|
Amerikan güç odakları ve Başkanlık seçimleri..
Amerikan seçmenleri Başkanlarının “
Donald Trump
” mı yoksa “
Hillary Clinton
” mu olacağına bugün karar verecekler. Bizdeyse “
Hangi aday seçilirse Türkiye için daha iyi olur
” tartışması yapılıyor bir süredir. Oysa konu, ABD'nin karar alma mekanizmalarını etkileyen güç odaklarının tercihleriyle ilgili. Bu güç odakları arasında “
Silah sanayicileri
”, “
Petrolcüler
”, “
Pentagon
”, “
CIA
” ve “
Federal Soruşturma Bürosu FBI
” da var.


Bu gruplar “müesses nizam”ı temsil eden “

WASP(Beyaz, Anglo-Sakson, Protestan)

” elitinin tercihlerini yansıtırlar. Başkan'ın “

Cumhuriyetçi

” mi “

Demokrat

” mı olduğundan çok WASP'ın dümen suyuna girip girmeyeceği önemlidir. Kendilerini Amerikan kimliğinin yegane ifadesi olarak gören WASP elitleri için “

Yahudi

”, “

Siyah

”, ”

Kızılderili

”, “

Katolik

” ve “

Kadın

” bir aday ABD Başkanı olmamalıdır. FBI ise kuruluşundan itibaren WASP'ın çizgilerini savunan bir kurum olarak bilinir. Bu yüzden FBI başkanlık seçimleriyle de ilgilidir.



WASP'ın kırmızı çizgileri

John F. Kennedy'

nin 1960'da Başkan seçilmesiyle aşıldı. Katolik bir aileden gelen Kennedy WASP elitlerini güç bela ikna etmişti. FBI Başkanı

Edgar Hoover

ise Kennedy'den hoşlanmıyordu. Hoover, dönemin ABD Başkanı Cumhuriyetçi

Dwight D. Eisenhower

'in CIA'in desteğiyle Küba'ya yapılacak müdahale konusunda şahsını dışarda bırakmasına çok içerlemişti. Küba Operasyonu'nu üstlenen mafya lideri

Sam Giancana'

nınsa Kennedy ailesiyle ilişkisi vardı. Eisenhoower, yardımcısı Richard Nixon'un ABD Başkanı seçilmesi için Küba'da kazanılacak bir zafere bel bağlamıştı. CIA Başkanı

Allen Dulles

da Nixon'dan çok Kennedy'e yakınlık duyuyordu. Böylece Giancana, Küba operasyonunu seçimlerden sonraya erteledi.



FBI, Giancana'nın Kennedy'ye yardım için operasyonu ertelediği bilgisine sahipti. Hoower bu mahrem bilgiyi Eisenhower'dan sakladı. Operasyon, 8 Kasım 1960'daki seçimlerden zaferle çıkan Kennedy'nin Başkanlık koltuğuna oturmasından üç ay kadar sonra başladı. “

Domuzlar Körfezi
çıkarması”

olarak anılan operasyon fiyaskoyla sonuçlandı. Nixon'un seçilmesini zorlaştırmak için ertelenen operasyon Kennedy'ye de yaramadı.



Kennedy 1963'te bir suikast sonucunda hayatını kaybetti. Suikastin aydınlatılması için ciddi bir gayret de gösterilmedi. Kardeşi

Robert Kennedy

1968'deki Başkanlık seçimlerinde aday oldu. Seçimlerden önce o da suikaste kurban gitti. Wietnam savaşını protesto eden bir kuşağın umudu haline gelen Robert Kennedy'nin “Siyah Hakları” hareketi liderlerinden

Martin Luther King

'e yanaşması WASP elitlerini memnun etmemişti.



WASP'ın kırmızı çizgileri baba tarafından Afrikalı olan

Barack Obama

'nın Başkan seçilmesiyle bir kez daha aşıldı. Cilinton'un seçilmesi halindeyse ilk defa bir kadın, ABD Başkanı olacak. FBI, Clinton'ın 2009-2013 yıllarını kapsayan Dışişleri Bakanlığı döneminde resmi yazışmaları özel hesabından yaptığı gerekçesiyle Ağustos 2015'te soruşturma başlatmıştı. Geçen Temmuz'da bu soruşturmanın kapatılmasına karar verilmişti.



Seçimlere sayılı günler kala FBI'in Hillary Clinton hakkında yeni bir soruşturma başlattığına ilişkin bilgiler kamuoyuna sızdı. Tramp'ı ziyadesiyle keyiflendiren, Clinton'u ise fena halde tedirgin eden bu tartışmalar şimdilik geride kaldı. Ancak kim seçilirse seçilsin, müstakbel Başkan'ın izleyeceği dış politikanın Amerikan derin devletini temsil eden güç odaklarının tercihleriyle doğrudan çatışması beklenmemeli. WASP engelini aşan Barack Obama'nın kendi ajandasını hayata geçirmek konusunda pek başarılı olduğu da söylenemez.


#Başkanlık seçimleri
#Barack Obama
#Hillary Clinton
#Donald Trump
#Robert Kennedy
7 yıl önce
Amerikan güç odakları ve Başkanlık seçimleri..
Gerçekçi tercih!
Kara dinlilerle milletin savaşı
Ne olacak bu anne babaların hali?
Seçim sonrası ekonomide manzara nasıl?
Amerikan siyasetinin İsrail ‘trajedisi’