|
NATO"nun planı var mı?

Soğuk Savaş sonrası dönemde NATO bir başka sınavını Kosova''da veriyor. Körfez kriziyle birlikte Irak''ı Kuveyt''ten çıkaran ama Saddam''ı devir(e)meyen ABD şimdi Avrupa''nın ortasında ilkeleri adına bir sınav verecek.

Holbrooke''un Sırp lideriyle olan görüşmesinden nasıl bir sonuç çıkar çıksın, hatta NATO Sırplar''a yönelik bir saldırısına başlasa da başlamasa da, inandırıcılığı konusundaki şüpheleri yok edecek tavır koyacağını sanmıyoruz. Uluslararası medyada Kosova konusunda, özel misyonla mekik diplomasisi uygulayan Holbrooke''un isminin geçtiği her haberde Bosna krizine ve Bosna krizini donduran Dayton Anlaşması''nın imzalanmasında Holbrooke''un oynadıgı role bir göndermede bulunulması dikkat çekici. Bu durumda bizim de Bosna''da Batı''nın ne kadar inandırıcı olabildiği ile Kosova konusundaki güvenirliliği arasında bir karşılaştırma yapmamız gerekiyor ister istemez. Çünkü figuranların büyük kısmı aynı rolleri paylaşıyor burada da; en azından; suçlular ve cezalandırma konumunda olanlar aynı. Aslında maznun da aynı sayılır; etnik olarak farklı olsa bile Boşnaklar''la aynı kültürel kimliği taşıyorlar: Müslüman ve Arnavut.

Eğer Sırplar barış şartlarını kabul etmezse ne olur? Bunun sonunda NATO''nun ciddi bir planı var mı? Bundan çok emin değiliz. Uçaklarla bazı stratejik hedefler bombalanıp füzelerle medyatik vuruşlar yapılmasına rağmen Sırplar Kosova''da katliamları durdurmazsa ne olur?

Bunun cevabının çok açık olduğunu söylemek mümkün değil. NATO askerlerinin yani, Amerikan, İngiliz ve Fransız askerlerinin Müslüman Arnavutlar için Sırbistan''a girip savaşmaları beklenebilir mi?

Bunun cevabı aslında şimdiden açık: Batılı diplomatik çevrelerde şimdiden, Kosova Kurtuluş Ordusu içinde ve Kosovalı Arnavutlar arasında fundamentalist İslamcı akımların kendini gösterme tehlikesinin olduğundan bahsedilmeye başlandı. Yani bu fısıltının açıklaması şudur: Avrupa''nın ortasında fundamentalist Müslümanlar için can verecek askerimiz yok.

Eğer barış şartlarını Sırplar kabul ederse durumun bundan daha farklı olmama ihtimali de var. Barış şartlarına göre, Kosova Kurtuluş Ordusu''nun silahları bırakması gerekiyor. Yani, bu Müslüman Arnavutlar''ın hayatlarının belli bir döneme kadar Amerikan himayesine bırakılmasını iceriyor. Ya bu güvencenin geçerliliği nedir? Miloseviç''in, en azından silahları elinden alınmış KKO mensuplarını cezalandırmayacağını kim garanti edebilir?

Silahları elinden alınmış Kosovalı Arnavutlar''ın Sırplar''a karşı ne gibi güvencesi olabilir? Amerikan güvencesinin yeterli olabileceğine inanan kaç kişi bulunur?

Yine diplomatik çevrelerin ve medyanın Bosna''ya yaptıkları atıftan hareketle, Dayton Anlaşması''nın en önemli şartlarından biri savaş suçlularının cezalandırılması idi. Milyonlarca kişinin sürülmesinden, yüzbinlerce sivilin katledilmesinden doğrudan sorumlu olan liderler arananlar listesinde hâlâ duruyorlar. Bosnalı Sırp liderleri yakalamak için NATO''nun harekete geçmesini bekleyen yok artık. O savaş suçluları arasında aslında şu anki Sırbistan Devlet Başkanı da vardır. Amerikan ya da Fransız askeri Bosnalı Sırp liderleri yakalamak için çatışmayı göze alamadığı müddetçe Kosovalı Arnavutlar''a verilecek bir NATO güvencesinin de inandırıcılığı da o kadardır..

Bosna''da savaş suçluları cezalandırılmadan NATO''nun Kosovalılar''a yapacakları vaadlerin hiçbir şekilde inandırıcılığının olamayacağı açıktır.

Tüm bunlardan daha kötüsü, Sırplar''ın şu ana kadar izledikleri politikayı sürdürüp barışı kabul ediyor gibi yaparak zaman kazanmalarıdır. Her geçen gün daha çok Müslüman Arnavut evinden, toprağından koparılıp göçe zorlanmaktadır. Her geçen gün toprağın altına gömülen Müslüman sayısı artmaktadır. Her kaybedilen zaman parçası daha az sayıda Müslüman Arnavut''un NATO''nun güvenlik şemsiyesine ihtiyacı kalacak demektir.

En azından bölgenin demografik yapısı iyice değişecek, Türkiye açısından da olanca ilgisizliğine rağmen, tarihin bir anda söküp atamadığı kültürel ve lojistik zincirin önemli bir parçası kopacak demektir.


25 yıl önce
NATO"nun planı var mı?
İnsaf!
Dağ yürekli adamların büyük seçimine doğru
Demografik dönüşüm
Seçim bitsin, önümüze bakalım!
Yerel seçime ramak kala: DEM, Yeniden Refah ve İYİ Parti