|
Türkiye kurtaracak Yunanistan’ı..
'
Avrupa Birliği
”nin büyük balıkları tarafından yutulma tehlikesiyle karşılaşan Yunanistan için kurtuluş yolu aranıyor. Kimisi “
Atina Euro'dan çıksın
” diyor, kimisi “AB'den çıksın” diyor, kimisi ise “
Çıkış yok, Yunan halkı ölesiye kemer sıkacak
” diyor. “
Chicago Üniversitesi
”nde Uluslarası Hukuk ve Politika Bilimi Profeösörü olan Tom Ginsburg ise “
Atina Türk Lirası'na geçsin
” diyor. Sadece bunu demekle kalmıyor, ekonomi ve maliye politikasını Ankara'nın, sosyal politikayı ise Atina'nın kontrol ettiği bir konfederasyon öneriyor. Yunanlıların yüzyıllarca “
Osmanlı İmparatorluğu
” bünyesinde yaşadıklarını hatırlatarak, “şimdi neden olmasın” demek istiyor. “
Türk-Yunan Konfederasyonu
”nun fantezi olarak görüldüğünün farkında Ginsburg ama rahat olsun daha fenasını dile getiren Yunan akademisyenler bile var. “Prof.
Dimitri Kitsitis
bunlardan sadece biridir.

Uluslararası akademik camiada tanınan bir isim olan Prof. Kitsikis öteden beri “
Türk-Yunan Konferasyonu
”nu hararetle savunuyor. Ülkemizde “
Türk-Yunan İmparatorluğu
” kitabıyla tanınan Kitsikis, 2011 de “
Yunanistan'ı batmaktan ancak Türkiye kurtarabilir. Yunanistan'ın AB'ye girmesi hataydı. Hemen ayrılıp Türkiye ile birlik kurması gerekiyor. Bu olacak da. İki ülke akciğer gibidir. Bir araya gelmezlerse rahat nefes alamazlar
” demişti. Yunanistan'da Başbakan Yorgo Papendreu'ya, Türkiye'de ise merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal'a danışmanlık yapan Kitsikis sıradan bir akademisyen değil. Onun 1970'lerin sonlarında ortaya attığı konfederasyon tezi kulağa hoş gelmekle birlikte daha çok “
ABD'nin Şark politikası
”yla ilintilidir. Kitsikis'in ABD'nin desteklediğini söylediği bu konfederasyona Ermenistan, Gürcistan, Kuzey Irak Kürt Yönetimi, İsrail, Arnavutluk ve Makedonya'nın da katılmasıyla'Yeni Osmanlı' İmparatorluğu' kurulacak imiş. Sadece kulağa değil, göze de ilk olarak hoş geliyor tabii ama ABD'nin menfaati ne bu işten?

Daha İstanbul fethedilmeden evvel, Rum aydınları ve din adamları arasında buna benzer düşünceler açıkça ifade ediliyordu. 1450'lerin başında artık İstanbul'dan ibaret kalan “
Bizans Devleti
” Osmanlı denizinde küçük bir adaydı. Rumların çoğunluğu Osmanlı sınırları içerisinde yaşıyordu. Bizans'a kimliğini kazandıran Ortodoks tebasını koruyamamış bir yönetim yerine İstanbul'da Osmanlı hakimiyetinin Rumlar için çok daha hayırlı olacağı düşünülüyordu. “
Türk Partisi
” olarak yaftalanan bu kesime göre Osmanlı'nın Bizans'ı fethetmesiyle Ortodoks Rumlar tek bir çatı altında birleşmiş olacaktı. Böylece Rumların kendi büyük ideallerini gerçekleştirmeleri gelecekte kolaylaşacaktı. “
İstanbul'da Latin külahı görmektense Türk sarığı daha iyi
” lafının dayandığı argümanlardan biriydi bu

Tarihi sonuçlara bakarsak bu tez kısmen başarılı oldu. Bu yüzden Prof. Kitsikis, “
Osmanlı İmparatorluğu, Yunanlılar için '400 yıllık bir kölelik' dönemi değil, tam tersine, Yunan kültürünün kesin surette katkıda bulunduğu ve Yunanlıların öğünç duymaları gereken, evrensel tarihin görkemli bir yapıtıdır
” diyebiliyor. Kitsikis'in açtığı tartışmanın Yunan siyasi düşünce evrenindeki akislerini henüz göremedik. Belki de, bazı konuların daha açık tartışılabilmesi için Yunanistan'ın da dibe vurması gerekiyordur. Halkı köşeye sıkıştıran kriz, ardından “
Syriza
”nın hızlıca yükselerek iktidara gelişi ve şimdi kemer sıkmaya “
hayır
” diyen bir referandum. Acaba süreç Yunan zihninde ne tür değişikliklere yol açacak? “
Asla olmaz
” denilen nelere “olur” verilecek hep birlikte izleyeceğiz ve inanın çook şaşıracağız.
#Avrupa Birliği
#euro bölgesi
#yunanistan
9 yıl önce
Türkiye kurtaracak Yunanistan’ı..
Ne olacak bu anne babaların hali?
Seçim sonrası ekonomide manzara nasıl?
Amerikan siyasetinin İsrail ‘trajedisi’
Jeopolitik sürpriz: ABD, Rusya ve İsrail nasıl anlaştı?
Nazlı seçmen günlerinde siyaset