|
Şili benim için Neruda demekti..

Eski Şili diktatörü Pinochet öldü..

Bir diktatörü daha kendi karanlığına uğurluyoruz.

11 Eylül 1973''te sosyalist devlet başkanı Salvador Allende''yi askeri bir darbeyle devirmişti.

Amerikan Başkanı Nixon daha 1970''de düğmeye basmıştı.

Yabancı ülkelere müdahale işine Dr. Kissinger bakıyordu.

Allende Başkanlık sarayında öldürülürken..

Kissinger, Washington''daki ofisinde sosisli sandviç yiyordu.

Pinochet onyedi yıl demir bir yumrukla Şili''yi yönetti..

Onyedi yıl içinde binlerce muhalif öldürüldü.

Pinochet emekli edildikten sonra kendi hapsini yaşadı..

Yargı dokunulmazlığı kaldırıldı..

Misafir gittiği İngiltere''de onbir ay göz hapsinde bile kaldı.

Hasta diktatör Şili''ye gönderildi.

Mahkemesi devam ediyordu.

Kendi gitti mahkemesi kaldı baki.

* * *

Sağcı ya da solcu..

Bütün diktatörler birbirine benzer.

Hepsinin de gerekçesi..

''Hızlı ekonomik ve sosyal değişme sürecine giren ülkelerde demokrasi lüks'' değil miydi..

12 Mart döneminde eski CHP''li, Başbakan Nihat Erim de ''anayasa lüks'' dememiş miydi..?

1970''lerde Ecevit için "Allende-Büllende" benzetmesi yapmıyorlar mıydı..?

Ama bizimkiler daha insaflıydı..

Çünkü daha az adam öldürüyorlardı..

İş başında fazla kalmıyorlar..

İşi, sivil hükümetlere bırakıyorlardı.

Çavuşesku.. Pinochet..

Saddam Hüseyin.. Marcos arasındaki fark..

Gizli hesaplardaki paranın miktarıydı.

İmelda Marcos neyse..

Elena Çavuşesku oydu.

Paris mağazalarından alışveriş yapmakta yarışırlardı.

Elena, Romen Proleteryası''nın Anası..

İmelda, Filipin burjuva sınıfının idolüydü.

Arada kalanlar için hayat cehennemden farksızdı.

* * *

Şili benim için Neruda demekti..

Allende öldürülürken hastaydı..

"Onu katlediyorlar, onu katlediyorlar" diye sayıklıyordu.

23 Eylül''de o da gitti.

Şairin evini askerlerine yağmalatan Pinochet üç günlük yas ilan etti.

Neruda Nobel Ödüllü bir şairdi.

Şili''nin yüzakı idi.

Ve bütün şairler birbirine benzer..

Lorca neyse Neruda odur.

Adonis ne kadar muhalifse..

Nazım Hikmet de sapına kadar odur.

Şiir yaşamı, özgürlüğü, çelişkiyi..

Dikta tekdüzeliği, baskı ve ölümü imlerdi.

1964''teki bir şiirinde Neruda, adeta 11 Eylül 1973 gününü getirir gözler önüne:

"Bir kağıt uçuyor havalanır gibi ağaçtan

Kışın kirli bir yaprak

Akşam ortalığı tutuşturuyor kaygı içinde. Yok oluveren

Bir ateş boşaltıyor gök..

Kara sis balkonları örtüyor. "

17 yıl önce
Şili benim için Neruda demekti..
Mavi Akım: İtiraf ve suçüstü (1)
‘Aramakla bulunmaz ama bulanlar hep arayanlardır’
Kendine “onurlu bir ölüm” ısmarlayanlar...
X’e kısıtlama an meselesi
Musevî bir yasadan Kızıl Düve miti üretmek