Başlığa takılıp benden bir Yunan düşmanı çıkarmayın rica ederim...
Yaklaşık bir asır önce olan oldu ve bitti. Bugün başka bir dünyadayız. Komşumuz olan Yunanistan ekonomik kriz içerisinde bir seçim sonucuyla gündeme geldi. Bundan sonra Kıbrıs meselesi, Akdeniz enerji kaynakları ve komşumuz olması hasebiyle Yunanistan ile kendi tavırlarına bağlı olarak, Türkiye’ye yakışır bir dış politika izlemek durumundayız.
Atatürk’ün mirasçısı olan, bu minvalde her türlü miras yediliğine şahit olduğumuz CHP, yıllar boyu bu ülkede Yunan’ı denize dökmekle övündü. Hatta buna bağlı olarak güzide şehrimiz İzmir, CHP toprağı gibi anılır oldu.
Varlığından bugüne tam bir nasyonal sosyalist rejim örneği olan CHP için “Yunan’ı denize dökmüş olmak” bu çizgisine uygun bir propagandaydı.
Aynı CHP, çoğu kez sol olmakla övünüp aynı zamanda faşist sağ bir ideoloji olan nasyonal sosyalist siyaset izledi. Bir türlü netleşemeyen CHP siyaseti, Kemal Kılıçdaroğlu döneminde tam bir kafa karışıklığı içerisinde ne sağ ne de sol bir performans sergileyemedi. Hatta geçtiğimiz seçim dönemi kapitalist/emperyalist akılların maşası olan “Paralel Yapı” ile iş tuttu.
“Ama olur mu, CHP Enternasyonal’e bile katılıyor...” diyebilirsiniz. O halde ben de size eski CHP’li Birgül Ayman Güler’in 'Türklerle Kürtlerin eşit olmadığı' söylemi üzerine, BDP'nin Sosyalist Enternasyonal’den CHP'nin ihracını isteyeceklerini hatırlatırım. Dahası, Suriye mevzusunda CHP’nin diktatör Esed rejiminin avukatlığını yaptığı zamanlarda Enternasyonal’den destek bulamadığını, tam aksi bir şekilde Enternasyonal toplantısından Suriyeli muhaliflere destek geldiğini hatırlatırım.
Elbette CHP’nin bu tutarsız, belirsiz, iddiasının aksi yönünde duruş sergileyen tutumunun sebebi Ak Parti karşısındaki yoğun yenilgisinden ve çaresizliğinden kaynaklandı.
Dönem itibariyle CHP yavaş yavaş seçim ruhuna girdi. CHP’nin bu seçim için icraatı ise Yunanistan seçimlerinden galip çıkan SYRIZA’yı örnek almak. Evet, yıllarca “Yunan’ı denize döktük” diye övünen CHP artık Yunanistan’ı örnek alacak.
CHP’nin örnek alacağını söylediği SYRIZA, içinde sol tandanslı, sosyal demokrat tandanslı hareketlerin olduğu bir koalisyon. Zannediyorum CHP, nasyonal sosyalist yapısından istifa edecek ve sosyal demokrat çizgiye dönecek ama bunun için Yunanistan’a gitmesine gerek yok. Türkiye’de Ak Parti iktidarını örnek alabilir zira Ak Parti, Türkiye’de hizmet noktasında sosyal devlet anlayışını getiren tek yapıdır.
Bir diğer yönden SYRIZA yalnızca seçimde sandıktan çıktı, henüz bir icraatlarını görmedik. Henüz bir performans gösterememiş ve tecrübe edilmemiş bu siyasi hareketi örnek almak ancak CHP’nin yapabileceği bir şeydir.
CHP, kendi çaresizliğinden Yunanistan’da kısmen çaresizlikten tercih edilen bir partiyi örnek alabilir ancak bu yek CHP için geçerlidir. Zira Türkiye, Yunanistan değildir. Türkiye ne ekonomik ne de siyasi krizin coğrafyası değil, Türkiye halkı da değil. CHP, önce bu coğrafyayı doğru okumalı.
İşin en acı yönü şu ki: CHP halen örnek alma siyaseti izliyor. Bu uzun soluklu siyasi bir hareket için içler acısı bir durum.
Bir de dönün ve Ak Parti’ye bakın lütfen; Ak Parti örnek olmayı, model olmayı hedefleyen bir siyasi hareket.
Bir yanda ekonomik kriz içerisindeki bir ülkeyi örnek alan bir siyasi hareket, diğer yanda örnek olmayı hedefleyen bir siyasi hareket... Siz hangisini seçerdiniz?
CHP’nin kaybı biraz da bu vizyonsuzluktan kaynaklı, CHP halen örnek almaya, örnek aramaya devam etsin bakalım bu kez ne bulacak.
Komünist Manifesto'da Marks ve Engels dünya işçilerinin birleşmesi çağrısında bulunmuşlardı, Marks''a göre işçinin vatanı yoktu, Marks, işçilere savaşın kapitalistlerin savaşı olduğu telkininde bulunuyor, savaşa katılmamaları noktasında uyarıyordu. Ancak zaman sonra savaş başladı, işçiler vatanları uğruna savaşmak üzere birer birer savaşa koştu, 2. Enternasyonal''in sonu geldi, sol hareket, milliyetçi akım karşısında yenildi.
CHP, mevcut örnek alma tavrını biraz daha geriye götürerek Enternasyonal’i dağıtan bu refleksi de hesaba katmalı, malum gelecekte oy için sola açılıyorum siyaseti gütmeye kalkarken eldeki sağ oyları kaybetmek de var. Sonra Dimyat’a pirince giderken evdeki bulgurdan olmasınlar da...
