28 Şubat’ı bizzat yaşamış, halen o dönemden kalan problemleri telafi noktasında olan biri olarak bu yıl 28 Şubat’ın 20. Yılını doldurduğumu fark ettim. Dile kolay, 20 yıl. Bu 20 yıl boyunca Türkiye birçok badire atlattı, darbeden tutun da ekonomik olarak yıpratılmaya kadar hemen her türlü saldırının muhatabı olduk ve çok şükür daha da güçlenerek çıktık. Bu süreçte daha önce hakkı gasp edilmiş kesimler eksiği de olsa sonunda gasp edilmiş haklarına kavuştular. Bir kesim hariç; 28 Şubat darbecilerinin hapsettiği kişiler. Öyle ya da böyle adalet kıyısından köşesinden her kesime uğradı ama onlara uğramadı. 20 yıl adalet beklemek için çok uzun bir süre. Artık 28 Şubat’ın faillerinin gereken cezayı almasının ve 28 Şubat’ın darbe kararları ile mahkum edilenlerin salıverilmesinin vakti geldi de geçiyor bile…
20 yıldır 28 Şubat’ın mağdur mahkumları içeride adalet bekliyor, bu adaletsizlikten mustarip olan bizler 20 yıldır adalet talep ediyoruz. 20 yıl adalet beklemek için çok uzun bir süre.
28 Şubat’ın mağdur ettiği ve halen hapiste olan 600 kişi var, 600 kişi adalet bekleyenler için çok büyük bir rakam.
Ne tip olduğunu bilmediğimiz ama kesinlikle adil olmadığını bildiğimiz bir yargı tarafından 28 Şubat ithamları ile 20 yıldır içeride tutulan bu kişilerin davalarının yeniden görülmesi şart. Bu şartın yerine getirilmesi için makul taleplerde bulunmak biz adalet talep eden kesimler için ödev.
28 Şubat’ın adaletsizliklerinin son bulmasını 15 yıl dışarıda beklemiş biri olarak, 20 yıl içeride adalet beklemenin nasıl olduğunu tahayyül bile edemiyorum. 600 mağdurun çocuklarının büyümesini görememesini telafi edemeyiz belki ama bundan sonra onlara torunlarıyla parka gidebilecek bir hayat armağan edebiliriz. Bir adaletsizlik varsa bu sadece adaletsizlik yapan ve onun mağdur ettikleri arasında değil zulme şahit olan tüm kesimler için bağlayıcıdır, hepimizin üzerine düşen 28 Şubat davalarının yeniden görülmesi için elimizden geleni yapmamızdır çünkü 20 yıl adalet beklemek için çok uzun bir süre.