İslam dünyasını sakinleri için daha iyi yaşanabilir hale getirmek elbette mümkün. “
iyi yönetildiği takdirde, küresel kapitalist sistemin çoraklaştırdığı bir dünyanın vahası bile olabilir. Bir “
”, “
” oluyor da, “
” neden olmasın? “
” bir zamanlar Avrupa'nın rüyasıydı. Zenginlik uzun süre Müslüman Doğu'daydı. Memâlik-i İslamiye'yi insanlığa açıp “gülzâr yapmak” için ilkin İslam ülkeleri arasında, bencillik kıvamındaki ulusal çıkarları aşan bir işbirliği lazım. Her ülkeden bir zümrenin zenginleşmesinden değil, ortak ekonomik çıkarın toplumsallaşmasından söz ediyoruz. İslam dünyasının ekonomik temeli, gelir dağılımındaki adalete dayanmalıdır. Körfez'in petrolden elde edilen trilyonlarca doları Batı'nın finansal araçlarına yapılan yatırımlarda, ABD Hazine bonoları ve tahvillerinde muhafaza ediliyor. Bu kaynakların İslam dünyasının ekonomik, sosyal, kültürel ve bilimsel gelişmesinde kullanılmasıyla elde edilecek toplumsal fayda silah şirketlerini doyurmaktan daha evlâ değil mi?
Genç kitlelerin radikalleşmesinde insanî bir yaşamdan mahrum olmanın yanı sıra geleceğe dair umutsuzluk büyük rol oynuyor. Çığırından çıkmış genç kitlelerin önüne askerî set çekerek vaziyeti kurtararacaklarını düşünenler yanılıyorlar. Bu sorun, küreselleşmiş bir sorundur. Kendi evinizde vaziyeti kurtarmanız yetmiyor, dışardan da potansiyel olarak büyük bir tehdit sözkonusu. Sadece içinde yaşadığımız yakın bölgenin değil, dünyanın bir '
olma ihtimali mevcuttur. İnsanlık, İkinci Dünya Savaşı'nın yol açtığı manevî yıkımının etkisinden hâlâ kurtulabilmiş değil.
Boş laflarla geçirecek vakit kalmadı, sahici işbirlikleri yapmaya mecburuz. Türkiye, İran, Pakistan, Afganistan, Azerbaycan ile Orta Asya Türk Cumhuriyetlerinin üye olduğu “
)” var. Türkiye'nin öncülük ettiği
var. “
” bünyesinde teşkil edilen
var. Bu kuruluşlardan elde edilen hasılayla, hedeflenen hasılayı masaya yatırmalıyız. Yıllardır süren fiyakalı toplantılar, temenniler, vaatler ne ölçüde yerine getirilmiş, sağlaması yapılmalı. Artık öyle sağlam işbirlikleri teşkil etmeliyiz ki bu birliklerin dışında kalmak zillet ile eş olsun. Öte yandan İslam dünyasında yapıcı değişimin gerçekleşebilmesi için 'özgürlük', 'adalet', 'eleştiri', 'hukuk', 'iktisâd', 'sorumluluk', 'kamu çıkarı' gibi kavramlar çok daha derinlikli şekilde müslüman zihnin gündeminde yer almalıdır.