|
Had Bildiriciler!

Üniversite öğrencisi soru soruyor…

Beğenirsin veya beğenmezsin…

Soruyu dinleyeceksin, eleştiriye de açık olacaksın…

Hatta en ağır eleştiri bile gelse tebessümle dinleyeceksin…

Hepimiz geçtik o sıralardan… İsyankar ruhlarla dünyayı düzelteceğimizi zannederek…

Hayat tecrübesi olan Can Ataklı “Haddin deği, haddin değil” diye bağırıyor soru soran ve eleştiren üniversite öğrencisine…

32. Gün''de tanık oluyoruz bu had bildirmeye…

Öğrenci “Saygısızlık yaptıysam özür dilerim ama” diyor….

Can Ataklı özrü bile kabul etmiyor…

Özrü bile sindirilecek gibi bulmuyor….

“Böyle cahil cesareti ile ortaya çıkma” diyerek had bildirmeye devam ediyor…

Herkes haddini bilecek…

Çünkü bu ülkede “Had Bildiriciler” var…

Onlar istediklerine cahil derler… Kendisi gibi düşünmeyenlere köylü diyebilirler…

Metin Metiner giriyor araya…

“Yahu bırak konuşsun çocuk” diye…

Olmaaaz….

Haddini bilecek, konuşmayacak.

Can Ataklı Metin Metiner''e de derhal haddini bildiriyor…

“Şu köylü kurnazlığından kurtulun ya” diyor…

Star yazarı Metin Metiner “Tamam senin gibi şehirli olmaktansa köylü olmayı tercih ederim. Ben köylüyüm” diyor…

Had bildirici beyefendi “Tamam sen köylü ol ben şehirli” diyerek noktayı koyuyor…

Bu alanda yalnız değil Can Ataklı…

AK Parti''nin yüzde 47 ile iktidara geldiği günlerdi…

Yüzde 47… Bu ne cesaretti...?

Kimin haddineydi...?

Çıktı bir vatandaşımız aynaya bakmadan o yüzde 47''ye “Bidon kafalılar” dedi..

Bunu diyebilir çünkü o da bir had bildiricidir…

İnsanları aşağılama görevi onlardadır…

Onlar üstün insanlardır…

Onlar büyüktür, kocamandır, üstün zekalı olup herkeslerden çok çok ilerlerdedirler…

Onların yanına bile yaklaşılmaz…

Hatta beden ve zekaları dışında var olan her türlü varlıkları bile milyonlarca kişiden üstündür…

Onların verdikleri oylar bile üstün ırktır…

“Dağdaki çoban ile onların oyları nasıl eşit olabilir?”

Bir manken kızımız böyle demişti de o üstün zekalılar balıklama atlayıp alkış tutmuştu…

Yasakları insan hakları olarak görürler, doğulu, cahil, köylü, bidon kafalı, dağdaki çoban diye insanları aşağılayarak sınıflara ayırırlar, bölerler, parçalarlar…

Ardından “Bölünüyoruz” diye nara atarak tankları çağıran en has Ulusalcı takılırlar…

Evet had bildiriciler için tanklar da lazımdır…

Çünkü tanklar had bildirmenin tavan yaptığı dayanılmaz bir zevktir…

Onun için bu memlekette herkes haddini bilecek…

Doğuluysan doğulu… Köylüysen köylü… Bidon kafalıysan bidon kafalı… Cahilsen cahil…

Yok öyle…

Otur oturduğun yerde…

Bu memlekette öyle üstün bir ırk var ki…

Ona doğuştan verilen Had Bildirciliği''ni koruma ve kollama görevinin sınırları içine girme…

Sakın ha!

NOT: “Dağdaki çoban ile benim oyum eşit mi?” diyerek had bildiren manken kızımız Amerika seyahatinden yeni dönmüş diyor ki;

“Amerika''da hep tek başımaydım. (Orada niye yalnızdın? Flörtün olmadı mı? sorusuna) Yurtdışında bir sürü arkadaş edindim ama flörtüm olmadı. Biraz da o niyetle gittim ama olmadı (gülüyor). Üstelik sarışındım. Amerika''da sarışına garip bir bakış var. Bu yüzden de saçlarımın rengini koyu renge boyattım..”

Sarışın olduğu için biraz da flört bulmak niyetiyle gittiği Amerika''dan boş dönmüş kızımız…

Çok üzüldük…Çook…

Bidon kafalı gerzek Amerikalılar…

14 yıl önce
Had Bildiriciler!
Epidemik toplum II: Ölüm, sınıf ve ötekinin eşitlenmesi
"Allah devletimize zeval vermesin!"
Doğruya nereden gidilir?
İnsaf!
Dağ yürekli adamların büyük seçimine doğru