleri terk ettiler. Askerlerimiz Münbiç şehrinin etrafında devriye gezmeye başladı. Aşama aşama bölgeyi teröristlerden tamamen temizleyeceğiz. Bölge temizlendikten sonra dönüşler başlayacak.
Münbiç'i boşaltıyoruz. Şimdi PYD/YPG orayı terk ediyorlar ve bunu biz diplomasi yoluyla yaptık.
Bay Kemal, Bay Muharrem ne diyorlar? 'Afrin'de, Cerablus'ta ne işiniz var'. Bay Muharrem televizyon programında ne diyor? 'Irak'a giremeyecekler göreceksiniz' diyor. 'Onlardan izin aldılar mı' diyor. Ne oldu Bay Muharrem, girdik mi? Kandil'i vurduk mu? Bay Muharrem kimden izin aldık? Biz izni halkımızdan alırız, halkımızdan. Sen daha bizi tanıyamadın
Ülkemizin her şehri gibi, Ordu’muzu da altyapısıyla, üstyapısıyla geliştirmek için gece gündüz çalışıyoruz.
Yıllık 2 milyon yolcu kapasiteli Türkiye’nin ve Avrupa’nın ilk denize dolgu yapılarak inşa edilen Ordu-Giresun Havalimanını ilimize kazandırdık.
"Her meselesi bizim için önemlidir"
Dünyadaki üretiminin çok büyük bir bölümünü tek başımıza karşıladığımız fındık, ülkemizin en önemli tarım ürünlerinden biridir. Bu bakımdan fındık üreticilerimizin her meselesi bizim için önemlidir.
Hiç bu muhalefetin atıp tutmasına, gürlemesine bakmayın. Bunlar yalanı rahat söyler. Bunların iktidarında fındık müstahsilimizin ne hale geldiğini biliyorsunuz. Biz verdiğimiz sözün her zaman arkasındayız, arkasında olmaya devam edeceğiz. Hiç bu oyunlara gelmeyin ve şu 5 gün içerisinde de bunların defterini tam manasıyla bükün.
Muhalefet sadece konuşur, biz ne söylediysek yaparız. Fındık üreticilerimizin mağdur olmasına müsaade etmeyeceğiz.
Türkiye cari açığını kapatır, fakat bu muhalefet açığını ne yapacağız, onu bilmiyorum.
Ordu’da 2002 yılında 2 Organize Sanayi Bölgesi varken, bugün 4 Organize Sanayi Bölgesinde yaklaşık 6 bin kişi istihdam ediliyor. Yeni Organize Sanayi Bölgeleriyle ilgili çalışmalarımız da sürüyor.
Biz istemez miyiz şöyle yüksek kalibreli bir adayla yarışmayı? Ama bahtımıza çıka çıka ya Kılıçdaroğlu çıkıyor, ya Muharrem çıkıyor. Böylesine büyük bir milletin karşısına küçük bir kişiliği olan birini çıkardıkları için milletim adına üzülüyorum. Rabbimiz ne diyor? Oku. Ama bu Muharrem iskambilci olduğu için, okey taşlarıyla oynadığı için anlamaz bu işlerden.
Biz güçlü meclis diyoruz, güçlü hükümet diyoruz, güçlü Türkiye diyoruz. Muharrem İnce çay anlıyor, kek anlıyor, oralet anlıyor.
"Bunların hepsi numara"
Muharrem İnce'nin, başörtüsü bile değil, bere takan bir TRT kameramanı bir hanımefendi için Mecliste soru önergesi verecek kadar tahammülsüz olduğunu biliyor musunuz? Şimdi başımıza özgürlükçü kesildiklerine, camiden çıkmadıklarına, herkese mavi boncuk taktıklarına bakmayın. Bunların hepsi numara.
Arada bir ne söylüyormuş diye (İnce'nin) konuşmalarına bakayım diyorum, onca lafı arasında bir tane doğru bulamayınca kendi adıma değil, ülkem ve milletim adına üzülüyorum. Koskoca Türkiye'nin cumhurbaşkanlığı adaylığına böylesine küçük bir kişiliğin çıkartılmış olması karşısında yazık demekten başka bir şey elimizden gelmiyor.
