|
Talabani sonrası Irak

Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani"yle ilgili çelişkili haberlerin geldiği sırada Meclis"teydim. Genel Kurul salonunda bütçe görüşmeleri yapılıyor, kuliste ise milletvekilleri küçük gruplar halinde sohbet ediyorlardı.

Kulisler ne kadar sakinse basın bürosu tam tersine hareketliydi.

Savaş dönemi de dahil olmak üzere uzun süre Irak"ta gazetecilik yapan Yeni Şafak parlamento muhabiri Çetiner Çetin ise kaynaklarına ulaşmaya çalışıyordu.

Çetiner, "Mam Celal" hakkında bilgi almak için birçok kişiyle konuştu. Önce Talabani"nin küçük oğlu Bawer"le, sonra Büyükoğlu Kubat"la görüştü.

Bir süre önce Kuzey Irak"a döndü Kubat Talabani. Şimdi hükümette Başbakan Neçirvan Barzani"nin yardımcısı olarak görev yapıyor.

Kubat Talabani, babasının son dönemde çok stresli günler geçirdiğini anlattı.

Nuri El Maliki ile Barzani arasında, karşılıklı olarak birbirinin üzerine asker göndermeye varacak seviyeye tırmanan gerginlik Talabani"yi yormuş.

Talabani beyin kanaması geçirmeden önceki son görüşmesini, Nuri El Maliki ile yapmıştı.

Kubat Talabani, bizim Çetiner Çetin"e, "Annem, babamın görüşmeden sonra çok gergin olduğunu söyledi" demiş.

Nuri El Maliki sadece bize karşı densiz işler yapmıyor, şimdi anlıyoruz ki, neredeyse Talabani"nin de hayatına mal olacakmış.

Talabani, tespihin imamesi gibi, dağılmaya aday Irak"ı bir arada tutuyor. Ortadan yarıldığında nar taneleri gibi parçalanma riski taşıyan bir ülke. Talabani giderse, Irak"ın parçalanması çok ciddi bir tehdit haline dönüşür, hem de boşluktan istifade ederek Nuri El Maliki devlet başkanlığı koltuğuna oturur.

Irak"ta şu anda en organize grup Şiiler. Zaten öldü haberini veren El Somariye televizyonu da Şiilerin yayın organı. Talabani henüz ölmeden çekişme başladı.

Irak yönetilmesi çok zor bir ülke. Kubat Talabani babasının bir süredir Şiilerle Sünniler arasındaki sorunlar nedeniyle de sıkıntılı günler geçirdiğini paylaşmış. "Aşırı stres yüklüydü" demiş.

Tabii Talabani"nin bir süre önce Almanya"da tedavi gördüğü ve aşırı kiloları, kalbindeki yağlanma nedeniyle uyarıldığı biliniyor.

Birçok sıfatlar yakıştırılır Talabani"ye. Ama ben şu günlerde Cengiz Çandar"ın, "Mezopotamya Ekspresi" isimli kitabından Ürdün"de, çelimsiz Talabani portresiyle ilgiliyim.

Kimi zaman molla Mustafa Barzani"ye, kimi zaman Saddam"a yenilip, İran"a sığınan Talabani"den, Irak Cumhurbaşkanlığı"na uzanan müthiş bir öykü onunki…

"Mam Celal" kadar eşi Hero Talabani"nin hayat öyküsü de ilgimi çeker. Eğer Ortadoğu"da savaşan kadın filmi çekilecekse, bence o Hero olmalı.

Elinde silahıyla dağlarda gerillalık yapmış, yıllarca çatışmalara girmiş bir devlet başkanı karısı…

Hatırlar mısınız Filistin"in efsane isimlerinden bir Leyla Halid"i vardı. Hero Talabani"nin de silahlı Kürt mücadelesindeki yeri büyüktür. E kimin kızı…

Kubat Talabani de bize yabancı bir isim değil.

Hadi canım ne çabuk unuttunuz meşhur Hudson senaryolarını.

Zeyno Baran"ın başında olduğu Hudson Enstitüsü"nde, Türkiye ile ilgili dehşet senaryolar konuşulmuştu.

Kubat Talabani"nin yer aldığı toplantıda Türk Silahlı Kuvvetleri"ni şimdinin Ergenekon sanığı SAREM Başkanı Süha Tanyeri ile Askeri Ateşe Tuğgeneral Bertan Logarlaroğlu temsil etmişti.

Hudson Senaryosu"na göre Anayasa Mahkemesi Başkanı Tülay Tuğcu bir bombalı saldırı ile öldürülüyor, cenaze töreninde laik kitleler harekete geçiriliyor. Beyoğlu"nda patlayan bomba 50 bin kişinin ölümüne neden oluyor. Eylemi PKK üstlenince Türk ordusu 50 bin kişilik kuvvetle Kuzey Irak"a giriyor.

Senaryonun özü nasıl darbe yaparız, AK Parti"yi iktidardan nasıl uzaklaştırırız tezine dayanıyordu.

27 Nisan e muhtırasından 1 ay sonra, 367 kararı ve başarısız Cumhurbaşkanlığı seçiminin hemen ardından tartışıldı bu senaryo. 2007 yılı Haziran ayında…

Zeyno Baran"ın, "Türkiye"de darbe ihtimali yüzde 50" dediği günler diyeyim de gerisini anlayın…

Dün Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım"la bir ufuk turu yapıyorduk.

"Nice darbe girişimlerinin, e- muhtıraların, darbe planlarının içinden çıkıp geldik" dedi.

Peki nasıl aşıldı bu süreçler?

Erdoğan"ın liderliği sayesinde.

Önümüzde Cumhurbaşkanlığı seçimi ve AK Parti"de liderlik konusu var.

Bu durum Türkiye"yi bir türbülansa sokar mı?

"Türkiye çok türbülansa girdi" dedi Binali Bey.

"Türbülansa her zaman girersin. Önemli olan kaptanın maharetli olması" diye devam etti.

Peki, "Bizim kaptanda bir sorun var mı?" diye sordum.

"Kaptan da iyi, tayfa da iyi" yanıtını verdi.

Tayyip Bey, bizim gemiyi yüzdürmeyi başardı.

Irak"taki kaptan sorunu ise çok ciddi.

11 yıl önce
Talabani sonrası Irak
Türkiye’nin tezlerini kim anlatacak…
Enflasyon ile mücadelede beklentileri kırmak ve fiyat yapışkanlığının önüne geçmek
Cari açık ve Gabar’dan gelecek 3,2 milyar dolar
Küresel savaşın kaçınılmazlığına dâir
Yeni tehditler ve Türkiye’nin kurumsal güncellenmesi