|
Yerel seçimler ve kaynak kullanım etkinliği

31 Mart’ta yerel yöneticileri (belediye başkanlarını ve meclis üyelerini) seçeceğiz.

Yerel Yönetimlerin İngilizce karşılığı “local government”, yani “yerel hükümet” demek. Yerel Meclislere (belediye meclisi ve il genel meclisi) yerel parlamento denilmesinin nedeni bu.

Yani bir merkezi hükümet var, bir de yerel hükümet.



Bu nedenle, gelişmiş demokrasilerde yerel meclisler bir anlamda yerel parlamento işlevi gören kurumlar olarak çalışmakta ve algılanmaktadır.

Bizde de belediye meclisi şeklen (resmi olarak da) yerel parlamento formatındadır ama uygulamada “parlamento işlevi görüyor” demek biraz zor.

**

Yerel yönetimlerin karar organları yani meclisler (belediye ve il genel meclisi) seçimle iş başına geliyor. Meclis üyelerini de görünüşte bizler seçiyoruz.

Bu kişiler, bizleri temsil ederek (yerel parlamenter işlevi görerek) yaşam standardımızı doğrudan etkileyen yerel hizmet üretimine, kalitesine, düzeyine, hizmetlerin nasıl finanse edileceğine karar veriyor.

Burada iki soru akla geliyor:

1. Bu kişiler tam anlamıyla bizleri temsil edebilir mi?

2. Bu kişilerin seçiminde bizim tercihlerimiz dikkate alınıyor mu?

Maalesef iki soruya da “evet” cevabı vermek zor.

Belediye meclislerinin aldıkları kararlarla halkın hizmet önceliklerinin örtüşmemesi bunun birinci kanıtı. Söz konusu öncelik tutarsızlığı yerel yönetimlere kaynak kullandırmanın ekonomik gerekçesi olan kullanım etkinliğini de çöpe atmaktadır.

İkincisi, seçmenlerin ne aday belirleme ne de adaylar arasında seçim yapma etkisi ve yetkisinin olmamasıdır. Bu yapı da yerel yönetimleri demokrasinin beşiği olma felsefesinden uzaklaştırmaktadır.

**

Her partinin yetkili organları bir şekilde adayları belirliyor ve halkın tercihine sunuyor.

Ha tek parti var liste dayatmışsınız, ha çok parti var liste(leri) dayatmışsınız.

Halk da önüne gelen listenin tamamını onaylıyor.

Meclis üyeleri arasında tercih etme hakkı (adaylar hakkında bilgisi) da yok.

Adeta çok partili komünist sistem.

Türkiye’deki çarpık şehirleşme; yıllardır değişmemiş bu verimsiz-aşırı siyasallaşmış, halka tercih yaptırmayan “çok partili komünist sistem” benzeştirmesinin ürünüdür.

**

Belediye başkanlığına ya da meclis üyeliğine adaylık ve oy verme süreci de demokrasi işlevselliğine-ruhuna hiç uygun değil.

Halk, meclisi üyesi seçemediği gibi, aday belirleme sürecinden de tamamen dışlanmış.

Bizler (seçmenler) belediye meclisi üyesi seçerken; tercih seçeneği olmadan, tanımadığımız, özelliklerini-yetkinliklerini bilmediğimiz insanları seçiyoruz (seçmek zorunda bırakılıyoruz).

**

Halkın katılımına, vekalet vereceği kişileri özgürce seçebileceği bir sisteme (temsili demokrasi) imkan verecek gerçek demokrasi uygulamasına ihtiyaç var.

Partilerin de; milyonluk kentlere hizmet edecek, onları geleceğe hazırlayacak anlayıştan hareketle, meclis üyesi olarak çeşitli komisyonlarda halkın beklentileri doğrultusunda proje üretecek, plan yapabilecek kapasiteye sahip adayları önermeleri lazım.

Ya da yasal-kurumsal altyapı (sistem) bunu zorlamalı.

Yani, meslek grupları itibariyle kota konularak meclis faaliyetlerinde ihtiyaç duyulan alanlarda üye temini realize edilebilir. Böylece, imarla, sağlıkla, eğitimle, çevreyle, bütçeyle (tecrübe, meslek, nitelik, uygulama, vizyon, misyon anlamında) ilgi kişilerin yerel hizmet mutfağı konumundaki komisyonlarda yer alması realize edilebilir. Bu sayede meclislerin niteliği artırılabilir.

Günümüz teknolojileri ile kısa zamanda, güvenli, düşük maliyetli ve halkı doğrudan meclis üyesi seçiminde aktif yapan bir altyapı kolayca hazırlanabilir.

Halkın da adaylar arasından seçim yaparken; niteliği, tecrübeyi, yetkinliği ve kısaca liyakati dikkate alacak bilgi ve bilince (seçme yeteneğine) sahip olması da olayın bir başka boyutu.

Yani, demokrasinin kurumsallaşması ve yerel yönetimlerin etkin çalışması için yapılacak ev ödevleri var.

#Yerel Seçimler
#Yerel Yönetimler
#Temsil
#Seçmen Tercihleri
#Ev Ödevleri
5 yıl önce
Yerel seçimler ve kaynak kullanım etkinliği
Ne olacak bu anne babaların hali?
Seçim sonrası ekonomide manzara nasıl?
Amerikan siyasetinin İsrail ‘trajedisi’
Jeopolitik sürpriz: ABD, Rusya ve İsrail nasıl anlaştı?
Nazlı seçmen günlerinde siyaset