|
İstikamet ‘yumuşak güç’

Ülkelerin itibarını, marka değerini, yani ticari, turistik ve kültürel açılardan ‘cazibe merkezi’ olmasını sağlayan “geçer akçe” kimlik değiştireli çok oldu…

Bir zamanlar, yalnızca ‘ekonomik gücünüz’, diğer bir deyişle ‘kas kütleniz’ sizi cazibeli kılabilirdi. Artık bu yeterli değil. Gayrisafi millî hasılanızla birlikte, başka ‘değerlerin’ de devreye girmesi ve ‘yumuşak güç’ (soft power) ortaya koyması gerekiyor… ‘Sert güç’ yerini çok daha sofistike bir kavram olan yumuşak güce, yani ‘beyin gücüne’ bıraktı…

Capital dergisi, Türkiye’nin en büyük 500 şirketinin yer aldığı Capital500 araştırmasının sonuçları açıklamış. Tüpraş, Türk Hava Yolları ve Petrol Ofisi araştırmada ilk üçte yer almış.

Ciro ve kârlılık rakamları, sektör ve illerine göre en büyük şirketlerin sıralandığı listenin devamı şöyle: 4. Opet, 5. BİM, 6. Shell-Turkas Petrol, 7. Ford Otosan, 8. Ahlatçı Kuyumculuk, 9. Arçelik, 10. RC Rönesans İnşaat.

Liste benzer profillere sahip şirketlerle devam ediyor… Hepsini tebrik ederiz…

Öte yandan, iş ve siyaset dünyasının her yıl dikkatle takip ettiği küresel bir çalışma olan Fortune500 listeleri de açıklandı… İş dünyasında ‘benchmark’ kabul edilen Amerika’nın en büyük şirketlerinin sıralamasına baktığımızda durum şu:

1. Walmart, 2. Amazon.com, 3. Exxon Mobil, 4. Apple, 5. CVS Health, 6. Berkshire Hataway, 7. UnitedHealth Group, 8. McKesson, 9. AT&T, 10. AmerisourceBergen.

Bu iki listeyi bir arada vermemiz boşuna değil… Şimdi, onlara tekrar bakmanızı ve aralarındaki farka odaklanmanızı istesek…

Gördünüz değil mi? Fark şu; Fortune500 listesindeki şirketlerin büyük bölümü, yüksek teknoloji ve inovasyon gibi konulara odaklanırken ülkemizdeki sıralamayı gösteren Capital500’de enerji ve otomotiv gibi sektörler öne çıkıyor…

Oysa Türkiye’nin istikameti belli; dünyanın ilk 10 ekonomisi arasında yer alma hedefiyle ilerliyor…

Öyleyse, başta bahsettiğimiz yumuşak güç konusuna dönelim… Dünyanın sayılı ülkeleri, ekonomileri arasına girmek yalnızca kas göstererek olmuyor… Katma değeri ve ihracatta kilo başına düşen dolar oranı yüksek alanlara hızla yönelmemiz gerekiyor… Yoksa dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına girmemiz zor olabilir…

Her şey ekonomik canlılık için

Türk Lirası’na yönelik dolar ataklarıyla mücadelesini sürdüren Hazine ve Maliye Bakanlığı, koronavirüs nedeniyle etkilenen ekonomik faaliyetlerin hızla normalleşmesine katkı sağlamak için bazı hizmetlerde geçici olarak yıl sonuna kadar KDV indirimleri yapıldığını açıkladı.

Resmî Gazete’de yayınlanan Cumhurbaşkanı Kararı ile yürürlüğe giren indirimler, kira stopajı, yolcu taşımacılığı, düğün-nikah organizasyonu, konut bakım onarımı, araç tamiri, kuru temizleme, terzilik gibi esnaf hizmetleri ve yeme-içme, sinema-tiyatro-müze ile konaklama gibi çok geniş bir yelpazedeki sektörler için geçerli olacak…

KDV indirimlerinin izini sürdüğümüzde, ‘hizmet’ odaklı süreçlerle ciddi düşüşler uygulandığını görüyoruz. Diğer öne çıkan husus ise “ekonomiyi canlandırma” amacı…

Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın uyguladığı politikalar sonucu Türkiye, uzun zamandır, üretim ve ekonomik hayatın sürdürülebilirliği odaklı çalışmalar yapıyor… KDV indirimine gidilen alanların, gündelik hayatta en sık kullanılan hizmetler olması da bunun bir göstergesi…

Arkadaşlara “Vergi indirimleriyle ilgili alınan karar hakkında konuşmalara, yorumlara rastladınız mı?” diye sordum…

Cevap: “Hayır, ama benzine 2 kuruş zam gelse, ‘trend topic’ olurdu.”

Doğru, böyle olsa şimdiye kadar yer yerinden oynamıştı… Bekleyip görelim, vergi indirimi haberi televizyonlarda ve sosyal medyada ne kadar yer alacak?

#Lira
#KDV
#Ticaret
4 yıl önce
İstikamet ‘yumuşak güç’
Ne olacak bu anne babaların hali?
Seçim sonrası ekonomide manzara nasıl?
Amerikan siyasetinin İsrail ‘trajedisi’
Jeopolitik sürpriz: ABD, Rusya ve İsrail nasıl anlaştı?
Nazlı seçmen günlerinde siyaset