|
Modernleşme ve B. Gencer"in incelemesi...

Modernleşme adı verilen toplumların kadim geleneksel yapı, değer ve sistemlerden koparak köklü bir dönüşüm sürecine girmeleri insanlığın son üç asrına damgasını vuran bir gelişme olmuştur. Genelde toplumların ekonomik yapılarının belli bir gelişme eğilimi içine girmesi şeklinde anlaşılan modernleşme, aslında toplumsal hayatın tüm yönlerini etkisine alan bir değişimi ifade etmiştir.

Batı dünyasında ortaya çıkan modernleşme hareketinin itici güçleri farklılık göstermiş, en önemlisi Batı dışı toplumlar için Batıdaki gelişmeler bir tür model olma özelliği taşımıştır. Batı dışı toplumları için modernleşme temelde Batılılaşma şeklinde işleyen bir süreç şeklinde gelişmiştir.

Batı ile belli bir mücadele ve rekabet içerisinde bulunan İslam dünyasının modernleşme hareketinden etkilenmemesi, mevcut kadim yapılar ve geleneksel sistemler üzerinde herhangi bir değişiklik meydana getirmemesi söz konusu olamazdı. Nitekim İslam dünyasında da modernleşme hareketi belli düzeylerde yeni gelişmelere yol açmış, dönüşüm süreçlerinin yaşanmasını sağlamış ve geleneksel ile değişmeden yana olan kesimler arasında ciddi çatışmaların ortaya çıkmasında etkili faktör olmuştur.

Modernleşmenin İslam dünyasında yol açtığı gelişmeler konu ile ilgilenenlerin sürekli merakını çekmiş bir husustur. Modernlik adına olup bitenlerin İslam dünyasında nasıl bir etkiye yol açacağı, ne tür sonuçlar meydana getireceği gibi sorular çeşitli düzeylerde tartışmaların gündeme gelmesini sağlamıştır. Bu konuyla ilgili pek çok çalışmanın olduğu ve farklı yaklaşımlarla konunun ele alındığını biliyoruz.

Kocaeli Üniversitesi öğretim üyelerinden Bedri Gencer''in yıllarını verdiği ve bu yıl yayınlanan İSLAM''DA MODERNLEŞME:1839-1939, (Ankara: Lotus yayınları, 2008) adlı toplam 872 sayfalık hacimli eseri, modernleşmenin İslam dünyasındaki serüvenini son derece özgün bir biçim ve yöntemle okuyucunun önüne koymaktadır. Dünya çapındaki bilim adamı Şerif Mardin''in kitaba “Bedri Gencer''in çığır-açıcı ''İslam''da Modernleşme'' incelemesi” başlıklı Sunuş''u, bu çalışmanın özgünlüğü ve önemi konusunda fikir vermeye yeter sanıyorum. Mardin gibi bir ismin kitap için “çığır-açıcı” nitelemesini kullanması elbette anlamsız değildir.

Sonuç dahil toplam on bölümden ibaret bu hacimli incelemenin emsallerinden farklılığını anlamak zor değil. Bölüm başlıklarına göz atmak, içindekiler sayfasını özenle gözden geçirmek bile bir ön fikir verebilir. Kavramsal arkaplana yer verilen ilk bölümü izleyen ikinci bölümde İslam Modernizmi ulemadan aydınlara doğru evrilen bir süreç şeklinde inceleniyor. Bu takiben Medeniyetlerin Kutuplaşması altında medenileştirici Batı''nın gelişi ile ortaya çıkan gelişmeler irdeleniyor. Gelenekselcilik, Mesihçilik ayrı başlıklar altında incelenirken bu gelişmelere karşı yükselen eleştiriler Osmanlı eleştirisi, Fundamentalizm ve Öteki tedeyyünün eleştirisi başlıklarıyla veriliyor. Bu gelişmelerle birlikte ortaya çıkan Yeni Paradigma, Yeni Toplum ve Yeni İnsan başlıkları altında bir tür yirminci yüzyıldaki İslam toplumu ve Müslüman insanı tasvir edilmeye çalışılmaktadır. Nihayet sonuçta özgürlük ve sekülerizm ile aydından tekrar alime doğru gözlemlenen gelişmenin özeti veriliyor.

Modernliğin İslam dünyasındaki toplam bir asırlık serüvenini incelemeye çalışan B. Gencer, Mardin''in nitelemesiyle “çığır-açıcı” bir eser ortaya koymuştur. Batıda konuyla ilgili pek çalışma yayınlanmıştır. Genellikle bizde bununla ilgili çalışmalar Batıdakilerin tekrarı veya transferinden ibaret olmuştur. Mesela modern Türkiye''nin doğuşuna ilişkin temel inceleme B. Lewis''in Modern Türkiye''nin Doğuşu (Ankara, Arkadaş Yayınları, 2008) adlı eseri olup henüz bunu aşabilen yerli bir inceleme gün yüzüne çıkabilmiş değildir. Benzer şekilde L. Kinross''un Atatürk: Bir Milletin Yeniden Doğuşu (İstanbul: Altın Kitaplar Yayınları, 2008) adlı biyografik incelemesi kendi konusunda yazılmış en iyi eserlerden biridir. Oysaki bu konularda Batılılardan önce ve onlardan daha başarılı şekilde kendi araştırmacılarımız özgün eserler üretebilmeliydiler. Ülkemizde şu kadar üniversite, şu kadar enstitü, araştırma merkezi ve bilim adamı var; ne yazık ki Lewis''in veya Kinross''un incelemelerini aşabilmiş bir çalışma yok. Bu üzerinde düşünülmesi ve sorgulanması gereken bir durumdur. Bu bakımdan İslam dünyasındaki modernleşme sürecine ilişkin Batı''da yayınlanmış incelemelerin dışında farklı bir yöntem, yaklaşım ve araştırma ile ortaya konulmuş olan B. Gencer''in İslam''da Modernleşme adlı incelemesi özgünlüğü, konuyu ele alış biçimi, kullandığı kaynaklar, geliştirilen kavramlar ve soruna yaklaşım şekli açısından üzerinde durulmayı ve tartışılmayı hak eden bir çalışmadır. Modern dönemdeki Türkiye''yi ve içinde bulunduğu İslam dünyasını anlamak isteyenler için Gencer''in bu eseri farklı bir pencere açacaktır.

15 yıl önce
Modernleşme ve B. Gencer"in incelemesi...
Uzman olarak atananlar makam tazminatı alabilir mi?
X’e kısıtlama an meselesi
Musevî bir yasadan Kızıl Düve miti üretmek
Sosyal çürüme yazıları 2: Her türden bağımlılıklar cumhuriyeti
Bir bu eksikti...