|
Şiddeten adalet umulur mu?

Hanedan demokrasisi... İslâm dünyasındaki demokrasilerin ironik bir şekilde adlandırılışı böyle. Bu kavramın bölgeyi anlamaya çalışırken taşıdığı önemin altını çizenlerden birisi de Benazir Butto ile yakınlığını bugüne kadar sürdüren eski başbakanımız Tansu Çiller oldu.

Pakistan''da dün suikaste kurban giden Benazir Butto da İslâm dünyası içinde haneden olmasa da bu kalıba uyan bir demokrasinin prensesiydi. Kimi için bir kadın başbakan olarak iyi bir örnek, kimi için de kötü örnek teşkil etti.

Sürgünde yaşadığı Dubai''de onunla röportaj yapmak istemiştik ama mümkün olamamıştı. Ülkesine döndüğü andan itibaren Pakistan''a gidip görüşme çabalarımın sonuçlanmasına fırsat kalmadan hayatını kaybetti. Allah''tan rahmet diliyorum.

.....

“Öldürüleceğini bilerek ülkesine geri döndü.” Bu sözü Tansu Çiller''den de, Butto''nun ailesine yakın isimlerden de daha önceden sık sık duymuştum. Pakistanlı gazeteciler içinde ülkesine dönmesi ile başlayan olaylar ve ölümler nedeniyle onu suçlayanlar vardı. Eğer onunla ölmeden röportaj yapabilseydim doğrusu benim de sormak istediğim soru buydu: Dönüşünün birçok insanın, kendisi dahil olmak üzere ölümüne neden olacağını bilerek neden dönmüştü?

Bu soruyu ben soramasam da Amerika''daki son röportajında NBC muhabiri Ann Curry kendisine yöneltmiş. Youtube ''de izlenebilen bu videoda yüz ifadeleri de Benazir''in psikolojisinin ipuçlarını veriyor.

....

Ann Curry: Dönüsünüzden sonra 139 insanın ölümüyle ilgili ne düşünüyorsunuz?

Benazir: Orada ölen insanları gördüğümde ''Nereye gidiyoruz, ne yapmaya çalışıyoruz'' dedim kendi kendime. Acı çeken insanların yüzüne bakmak çok zordur. O katliamda ölen cocuklar da vardı, annesiz kalmışlar. Ya da kocalarını kaybeden kadınlar... Hangi birinin yüzüne bakabilecektim. Acı çeken insanların yüzüne bakmak çok zor.

Ann: Eğer geri dönmeseydiniz, bu insanlar ölmeyecekti. Kadınlar kocasız, çocuklar annesiz kalmayacaklardı. Şimdi tekrar döndüğünüz icin pişman mısınız?

Benazir: Bütün bunların olacağını biliyordum.. Pişmanlık mı? Bilemiyorum... O insanlar da bir çizgideydi ben de bir çizgideydim... Bu çizgi demokrasi çizgisiydi... Demokrasi kolay kazanılmıyor...

Ann: Siz bütün bunları bilerek gelmenizden dolayı pişmanlık duymalısınız, demokrasi kolay kazanılmasa da insan hayatı da bu kadar ucuz olmamalı. (Ann sinirleniyor burada)

Benazir: Ben tekrar döndüğümde havaalanındaki o coşkuyu gördüğümde dedim ki, insanlar bazı şeylerin değişmesini istiyorlar artık. Terörizm sorunu bu, geri dönmemekle çözülmez.. Benim birçok seçeneğim vardı. Susmak, ya da düşüncelerimi haykırmak. Ya da hey insanlar yaptığınız şey çok yanlış, durdurun bu terörizmi. Ama ben düşüncelerimi korkmadan haykırmayı ve konuşmayı tecih ettim.

...

Benazir''in ölümünün ardından medyadaki yorumlarda tek ses şeklinde İslâmcı gruplar suçlanmaya başladı. Türkiye Pakistan Kültür Derneği Başkanı, AK Parti Ankara Milletvekili Burhan Kayatürk yaptığım röportajda bu konuda şunları söylüyordu;

“Butto sık sık babasını Pakistan anayasasının yüzde 74''ünün İslâmî olmasındaki katkısından dolayı övünürdü, kendisini İslâm''a karşı olmakla suçlayanlara karşı söylerdi bunu”.

Tansu Çiller de, Benazir Butto''nun babasının kendisine sık sık ''başına bir şey almadan dışarı çıkma“ dediğini söylüyordu.

Diğer yandan yine Çiller''in aktardığı bilgiler arasında en dikkatimi çekenlerden birisi de ülkesinin nükleer güce sahip olması konusundaki büyük çabası ve bu konuda Amerika''ya karşı duruşu oldu. Tansu Çiller, başbakanlığı döneminde yaptığı görüşmede Benazir''in resmi prosedürü aşan bir saati aşkın bir süre Pakistan''ın nükleer gücünün önemine ve bu konuda Amerika''nın karşı çıkışına ilişkin konuştuğunu söylüyor.

Pakistan''a gittiğimde batıda yetişmiş, Oxford''da okumuş birisi olarak Imran Khan''ın Amerika karşıtı fikirlerini duyunca çok şaşırmıştım. Aynı şaşkınlığı Oxford''un yanısıra Harward''da okumuş ve sık sık batıcı olmakla suçlanan Benazir Butto için duyunca daha da şaşırdım.

Benazir Butto ölümünden önceki saatlerde Afgan Cumhurbaşkanı Hamid Karzai ile görüşüyor. VOA News''e (Amerika''nın Sesi) yaptığı açıklamada şunları söylüyordu:

"Karzai''ye partimizin seçimleri kazanmayı umduğunu ve bu sayede Afganistan''la koolisyon kurarak güçlü bir sekilde calışmalar yapabileceğimi söyledim. Terörizmi, vahşeti ve aşırılığı yenebilecek en güçlü İslâmî devletler olduğumuzu vurguladım.

Son sözü ise Amerika Başkanı Bush söylüyor:

"Umarım bu katliam ülkeye adaleti getirir..."

ŞİDDETTEN ADALET UMMAK MI!

16 yıl önce
Şiddeten adalet umulur mu?
Hiç hayatımız kalmıyor!
Türkiye’nin tezlerini kim anlatacak…
Enflasyon ile mücadelede beklentileri kırmak ve fiyat yapışkanlığının önüne geçmek
Cari açık ve Gabar’dan gelecek 3,2 milyar dolar
Küresel savaşın kaçınılmazlığına dâir