Amerika’da yapılan bir araştırma, Amerikan halkının korona salgını sürecinde Trump yönetimiyle ilgili ‘güvensizlik’ yaşadığını ve gelecek için de çok ‘ciddî endişeleri’ olduğunu ortaya koymuş.
Pew Araştırma Merkezi’nin Nisan ayının ikinci haftasında, 4.917 yetişkinin katılımıyla yaptığı çalışmaya göre bu gelecek endişesi öyle boyutlara varmış ki; ölüm sayısı günde neredeyse 5 bini bulan Amerika’da halkın yüzde 73’ü “Ülkenin, koronavirüs salgını nedeniyle karşılaşacağı sorunların en kötüsünün gelecekte yaşanacağını” düşünüyormuş…
Donald Trump, koronavirüs salgınıyla mücadele konusunda özellikle denizaşırı ülkelerdeki koronavirüs vakalarının ilk raporlarına verdiği tepkilerle ilgili çok eleştiriliyor. Bu vakalar bildirildikten sonra koronavirüs salgınını engellemek için atılması gereken adımlar konusunda Trump’ın geç kaldığını düşünenlerin oranı da o nedenle yüzde 65 gibi büyük bir rakama ulaşmış.
Koronavirüs tedbirlerini, eyalet yönetimlerinin ‘gerekenden çok daha hızlı’ kaldıracağı endişesi taşıyanların oranı yüzde 66; bu konuda ‘yeterince hızlı davranmayacaklar’ diyenlerin oranı ise yüzde 32…
Trump hükümetinin muhalifi olan Demokratlar ve bu gruba eğilimli bağımsızlara bakıldığında, tedbirlerin ‘gerekenden çok daha hızlı’ ise kaldırılacağını düşünenlerin oranı yüzde 81’e tırmanmış durumdaymış. Cumhuriyetçi kanat içinde de yüzde 51’lik hiç de azımsanamayacak bir oran bu fikri destekliyormuş.
Trump’ı halka koronavirüs hakkında doğru bilgi sağlama konusunda ‘iyi’ bulanların oranı da yalnızca yüzde 42 imiş.
Trump’ın salgının başlangıcındaki tutumu konusundaki düşünceler çok olumsuz olsa da bugün bazı alanlarda alınan tedbirler konusunda Amerikalılar biraz daha iyimser görünüyor… Katılımcıların yüzde 51’i, mali zorluk yaşayan işletmelerin ekonomik ihtiyaçlarını karşılamak için ‘mükemmel’ veya ‘iyi’ bir iş yapıldığını söylemiş.
Ancak, salgın sürecinde gelir kaybeden kişilere yönelik tedbirler konusunda bu kadar iyimser değiller. Araştırmaya göre, gelir kaybeden sıradan insanların mali ihtiyaçlarını ele almada Trump’ı başarılı bulanların oranı yüzde 46 iken, eyalet valileriyle birlikte çalışma ve hastane, doktor ve hemşirelerin ihtiyaçlarını karşılamada başarılı olduğunu söyleyenlerin oranı yüzde 45.
Amerika’nın ve Trump’ın tutumunun kabul görmediğini, en iyi sonuçlarda bile halkının neredeyse yarısını memnun edemediğini söylemek için müneccim olmaya gerek yok herhâlde…
Yine de insan zihni anlam üretmek için karşılaştırmalara ihtiyaç duyar prensibiyle yola çıkıp bizdeki araştırmaları hatırlamakta fayda var.
Universal McCann adlı medya ajansı Nisan ayının ilk günlerinde, 60 milyon yetişkini temsil eden 1223 örneklemle yaptığı araştırmaya göre ülkemizde ‘Sağlık Bakanlığı’nın yaptığı açıklamalara güven’ oranı yüzde 75 imiş.
Strateji Co. stratejik danışmanlık ile Era Araştırma ve Danışmanlık firmasının Mart ayının sonunda yayınladıkları ortak çalışmanın sonucuna göre; korona salgınıyla ilgili kendini ‘bilgili’ ve ‘çok bilgili’ hissedenlerin toplam oranı %75. Bu sayının şimdi daha da yükseldiğini düşünmemek için bir sebep yok…
Ülkemiz, tüm dünyayla birlikte, bu salgın nedeniyle çok zorlu bir sınav veriyor… AK Parti hükümetinin salgın öncesi dönemde kurduğu sistemler, uygulamaya aldığı projeler ile salgın sürecinde alınan hızlı kararlarla dimdik ayakta kalmayı başardığımız gibi başka ülkelere de destek olabiliyoruz.
Elbette temennimiz tüm ülkelerin bu süreci bir an önce en az kayıpla atlatmasıdır. Öte yandan ülkemizin başarısını anlamak konusunda zorlananlar için şu anda tüm dünyanın devasa bir laboratuvar olduğunu hatırlatmakta da fayda var… Kendini tüm dünyanın hâkimi, ‘süper güç’ olarak lanse edenlerin durumuna bir bakın... Bir de kendisine yettiği gibi Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun geçen hafta açıkladığı verilere göre 34 farklı ülkeye tıbbi ve teknik destek sağlayan ülkemize…
Sonuçlar, çok açık…
