|
‘AB çözülmesi’nde İngiliz etkisi..
Aslında İngiltere'de öteden beri “
Avrupa Birliği
” tasarımına yönelik çok ciddi itirazlar vardı. Başından beri İngilizler “
Avrupa Ekonomik Topluluğu
”nun “Avrupa Birliği” olarak federatif yönde dönüştürülmesi fikrini benimsemediler ve Brüksel'deki bürokratlar tarafından yönetilmeyi içlerine sindirmediler. 'Avrupa Birliği' düşüncesini '
Federal Avrupa'
olarak görmeyi reddetmek başından beri İngiliz politikasının önemli bir unsurudur. Brüksel'in gözündeyse İngiltere(çoğu zaman ABD lehine olmak üzere) hep oyun bozan bir ülkeydi. ,


1962'de “

İşçi Partisi

” lideri

Hugh Gaitskell'

ın, İngiltere'nin “

Avrupa Ortak Pazarı”

na girmesine karşı partisinin kongresinde dile getirdiği itiraz hâlâ hafızalarda. Bu konuşmasında Gairskell '

Federal Avrupa

” düşüncesini,

“Ne demektir Federasyon? Yetkilerin ulusal hükümetlerden alınıp federal hükümetlere ve parlamentolara verilmesi demektir. Eğer biz buna, bu Avrupa Birleşik Devletlerine girersek, Teksas ya da Californiya'dan daha fazla devlet olamayacağız demektir”

diye eleştirmişti. Ona göre İngiltere'nin AET'ye girmesi bin yıllık tarihin ve “

İngiliz Uluslar Topluluğu”

nun sonu demekti. İngiltere, Uluslar Topluluğu”nun merkezi olan ana ülkeydi. Bu ülkenin hem Avrupa'nın bir eyaleti haline gelip, hem de bir grup bağımsız ülkenin anası olarak kalacağını düşünmek düpedüz saçmalıktı.



Avrupa Birliği'nin federalist tasarımına İngiltere'den bir diğer itiraz, “

Muhafazakar Parti

” lideri

Margaret Thatcher'

dan geliyordu. Başbakan Thatcher Eylül 1988'de Brugge'deki “Avrupa Kurulu”nda yaptığı konuşmada şunları söylemişti:



Ulus kavramını bastırıp iktidarı bir Avrupa Topluluğu'nun merkezinde toplamaya çalışmak, ulaşmaya çalıştığımız hedeflere çok büyük zararlar verir ve bunları tehlikeye sokar. Her biri kendi âdetleri, gelenekleri ve kimliğiyle, Fransa Fransa, İspanya İspanya, İngiltere İngiltere olarak kalırsa, Avrupa daha güçlü olacaktır. Bunların tümünü özdeş bir Avrupa kişiliği içine sokmaya çalışmak delilik olur.”


“İşçi Partisi”nin Chesterfield milletvekili

Tony Benn

'in, “Avrupa Ekonomik Topluluğu”nu “Avrupa Birliği”ne dönüştüren

“Maastricht Anlaşması

”nı İngiltere'nin imzalamaması için 1991'de “

Avam Kamarası

”nda yaptığı konuşmayı Muhafazâkâr milletvekilleri bile takdirle karşılamışlardı. Bu konuşmasında Benn, AB'ye dair çarpıcı tasvirler yapıyordu:



“Kıdemli milletvekilleri kendi aralarında anlaşmaya vardığında, biliyorum ki ben azınlıkta kalacağım. Ondan sonra bana düşen görev de, ne yönde karar verdiğimizi Chesterfield halkına açıklamak olacak. Diyeceğim ki, sevgili seçmenlerim, gelecekte sizin seçmediğiniz ve görevden de alamayacağınız kişiler tarafından yönetileceksiniz. Bunun için çok üzgünüm. Belki size daha iyi kreşler yapar, daha kısa iş günü sağlarlar ama onları görevlerinden uzaklaştıramazsınız. Bir Callaghan'ı, bir Wilson'u, hatta bir Saygıdeğer Hanımefendi'yi kendi iç süreçlerimizle başımızdan atabiliriz. Saygıdeğer Huntingdon milletvekilini(John Major) başımızdan atabiliriz. Ama önerilen yapı geçerlik kazandığında sözkonusu bu olmayacaktır. Avrupa'dakilerin izlediği politikalardan hoşlanabiliriz de, ama onları başımızdan atamayız.”


Aradan yıllar geçti ve itirazlar haklı çıktı. İngilizlerin ekserisi Brüksel'in, İngiliz lokantalarında açık şişede zeytinyağı servisi yapılmasına bile müdahalede bulunmaları karşısında kendilerini rencide edilmiş hissettiler. İngilizler getirisine, götürüsüne bakmayarak, AB'den çıkarak Brüksel'i başlarından atmayı seçtiler. Tamamına erecekler mi, göreceğiz.


#Avrupa Birliği
#Tony Benn
#Margaret Thatcher
#Federal Avrupa
8 yıl önce
‘AB çözülmesi’nde İngiliz etkisi..
Ne olacak bu anne babaların hali?
Seçim sonrası ekonomide manzara nasıl?
Amerikan siyasetinin İsrail ‘trajedisi’
Jeopolitik sürpriz: ABD, Rusya ve İsrail nasıl anlaştı?
Nazlı seçmen günlerinde siyaset